FOX TV’nin yeni bir ‘Kocamın Ailesi’ efekti yaratma çabasıyla ekrana getirdiği ‘Çifte Saadet’i yazmak için ikinci bölümü bekledim. Çünkü konusu itibarıyla ‘Asla Vazgeçmem’in komedi versiyonu gibi duran diziden uzun soluklu bir mizah malzemesi çıkacağı konusunda endişelerim vardı. Yanılmamışım... Eski ve yeni eşi arasında kalan adamın çıkmazı ile gelenekçi ve modern roller biçilmiş iki kadın arasındaki çatışma ilerlemeye müsait değil. Birkaç hafta sonra kaçınılmaz olarak tekrara düşülecek ve izleyici bu durumdan sıkılacak. Üstelik tek sorun bu da değil... Güldürme iddiasındaki bir dizi için espri çıtası hayli düşük. Fikret Kuşkan, Şebnem Bozoklu ve Dolunay Soysert’in kimyası tutmuş ama eldeki senaryoyla onların çabası da bir yere kadar götürüyor diziyi. Bonus kafa paragöz kapıcı ve Bora Akkaş’ın oynadığı nikâh memuru karakterleri de komik değil. Hatta klişe esprileri üzerine kurulu sahneleri sıkıcı bile. Sonuç olarak bu saadet sürse sürse sezon sonuna kadar sürer, o da Fikret Kuşkan, Şebnem Bozoklu ve Dolunay Soysert’in hatırına...
Tarih tutkunlarına...
TARİHİ olayların dizilerden öğrenildiği günümüzde tarih programlarının ekrandaki varlığını çok önemsiyorum. Birçok kişiye bu türü, televizyonun en renkli programlarından olan ve ekrana zamansız veda eden ‘Tarihin Arka Odası’ sevdirdi. Şimdilerde onun açtığı yolda ilerleyen programlar arasına geçen hafta itibarıyla bir yenisi katıldı: Sıcak Tarih. Araştırmayı, okumayı çok seven, neredeyse bir tarihçi kadar birikimi olan gazeteci dostum Bülent Günal’ın sunduğu program, çarşamba akşamı 360 TV’de başladı. İlk bölümün konuğu Prof. Dr. Vahdettin Engin’di. Sultan Abdülhamid Han’a kurulan kumpasın belgelendiği yayın, tarih tutkunları açısından ilgi çekiciydi. Bülent’in olaylara gazeteci bakış açısıyla yaklaşması ve sorularını bu refleksle konuğa yöneltmesi ise programa ayrı bir lezzet kattı. Kariyerindeki bu yeni yolculuğunda sevgili Bülent’e başarılar diliyor ve böyle bir programı ekrana kazandırdığı için tebrik ediyorum. Bu arada ikinci bölümde ‘Diriliş-Ertuğrul’ dizisine danışmanlık yapan Prof. Dr. Feridun Emecen’i ağırlayacakmış. Osmanlı Devleti’nin kuruluşunu, Osman Bey ve hilafetle ilgili bilinmeyenleri konuşacaklarmış. Tarih dizileri üzerine de sohbet edeceklermiş. Başka bir planınız yoksa bu sohbeti kaçırmayın derim...
İzdivaç değil ŞAKLABANLIK!
BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, hafta içi Çankaya Köşkü’nde RTÜK üyelerini kabul etmişti. Basına kapalı gerçekleşen görüşmede Davutoğlu’nun izdivaç programlarından duyduğu rahatsızlığı dile getirdiğini, “Bunlara izdivaç dememek lazım, bunlar aile kültürüne zarar veriyor. Kapalı bir paravanın ardından yapılan pazarlıkla aile kurulmaz. Bunlar bizim aile kültürümüze uygun değil” dediğini öğrendik. Sayın Başbakan’a kesinlikle katılıyorum. Tabii ki ekranda şov programları olmalı, ancak biz izdivaç programı adı altında her gün türlü şaklabanlığa şahit oluyoruz. Toplumun temel taşı olan aile kurumunun böylesine ayaklar altına alınmasına ve reyting malzemesi yapılmasına dur demenin vakti geldi de geçiyor bile... Başbakan’ın uyarısının ardından nasıl bir adım atılacağını merakla bekliyorum.
