Top
Mustafa Doğan

Mustafa Doğan

mdogan@htgazete.com.tr

12/06/2017

Kuran yarışması özel kanalda olsaydı…

 

Ramazan ekranın yeni polemik konusu, TRT’nin ‘Kuran-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması’.

26 Mayıs’ta başlamış ve yoluna sessiz sedasız devam ediyordu ki, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in, “Kuran, ses yarışmalarının güftesi olarak kullanılacak bir kitap değildir” açıklamasıyla bir anda gündem oldu.

Önce izlemeyenler için yarışmadan biraz bahsedeyim…

Programın her bölümünde beş yarışmacı gün birinciliği için yarışıyor.

Gün birincileri stüdyodaki seyircilerin oyları ve üç jüri üyesinin puanlamalarıyla belirleniyor ve hafta finalinde yarışmaya hak kazanıyor.

Hafta finallerinin birincileri ve jüri üyelerinin korumaya aldığı yarışmacılar, Kadir Gecesi’nde (21 Haziran) büyük finalde yarışacak.

Diyanet İşleri Başkanlığı Radyosu Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Cihat Kılıç’ın sunduğu yarışmada, sahne arkasında Hacı Ali Konuk görev yapıyor.

YARIŞMANIN REKLAM GELİRİ NEREDE KULLANILACAK?

Dr. Mehmet Ali Sarı, Halil Necipoğlu ve Osman Egin’den oluşan jüriye hafta finallerinde program başdanışmanı Hafız Osman Şahin konuk jüri olarak eşlik ediyor.

Havalı bir stüdyosu olan yarışmada tüm katılımcılara 1 tam altın, gün birincilerine 3 tam altın, hafta birincilerine 5 tam altın hediye ediliyor. Finalde ise üçüncüye 10 tam altın, ikinciye 20 tam altın, birinciye ise 50 tam altın verilecek.

Formatı, ödül sistemi, dekoru, sahne önü-arkasıyla reyting odaklı şarkı ve yetenek yarışmalarından bir farkı yok. Asıl sıkıntı da bu zaten.

TRT Ana Haber Spikeri Erhan Çelik, “Diyanet’in Kuran-ı Kerim’i güzel okuma yarışmaları yıllarca haber oldu. Şimdi bunun millet arasında yapılmasında ne sakınca var ki?” diyerek tartışmaya taraf oldu.

Evet ama burada mevzu, Kuran yarışması yapılması değil. Çelik’in dediği gibi bu yarışmalar yıllarca haber oldu, ancak hiçbir zaman reyting malzemesi yapılmadı.

Ayrıca bu yarışma TRT çatısı yerine özel bir kanalda yapılsa emin olun kıyamet kopardı. O zaman Çelik’in bakış açısı yine aynı olur muydu çok merak ediyorum.

Cevabını merak ettiğim başka şeyler de var…

Bu yarışmanın bütçesi nedir, TRT’ye ne kadara mal olmuştur? Yapımcı ve TRT elde ettikleri gelirleri kâr hanelerine mi yazacak yoksa bir hayır işinde mi kullanacak?

Eleştirilerin haklı mı haksız mı olduğu ancak bu soruların yanıtlarıyla mümkün...

 

Ya düğün ya cenaze

Kahramanlık temalı dizilerde bu ara kadın oyuncuların üzerinde kara bulutlar dolaşıyor.

‘İsimsizler’de doktor Elif mesela..

Algı Eke canlandırıyordu, öldü.

‘Söz’de de gazeteci Eylül.

Meriç Aral’ın hayat verdiği karakter, son bölümde göğsünden vuruldu ve ağır yaralandı. Hastanede doktor, “Hastayı kaybettik” dedi. Ama cenazesi kalkmadan öldü kabul etmek yanıltıcı olabilir. Malum, toprağın altına girip çıkanları bile gördük!

Aslında bu, dizilerin sezonu kapattığı her haziran ayında yaşadığımız bir şey. Ya ölüm ya düğün, ortası yok.

Üstelik projenin final ya da sezon finali yapıyor olması da durumu değiştirmiyor.

Misal, ‘Hayat Şarkısı’nın finalinde düğün vardı. ‘Vatanım Sensin’in sezon finalinde ise bombalar patladı. Vasili öldü. Cevdet ve Tevfik için de öldü süsü verildi!

Benim asıl endişelendiğim karakter, ‘Savaşçı’nın uluslararası politika uzmanı Yard. Doç. Dr. Aslı Özkaynak.

Bu tabloya göre, Yıldız Çağrı Atiksoy’un canlandırdığı Aslı’nın da başına her an bir şey gelebilir!

 

Adı Efsane’nin sadece adı kaldı

Erdal Beşikçioğlu ve Gökçe Bahadır’ı bir araya getiren ‘Adı Efsane’ büyük umutlarla başlamıştı.

Amirim başrolde olduğu için beklenti yüksekti ama o umulan etkiyi bir türlü yaratamadı. Yine Beşikçioğlu’nun hatırına bugünlere geldi.

Önceki akşam ekipten Erdal Beşikçioğlu, Gökçe Bahadır, Rojda Demirer, Almila Ada, Leya Kırşan ve Reha Özcan ayrıldı. Yönetmen Devrim Yalçın da gitti.

Dizi önümüzdeki aydan ekranlarımızda bir ilke sahne olacak. Yoluna Hakan, Ali, Fikret, Sadık, Mercan ve Sibel’in öyküsüyle devam edecek. Yani o eski halinden eser olmayacak!

Aslına bakarsanız bundan böyle asıl yük, her izlediğimde bana Kerem Bürsin’i anımsatan Cem Yiğit Üzümoğlu’nun omuzlarında olacak.

Tam kadrolu haliyle bile istenilen reyting başarısını yakalayamamış bir diziye bu şans verildiğine göre herhalde kanal yönetiminin bir bildiği vardır.

Bekleyip sonucu birlikte göreceğiz.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp