Top
Mustafa Doğan

Mustafa Doğan

mdogan@htgazete.com.tr

09/10/2017

Delikanlılığın kitabı yeniden yazılıyor!

 

Kadrosu ve ‘Çakallarla Dans’ serisinin yaratıcısı Murat Şeker’in imzasını taşıyor olması nedeniyle sezonun merak ettiğim ve yanına tik attığım işlerinden biriydi ‘Klavye Delikanlıları’.

Salı günü tanıştığımız, hem ‘Çakallarla Dans’ hem de ‘Ulan İstanbul’ tadı barındıran dizi, yeni nesil dolandırıcılık yöntemlerini uygulayan bir ekibin maceralarını konu alıyor.

‘Çakallık’ peşindeki ekibin hedefi, kendileri gibi çakallık yaparak zengin olmuş kişiler. Bu, yaptıklarını legalleştirmiyor ama onları sempatik kıldığı da bir gerçek.

Dizinin yıldızı, sadece oyunculuğunu değil, sunuculuğunu da (‘Kuyruk’ta harikalar yaratmıştı) başarılı bulduğum Uraz Kaygılaroğlu. ‘Dövüş Kulübü’nde Brad Pitt’in müthiş performansıyla hafızalara kazınan Tyler Durden’ı akıllara getiren Kuzen Volki karakterini adeta yaşıyor. Aslında bıçak sırtı ve çok zor bir karakter Volki. Çünkü dozu biraz kaçırırsanız itici olabilecek bir karakter ama Uraz o dengeyi çok iyi yakalamış.

Komedi işlerinde izlemekten keyif aldığım isimlerden Sinan Çalışkanoğlu, görgüsüz müteahhit Veli Dayıoğlu karakteriyle hikâyede küçük bir yer kaplıyor ama göründüğü her sahnede üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor.

Son dizisi ‘Yaz’ın Öyküsü’nde hem yaşı hem görüntüsü itibarıyla anne rolüne yakıştıramamıştım Vildan Atasever’i. Seyran karakterine ise cuk oturmuş.

Kaan Yıldırım ve Ali Barkın’ı gizli komik olarak adlandırıyorum. Çaktırmıyorlar pek ama onların olduğu sahnelerde çok eğlendim.

Rasim Öztekin, Seray Sever, Selen Seyven, Gül Onat ve Cengiz Küçükayvaz da üzerlerine düşeni yapmış.

İlk bölüm her zaman zordur. Özellikle de komedi işlerinde. Karakterleri tanıtırken aynı zamanda güldürmek maharet ister. ‘Klavye Delikanlıları’ bu anlamda sınıfı geçti. İki işi bir arada, sıkmadan yaptı.

İkinci bölümden itibaren çok daha eğlenceli bir hal alacağını ve salı ekranının gediklisi olacağını düşünüyorum.

*************

İcradan satılık dizi, format ve filmler!

Dünyada bir örneği daha yaşanmış mıdır, yoksa ülkemize has ilklerden biri midir bilmiyorum ama başlıkta okuduğunuz durumla karşı karşıyayız.

Büyük umutlarla sektöre giren ve başta istediği rüzgârı yakalayan Endemol Shine Türkiye’nin Türkiye macerasının kısa sürede rüyadan kâbusa döndüğü herkesçe malum.

Olay artık yargıda. Kimse işlerin bu noktaya geleceğini tahmin etmiyordu ama oldu.

İş, değme dizilere taş çıkaracak bir hal aldı.

Kim haklı, kim haksız noktasında kararı yargı verecek.

Biz şimdilik süreci sadece takip ediyoruz.

Başlıkta belirttiğim gelişmeye gelince…

Endemol Shine Türkiye iflas başvurusunda bulunmuş ancak talep mahkemece reddedilmişti. İşte bu kararın ardından şirketin 37 markası için icra dairesinden kısıtlama kararı aldırılmış.

Markalar arasında ‘Var mısın Yok musun?’, ‘Canlı Para’, ‘Wipeout’, ‘Eyvah Düşüyorum’ gibi fenomen formatlar da var.

‘Paramparça’, ‘Evlat Kokusu’, ‘Sevdam Alabora’ gibi sevilen diziler de.

Ayrıca iki filmin de işletme belgesi icra yolunda.

Peki bundan sonra ne olacak?

Bu bilgiler bana ulaşınca merak edip ‘Kördüğüm’ ve ‘Dayan Yüreğim’ dizilerinin saha yapımcısı Öykü Film’in vekili avukat Bülent Höke’yi aradım.

Haberi teyit etti. Bu hafta icra dairesine bir yazı yazarak süreci başlatacaklarını söyledi.

İcra dairesi, yazının ardından markaların değer tespiti için bilirkişi görevlendirecekmiş. Aralık gibi de markaların satışa çıkmasını bekliyorlarmış.

Tabii aralık ayına daha çok var. O süre zarfında köprünün altından çok su akar.

Umarım o zamana kadar taraflar uzlaşır ve icra gibi tatsız bir durum yaşanmaz.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp