FIBA Bayanlar Avrupa Kupası, futboldaki UEFA Kupası'nın bayan basketbolundaki eşiydi...
Belki de Galatasaraylı bayanları "mucize" isteyen şampiyonluğa iten, onları böylesine yüreklendirip, sahada "erkek gibi" mücadele etmelerini sağlayan faktör, Sarı-Kırmızılı kulübün "gelenekleri" arasında yer alan Avrupa başarısıydı...
Evet; İstanbul'a, italya'dan 12 sayılık dezavantajla dönen Sarı-Kırmızılı bayanların şampiyonluk şansı gerçekten de "mucizelere" bağlıydı... Rakip İtalyan'dı ve kadrosu birbirinden tecrübeli, uluslararası düzeyde deneyimli isimlerden kuruluydu. İlk maçı 12 sayı geriden gelip kazanırlarken de bu avantajlarını kullanmışlardı. Ama dün İstanbul'da tecrübe de sökmedi. Galatasaraylı bayanlar, ilk maçta sarfettikleri enerjinin iki/hatta üç katını, sakatlanmayı bile göze alarak sarfettiler. Ve sonuna kadar hak ettikleri şampiyonluğa, tarihe altın harflerle yazılacak büyük bir başarıya imza attılar.
Augustus ileYoung'ın hücumda toplam 50 sayıyı bulan olağanüstü performansı şampiyonluğu getiren önemli bir detaydı. Daha ilk çeyrekte arzulanan farkın yakalanması ise ancak "erken doğumla" tabir edilebilirdi. Nitekim üçüncü çeyrekte bir ara fark iki sayıya kadar indi. Ama tüm bunların ötesinde onları istedikleri sonuca ulaştıran, sahaya yüreğini koyan, takımca olağanüstü savunma gayreti gösteren, her topa atlayıp, kısalarıyla bile ribaunda uzanan tam bir takım vardı sahada...
Ve normal sürenin sonunda şampiyonluk atışını kaçırıp bu muhteşem maçı beş dakika daha uzattılar. İyi ki kaçırdınız, bu mükemmel şöleni iyi ki uzattınız kızlar... Şimdi siz de alınlarınızı uzatın, öpelim... Bu mükemmel zaferin keyfini tüm Türkiye birlikte sürelim...