Maçın görüntüsü televizyonda 'Hitchcock Kuşağı' gibiydi. Hoş, usta yönetmen bunun kadar korkutucusunu düşünmüş müdür şüpheliyim! Boş tribünler, karla kaplı bembeyaz bir saha ve havada uçuşan bağrışmalar. Neredeyiz, ne yapıyoruz, ne izliyoruz dedirten bir maç oynandı dün akşam.
Sorularla dolu bir maç! Altıncı dakikada Turgay Bahadır iki kişi kalmış Kasımpaşa defansının üzerine giderken yayın üzerinde bomboş durumda çıkardığı topa, hava günlük güneşlik olsa Batalla koşarken yine kayıp düşer miydi? Kasımpaşa'nın attığı golde Ömer Erdoğan yine böyle çaresiz kalır mıydı? Veya hava güzel bile olsa taraftarsız Bursaspor yine zorlanmaz mıydı?

BU HAVADA BU FORMA
Bu karlı zemin, birer pas takımı olan Bursaspor ve Kasımpaşa için dezavantajdı. Ancak zeminin Bursa'nın hızını, Kasımpaşa'nın yavaşlığını da sıfırladığını düşünürsek bu durumdan zararlı çıkan Bursaspor oldu.
Bursaspor'un kamuflajı andıran formayı giymesine kadar tuhafsa attıkları ilk golde geliştirdiği atak bir o kadar doğruydu bu saha şartlarında.
Havadan paslar ve basketboldaki pota altı mücadelesine benzer bir karambol oyunu. Fakat o golün haricinde sahanın gerektirdiği gibi de oynamadılar. Ömer Erdoğan'ın değişiklikler sonucu forvete geçmesi,son yirmi beş dakika boyunca o goldeki karambolü tekrarlama çabasıydı. Sonunda oldu da!
Ancak Bursaspor'un bu maçı kazanmasını bu karambol golüne bağlamak çok da doğru olmaz. İsteklilerdi. Bu maçı almak istediklerini, her türlü kötü koşula ve yanlış oynamalarına rağmen hissettirdiler. Trabzon'un peşinden gelen diğer takımlarda olmayan bir özellik bu! Trabzonspor'u panikletecekse bu takip panikletecek.