Top
Yılmaz Özdil

Yılmaz Özdil

yozdil@hurriyet.com.tr

07/10/2017

Milli

Osman Çakmak.
Komandoydu.
Kara kış, saat sabahın beşi, Şırnak'ın ürkütücü görünümlü Besta Vadisi'ni yoğun sis kaplamıştı, göz gözü görmüyordu, üstüne bardaktan boşanırcasına sağanak başladı, termal kameralar çalışmıyordu, mayına bastı, sol bacağı diz altından koptu, öğle saatlerinde helikopter gelene kadar o halde direndi, Diyarbakır'a, oradan GATA'ya götürdüler, ameliyat üstüne ameliyat, 10 sene kardeşim, 10 sene sürdü tedavisi… Bir gün, dönemin genelkurmay başkanı Yaşar Büyükanıt geldi rehabilitasyon merkezine, gazilerle sohbet ediyordu, Osman koltuk değneğiyle öne çıktı, “komutanım ben iyileştim, lütfen yardımcı olun, gene bölgeye gitmek istiyorum” dedi… Komutanın gözleri buğulandı, elini omzuna koydu, “vatan görevi illa vuruşarak olmaz oğlum” dedi, “vatan için mücadeleye devam etmek istiyorsan, futbol oyna, ay yıldızlı formayı o şekilde taşı.”

*

Alican Kuruyamaç.
Trafik kazası geçirdi.
Sağ bacağı diz üstünden kesildi.
Muhammed Yeğen.
Bir bacağı kısa doğdu.
Rahmi Özcan.
Sağ bacağı doğuştan sorunluydu, 12 defa ameliyat oldu, dizden kesildi.
Feyyaz Gözüaçık.
Doğuştan bir bacağı yok.
Serkan Dereli.
Doğuştan bir bacağı yok.
Barış Telli.
Henüz dört yaşındayken trafik kazası geçirdi, sağ bacağı gitti.
Fatih Şentürk.
Motosiklet merakı, kaza, sol bacağı gitti.
Fatih Karakuş.
Çocukken yüksek gerilim hattına dokundu, sol kolu yok.
Selim Karadağ.
Bebekken yanlış iğne yapıldı, kolu gelişemedi, kısa kaldı.
Kemal Güleş.
11 yaşındayken mahallede arkadaşlarıyla oynuyordu, bir inşaat yıkımı vardı, onu seyrediyorlardı, kepçe aniden yuvasından fırladı, üstüne düştü, sol bacağını dizüstünden kaybetti.
Ömer Güleryüz.
Bebekken havale geçirdi, sol bacağı gelişemedi, kısa kaldı.
Mehmet Yunsur.
Çocukken tarlada ayağını saman makinesine kaptırdı, koptu.

*

Ampute futbol milli takımımız bu.

*

Uğur Özcan.
Cudi dağında mayına bastı.
Sol ayağını dizaltından kaybetti.
Başantrenörümüz.

*

Mustafa Kemal'in askeri Osman Çakmak, kaptanımız.

*

Eli ayağı tutan acizler ülkesinin…
İnsanüstü yetenekli evlatlarıdır onlar.

*

Engelleri farklıdır.
Ortak özellikleri ise…
Terör, trafik kazası, iş kazası, sağlık faciası.
Bu memleketin halledemediği sorunlarının milli takımıdır!

*

Ve, eminim haberiniz yoktur ama, şu anda Türkiye'nin evsahipliğinde, İstanbul'da, Avrupa Şampiyonası finalleri var.
Yukarıda isimlerini saydığım Türk milli takımı, Almanya'yı 7-0, Gürcistan'ı 9-0, turnuvanın dişli takımlarından İspanya'yı 4-0 yendi, hiç gol yemeden grubunu birinci tamamladı, çeyrek finale çıktı.
Haberiniz yoktur… Çünkü sayın dümbük basınımız lütfedip bu haberi vermiyor.

*

Dört defa dünya üçüncüsü olduk, bir defa Avrupa ikincisi olduk. Riva'daki Hasan Doğan Milli Takımlar Tesisleri'nde düzenlenen Avrupa Şampiyonası, bugüne kadar düzenlenmiş olan en geniş katılımlı turnuva, şampiyon olmak istiyoruz… Türkiye, İspanya, Almanya, Gürcistan, Polonya, İtalya, Belçika, Fransa, Rusya, İngiltere, İrlanda, Yunanistan var.

*

Bugün saat 18'de, çeyrek finalde, son dünya şampiyonu Rusya'yla oynayacağız.

*

Engelleri nedeniyle evine kapanan, dünyaya küsen, sosyal hayatın dışında kalan, kendisini tükenmiş hisseden, “ben artık yapamam” diyen milyonlarca insanımız için… Cesaret kaynağıdır bu kahramanlar, rol model'dir.

*

Sapasağlam insanlarını “ampute” yapma konusunda dünya şampiyonudur Türkiye… Hiçbirimiz Messi olamayız, Ronaldo olamayız ama, bir gün hepimiz “ampute” olabiliriz.

*

En başta Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray taraftar grupları olmak üzere, imkanı olan herkesi “milli görev”e davet ediyorum.

*

Futbol, zannedildiği gibi ayakla oynanmıyor, yürek'le oynanıyor.
Spor denilen kavram, illa bedenle yapılmıyor, ruh'la yapılıyor.
Tarihi başarısızlıklara rağmen 12 milyon euro alan imparator'ların 3.5 milyon euro daha almak için noterden ihtarname çektiği ülkede…
Para pul istemiyorlar.
Şan şöhret istemiyorlar.
Sadece destek istiyorlar.
Birazcık destek.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları