“Ya Rabbi El Fettah ismin ile bize hayır kapılarını aç. Er Rezzak ismin ile bizi manen kavi eyle. El Tevvab ismin yüzü suyu hürmetine bizleri Bizim Yunus gibi tövbe kapısının eşiğinde daim kıl. El Tabip ismin yüzü suyu hürmetine yaralarımızı sarabilmemizi nasip eyle. Görünen ne olursa olsun, sebep her ne olursa olsun, kim yenerse yensin, galip olan hâkim olan yapan ve yaptıran sensin, acziyetimizi sana dillendiriyoruz Ya Rabbi...

Yunus aleyhisselamı balığın karnında yaşattığın gibi şu yaşadığımız asrın felaketinde, günler sonra enkaz altından, 2 yaşındaki çocuğu da, 85 yaşındaki kadını da hayata tekrar sunan sensin ya Rabbi. Bu aziz milletin son devleti olan, Türkiye'mizi kavi eyle ve merhametimizi daim kıl Ya Rabbi. Muhtacına muhtaç eylemeden ölümün de hayırlısını nasip eyle Ya Rabbi...

Bizleri dünya hırsının peşine düşenlerden eyleme. Benliğini nefsinin emrine amade eden kullarından eyleme. Bize bizden, bize şah damarımızdan daha yakın olan sensin Ya Rabbi...

Hatalarımızdan da bize dersler çıkarıp akıllanmamızı nasip eyle Ya Rabbi... İçeride ve dışarıda hain emelleri ile ve alçak planları ile bizi ezansız bayraksız vatansız sevgisiz susuz bırakmak isteyenlere fırsat verme Ya Rabbi...

Gelecek nesillerimizi, ailemizi evlatlarımıza yönelik hain zihniyetleri bertaraf eyle Ya Rabbi. Geleceğimiz olan evlatlarımızı iyilerle karşılaştır Ya Rabbi...

Ya Rabbi, benliğimiz ruhumuz şuurumuz harap sen bizi hakikat ve Kur'ân yolunda aydınlat. Biz bize zulmettiğimiz için biz birbirimize dürüst davranmadığımız için şimdi senin takdirin ile dünya denilen bu "yuvarlak otel"de, kimimiz canı ile kimimiz sevdikleri ile kimimiz de canın yongası sıfatındaki malları ile sınanıyoruz Ya Rabbi... Bizlere vatan kıldığın, her bir yanı evliya kokan ve şehit kanı ile sulanan, şu kadim coğrafyanın önemini hassasiyetini ve vatan sevgisini gelecek nesillere aktarabilmemizi cümlemize nasip eyle Ya Rabbi...

     Haktan Emre Kul

ŞİİR

     Bu gece

Kayboldun anılar da ve sen de

Bende anı sensin gözlerin sözlerin

Aşkın acın, sevincim varlığımda

Artık yoksun ama varsın bilmiyorsun

İlk an sözlerin sevgin çok sıcaktı

Açtım üşürdüm sevgisiz.

Geldin beni başka dünyaya taşıdın

Bulutlar vardı şahit sevgimize…

Ve o an bulutlar ağladı bana sen gülerken

Düşüyordum ağlıyorken yağmurda

Kurban ettin beni hırslarına bayramda

Bende aşk var saf temiz sana

Şimdi yalnızım kara bulutlar arasında

Ölmedim görünürde ben ya ruhum

Orada son nefesini verdi bilen yok

Fatiha okuyanı bile yok mezarında…

     Lütfü Yarar

DUYGU DAMLASI

Yurdun bir köşesinden… Hatta dünyanın bir ucundan gelip hiç tanımadığı hâlde, bir enkazın altında bir blokun altında bir ses duyup sonra saatlerce kan ter içinde zamanla yarışıp bir tünel açarak onun sesini duymak… Geldik az kaldı diye müjde vermek… Merhamet ve duygu yoğunluğunun zirvesinde olarak bir canı daha enkazdan çıkarmak nasıl bir sevinç hâlidir ki kurtulandan çok kurtaran ağlıyor… Sevinç gözyaşları döküyor… Allah’ım sana şükür diyor izleyenler… Kurtulandan daha çok kurtaranın sevincini izliyor insanlar ekranlarda… Hayat aslında bu değil midir? Kim olduğuna bakmadan, ne olduğunu düşünmeden sadece bir iyilik yapmak… Bir yardım isteyene el uzatmak… Birini düştüğü enkazdan kurtarmak… Hayat aslında bu ve hayatın en anlamlı hâli de bu… Tutuver elimi… Tut da sana yardım edeyim… Bir kişiyi kurtarmak… Dünyalara değiyor mu? Değiyor…