Top
Ünal Bolat

Ünal Bolat

unal.bolat@tg.com.tr

23/02/2023

Giderken portakal götürmüşüm...

“Osman’ımı ziyarete gittiğim bir gün hediye olarak birkaç kilo portakal alıp götürmüşüm...”

 

Deprem sebebiyle yaşadığım hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum...

Bu güzel yavrularımdan bir tanesi de Osman… Osman okudu Van 100. Yıl Üniversitesinden mezun oldu. İlkokul öğretmeni oldu. Sonra okul müdürü oldu.

Aradan yıllar geçmişti… Evlenmiş çoluk çocuğa karışmıştı… Ben de yıllar sonra memleketim Manisa’da görev yapsam da Adıyaman’ı Besni’yi ve bölgeyi hep arada bir ziyaret ederim, onlarla konuşur görüşür hasret gideririm.

Osman duymuş benim ziyarete geldiğimi… Hemen geldi, sarılıp kucaklaştık… “Hocam bugün benim misafirim olacaksınız” dedi… “Bırakmam” dedi… Bizi alıp evine götürdü… Oranın yöresel yemekleriyle mangalıyla ne bileyim öyle bir ziyafet hazırladı ki mahcup oldum… İzzet ikram… Allah ondan razı olsun…

Sonra çocuklarına dönerek, şimdi size anlatacağım bir hatırasını anlattı. Ben de ondan ilk defa dinliyordum.

Osman’ımın iki kızı bir oğlu var… Azra’sı ve Şeyda’sı bir de İhsan’ı var… Şimdi bu depremde kurtulmuşlar çok şükür ona çok sevindim. O anlatınca hatırladım onların çocukluğunda yaşadığı evlerini… Bir toprak ev… Ortasında sökemedikleri kocaman bir kaya var… Fakirlik imkânsızlık var… Ne bileyim ben hatırımda bile değil o ziyarete giderken onlara portakal götürmüşüm…

Osman o beni ağırlayıp izzet ikram yaptığı gece ailesinin çocuklarının yanında anlatıyor:

Hocam görüyorsunuz. Çok şükür Rabbime, her şeyimiz var ama hani o Dumlupınar’ın sokaklarından birindeki toprak evimize gelmiştiniz ya. O gün bize meyve olarak portakal getirmiştiniz…

-Bilmiyorum ki Osman’ım unuttum ben…

-Hocam ben ilk defa portakal yemiştim… Ve o kadar lezzetli, o kadar güzel o kadar tatlı bir meyve yemedim, biliyor musun?

Bunları yazarken hem ağlıyorum hem utanıyorum… Canım çocuklarım benim… “Ben çok meyve yedim ama sizin o akşam Dumlupınar İlköğretim Okulunun yan sokakta oturduğumuz dama getirdiğin meyve kadar daha güzel bir meyve hiç yemedim” dedi. Ben ağladım o söyledi. Ah zoruma gidiyor bazı şeyler ama ne diyeyim ki bugünlerde bunu anlatmak geldi içimden… Ah Adıyaman… Ah Besni… Ah gençliğimin öğretmenlik yıllarımın geçtiği güzel diyar… O her biri birbirinden kıymetli can öğrencilerim… Rabbim kaybettiğim öğrencilerime ve yakınlarına gani gani rahmet eylesin… Kalanlarımıza kolaylıklar ihsan eylesin… Tüm ülkemize geçmiş olsun… Bu yazdıklarım da hatıra kalsın…

     Orhan Hoca-Manisa

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp