Top
Meryem Aybike Sinan

Meryem Aybike Sinan

meryemaybike@gmail.com

22/12/2023

Elbette TURAN!

Gerçekten inanılmaz…

Bir zamanlar sırf bu düşünceyi savundukları için sayısız entelektüelin tabutluklara atıldığı, canlarına kastedildiği günler mazide kaldı. O insanlar bir şeye inanıyorlardı. Müslüman Türk’ün vatanı sadece Anadolu coğrafyasından ibaret değildi, olamazdı da… Balkanlardan Çin Seddi'ne kadar uzanan geniş bir coğrafya bizim insanımızındı.

Şimdi o günlerden ziyade bugünü anlatma vakti.

Önceki gün Özbek basınında ilginç ve güzel bir haber çıktı. Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, başkent Taşkent’te özellikle yeni açılan kimi caddelere ve duraklara Kıpçak, Turan gibi isimlerin verilmesini istemişti.

Şevket Mirziyoyev, göreve geldiği günden bu yana hem istikrarlı bir siyaset yürüttü hem de “Yeni Özbekistan” mottosuyla çok yönlü bir çalışma yürüttü. Özbekistan, kısa zamanda dev adımlar attı, atıyor.

Millî kimliğine yönelik çalışmalarına hemen her alanda hız veren bir Özbekistan yönetimi var. Özellikle kültür diplomasisi ile ülkenin turizm potansiyelini en üst seviyede tanıtmak için hiçbir maddi harcamadan kaçınmadı.

Özbekistan önemli ölçüde manevi zenginliğiyle öne çıkan bir Türk Cumhuriyeti. Ve cazibe merkezi olmaya namzet bir ülke. Ülkede diplomasinin bütün ayakları kullanılıyor ve geleceğe yönelik inanılmaz çalışmalar var.

Türkiye’de öyle zannediyorum ki insanların büyük çoğunluğunun ilk gitmek istediği Türk Cumhuriyeti de Özbekistan. Buhara, Semerkant, Hive, Andican, Fergana Vadisi gibi tarihî şehir ve bölgeler Türk insanı için en çekici turizm beldeleri olarak görülüyor.

Peki, Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in, TURAN ve KIPÇAK isimlerini yeni açılan cadde ve duraklara verdirmesinin özel bin sebebi var mı? Elbette var. Öncelikle TURAN ismi boy, soy ayrımı yapmaksızın Türk soyundan gelen bütün toplulukları kapsıyor. Bu anlamda çok kapsayıcı bir kelime.

KIPÇAK sözcüğünün ise pek çok veçhesi var. Öncelikle, Kazakistan Türkleri, Tatarlar ve Kırgızlar kendilerini Kıpçak Türkleri olarak görüyorlar. Özbekler ise Karluk olarak tanımlıyor kendini. Türkiye, Azerbaycan ve diğer Türkmenler de kendilerini Oğuz soyundan görüyor. Deşt-i Kıpçak dediğimiz topraklar neredeyse Rusya topraklarının orta ve güney kanadının tümünü oluşturuyor ve özellikle Altın Orda, Kazan ve Kırım Hanlığının toprakları olarak görülüyor.

Kıpçak demek büyük imparatorluklar kurmuş bir soyun genel adı demek.

Dolayısıyla, Özbekistan bu iki önemli, hatıralı sözcüğün altını çizerek bir şeyi düşündürmek ve hatırlatmak istiyor.  Türk milleti, yeniden toplanıyor, yeniden büyüyor, yeniden bir araya geliyor, yeniden, yeniden, yeniden…

Özbekistan Orta Asya’da bu adımları atarken Macaristan’a bakınız. Macarlar da kendilerini Hun İmparatoru Attila’nın torunu ve Kıpçak olarak görüyorlar. Başbakan Viktor Orban’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Macaristan ziyaretinde söylediği şu muhteşem sözler aslında her şeyi özetlemiyor mu?

Önümüzdeki yüzyıl sizin olacak. Buna inandık, anlaşmalar yaptık… İlişkileri Geliştirilmiş Stratejik Ortaklık düzeyine yükselttik. Ötesi var mı bilmiyorum. Diplomaside bu, dostluk ve kardeşlik açısından en güçlüsüdür.”

Ötesi elbette var. Olmalı. En batıda Macaristan, en doğuda Kazakistan, Özbekistan… Dört bir yanımız has kardeş ve dostlarımızla çevrelendikten sonra ötesi olmaz mı hiç?

Bu sözler şu dizeleri hatırıma getiriyor.

“Düşmanın ülkesi viran olacak/Türkiye büyüyüp TURAN olacak.”

Bu yaklaşıma bir zamanlar gülüp geçenler bu gerçeğin adım adım yaklaşmakta olduğunu görüyorlar mı acaba? Yoksa bu kez de Viktor Orban’a, Şevket Mirziyoyev’e, İlham Aliyev’e, Kasım Cömert Tokayev’e ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da “Turancı/Irkçı” mı diyecekler!

Gerçekten de çok merak ediyorum…

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp