Top
Abdüllatif Uyan

Abdüllatif Uyan

abdullatif.uyan@tg.com.tr

06/06/2002

İmâm-ı Gazâlî "rahmetullahi aleyh"

Ümmet-i Muhammed'den günahı çok kimseler, Eğer şefâate de kavuşmamış iseler, Azab için, topluca, kadın erkek, genç ve pir, "Cehennem" kapısının önüne getirilir. Cehenneme müvekkel "Mâlik" adlı bir melek, Vardır ki, hayret eder bu gürûhu görerek. Der ki: "Siz Cehenneme, azaba gelmişsiniz, Fakat nasıl oldu ki, bağlanmamış eliniz? "Kara" dahî olmamış birinizin yüzü hem, Sizden güzel kimseler görmedi hiç Cehennem." Onlar buna cevaben söylerler ki: "Ama biz, Hazreti Muhammed'in ümmetine dâhiliz. Ey Mâlik, sen şu anda bırak da bizi bize, Oturup ağlıyalım şu fena hâlimize." Mâlik dahî onlara der ki: "Ağlayın, fakat, Bu günki ağlamanız vermez size menfaat." O böyle söylese de, olurlar yine giryân, Çok şiddetli ağlayıp, ederler feryât, figân. O an Hak teâlâdan bir nidâ gelir ki ilk: "Birinci Cehenneme koy onları ey Mâlik." Bu nidâ üzerine, onlar çok ağlaşırlar, "Lâ ilâhe illallah" diye bağırışırlar. Kelime-i tevhid'i işitince Cehennem, Onlardan, "Beşyüz yıllık" öteye kaçar hemen. Yine Hak teâlâdan bir nidâ gelir derhal, Buyurur. "Ey Cehennem, bunları içine al." Böylece atılırlar Cehennem ateşine, Bir ateş ki, dünyada rastlanılmaz eşine. Ateş, o kimselerin yaksa da her yerini, Yakmağa gücü yetmez "Alın" ve "Kalp"lerini. Onların içlerinde vardır ki biri fakat, Hepsinden daha fazla ağlayıp eder feryât. Hak teâlâ sorar ki: "Ne oldu ki ey insan, Herkesten daha fazla edersin âh-u figân?" O der ki: "Yâ İlâhî, çektin beni hesâba, Günahım fazla geldi, lâyık oldum azâba. Gerçi Cehennemine girdimse de şu vakit, Lâkin merhametinden kesmedim hâlâ ümit. Bilirim, işitirsin feryât ve figânımı, Affedip kaldırırsın belki bu azâbımı." Hak teâlâ cevaben ona şöyle buyurur: "Kim nasıl zannederse, o beni öyle bulur. Mâdem benim hakkımda böyledir senin zannın, Affettim ben de seni, kaldırıldı azâbın."
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp