Top
Abdüllatif Uyan

Abdüllatif Uyan

abdullatif.uyan@tg.com.tr

02/07/2002

Yavuz Sultân Selîm Hân "rahmetullahi aleyh"

Selîm Hân'ın sevdiği baş vezîri Hasan Can, Anlatır ki: Pâdişah Yavuz Sultân Selîm Hân, Çok kitap okuyordu geceleri azîmle, Yâhut da dînî sohbet ederdi hep bizimle. Sultânın hizmetine gidemedim bir akşam, Ertesi gün sordu ki: (Nerdesin ey Hasan Can?) Dedimi ki: (Üç gecedir uykusuzdum sultânım, Dünkü hizmetinizden bu yüzden mahrum kaldım.) Dedi: (Bir rüyâ gördün herhâlde bu gece sen, Haydi, anlat bakalım ne rüyâ gördü isen.) Rüyâ görmediğimi arz eyledim ise de, Selîm Hân, bu hususta ısrâr etti yine de. Arzımı tekrar ettim, hattâ yemîn ederek, O, başını salladı çok hayret eyliyerek. O zaman emretti ki: (Pekâlâ kalk ayağa, Var git kapı ağası öbür Hasan Ağa'ya. Güzel bir rüyâ gördü işbu gece bir Hasan, Eğer sen görmediysen, o görmüştür o zaman.) "Peki Efendim!" deyip, huzûrundan ayrıldım, Derhâl kapı ağası Hasan Ağa'ya vardım. Baktım ki başı yerde, sessizce ağlıyordu, Gözlerinden sel gibi gözyaşı akıyordu. "Acı haber mi aldı acabâ memleketten?" Diye tahmîn ederek sorunca böyle hemen, Dedi ki: (Hayır hayır, etmedi kimsem vefât, Bu gece, çok mânâlı bir rüyâ gördüm fakat. Şöyle ki, gece vakti kapımızı çaldılar, Düşündüm: "Bu vakitte bizi acep kim arar?" Açtığımda gördüm ki, bir zât durur önümde, Böyle nûrlu bir kimse görmemiştim ömrümde. Birazcık gerisinde, "üç kişi" daha vardı, Onlar dahî çok nûrlu, heybetli insanlardı. Öndeki nûrlu yiğit, başladı konuşmaya, Dedi ki: (Bilir misin niçin geldik buraya?) "Bilmiyorum" deyince, buyurdu ki o zaman: (Alî bin Ebî Tâlip derler bana ey Hasan! Bunlar dahî Resûl'ün üstün eshâbındandır, Ebû Bekr-i Sıddîk ve Ömer ile Osmân'dır. Resûl'ün emri ile girdik senin rüyâna, Bizzât selâm söyledi hem dahî Selîm Hân'a. Buyurdu ki "Mekke ve Medînenin hizmeti, Artık ona verildi, neyse yapsın gereği." Git, haber ver şu anda, öğrensin Selîm Hân da.) Diyerek göz önünden kayboldular bir anda.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp