Top
Abdüllatif Uyan

Abdüllatif Uyan

abdullatif.uyan@tg.com.tr

01/05/2002

İmâm-ı Gazâlî "rahmetullahi aleyh"

"Ölümü hatırlamak", esasen dört kısımdır, Birincisi, "Gâfil"in ölümü anmasıdır. O, hatırlasa bile "Ölüm"ü zaman zaman, Alamaz kendisini "Dünyâya sarılmak"tan. Hattâ hatırladıkça, sarılır daha fazla, Ayrılığı düşünüp, "Ölüm"ü sevmez aslâ. Bu yüzden kötü bilip, zemmeder "Ölüm"ü hep, Der ki: "Bu, başımıza ne zaman gelir acep?" "Ölüm"ü düşündükçe, keder çöker içine, Ve düşer bu dünyadan ayrılık ateşine. "Gâfiller"in, ölümü bu türlü anmaları, Daha uzaklaştırır Rablerinden onları. İkinci kısım ise, "Tövbe eden bir kul"dur, "Ölüm"ü hatırlayıp, pişmanlığı çok olur. Yaptığı günahlara üzülüp olur nâdim, Der ki: "Bu günahlarla, ne olur benim halim?" Kaçırdığı fırsatı çalışır telâfiye, Çok ister kavuşmağı gufrân-ı ilâhîye. O, kötü bilmese de, "Ölüm"ü onlar gibi, Erken gelmesini de istemez tabii ki. Çünki hazır değildir ölüm için o daha, İstemez o hâliyle, vâsıl olsun Allaha. Üçüncü kısım ise, "Ârif" ve "Velîler"dir, Bunlar istemezler ki, eceli etsin tehir. Çünki onlar, âşıktır Allahü teâlâya, Can atarlar ölüp de, Rablerine varmaya. "Ölüm"ü, yâdlarından çıkarmazlar bunlar hiç, Çünki ölümle gelir bunlara "Büyük sevinç" "Kavuşmak"tan başkaca olmaz bir gayeleri, Bundan ileri gelir Ölmek istemeleri. Bunlar, yalnız "Ölüm"le bulurlar huzur, rahat, Çünki ancak ölümle mümkün olur bu vuslat. Bunların da üstünde bir derece vardır ki, Onlar da düşünürler "Ölüm"ü, şu farkla ki, "Ölüm"ün gelmesinde, bu çok yüksek zevâtın, Yoktur bir fikirleri, geç olmuş, ya da yakın. Hakk'a bırakmışlardır, onlar her hadiseyi, O, ne takdir ederse, beğenirler o şeyi. Kendi arzularından ileri geçmişlerdir, Murâd-ı ilâhîyi, murâd edinmişlerdir. "Rızâ derecesi"ne varmışlardır ki onlar, Kalmamıştır onlarda şu veya bu arzular. Takdîr-i ilâhîye eğmişlerdir tam boyun, O, ne takdir ederse, derler ki: "Budur uygun". "Ölüm" ile "Hayat"ın, onlarca farkı yoktur, Ancak böyle bulurlar onlar rahat ve huzur. Öyle dalmışlardır ki aşkullaha bu kullar, Onları, başka şeyler etmez pek alâkadar.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp