Psikologlara bile sormaya gerek yok!
Bu, endişedir, paniktir, açık bir korkunun ifadesidir!
Rahmetli İsmet İnönü, o dönemin Demokrat Parti yöneticilerini eleştirirken “Suçluların telaşı içindesiniz!” demişti…
Bugünkü durum da ona benziyor!
Bir şeylerden korkuyorlar ki, demokratik denilen ülkeye “antidemokratik” uygulamalar getiriyorlar!
Yolsuzluk operasyonları durduruldu, gazetecilerin emniyet müdürlüklerine girmeleri yasaklandı!
Bu ne demek?
Halkın haber alma hakkını, haber öğrenme özgürlüğünü gasp etmek demek! Başka bir anlamı yok!
Artık her şey, vatandaştan gizli yapılacak! Kapalı kapılar ardında kim bilir neler olacak?
Paraya para demeyen, milyonlarla oynayan Bakan çocuklarının çevirdikleri dolaplar gizli kalacak!
Sistem şu: “Her türlü yolsuzluk olsun, cepler parayla dolsun ama kimseler duymasın!”
Emniyet dağıtıldı… Savcıların eli-kolu bağlandı! Neden?
Kirli çamaşırlar ortaya çıkmasın diye!
İktidar binası sarsılmaya, sallanmaya, her yanından acayip çatırtılar gelmeye başladı!
Bu siyasi depremde, tüm zarar Türkiye‘ye…
Götürenler, deve yüküyle götürecek, yolsuzlukların bedelini yine bu zavallı halk ödeyecek!