Top
17/03/2023

Cumhuriyeti cesur kadınlar kurtaracak!

Siyasi parti (!) adı altında yıllardır örgütlenen cumhuriyet karşıtları, seçimlere 59 gün kala laik, demokratik cumhuriyet rejimine karşı yine savaş açtı. Atatürk'ün ‘en ileri iki devrim' dediği, harf devrimi ve kadın devriminin, 100 yıllık kazanımlarını yok etmeye gözlerini diktiler. Anayasanın, “Hiçbir şartta değiştirilemez, hiçbir kişi veya zümreye devredilemez” vurgulu ilk 4 maddesini kaldırma şartıyla Cumhur İttifakı'yla seçim pazarlığına oturdular. Eğitim, ekonomi, hukuk ve kadın haklarında yıllardır anayasaya aykırı yasalar çıkıyor. 98 yıl önce kapatılan tarikatlar, en sonunda AKP'nin de karşısına siyasi bir güç olarak dikildi.

FITRATLARI BOZUK

“Benim başörtülü bacım” diyerek 21 yıl önce mağduriyetten beslenerek yola çıkanlar, 21 yılda örtülü-örtüsüz kadınlara neler demedi. “Kadın mıdır? Kız mıdır? Bilemem” diyerek, “Kadın sus, otur” ayarı çektiler Meclis'te. “Kadın ile erkeğin eşitliği fıtrata ters” diye kadınlarla çekişip, saraylarının penceresinden hak arayan kadınları süzüp, “Kadınlar, ahlaklı olsun, kürtaj yaptırmasın. Tecavüze uğrayan doğursun, devlet bakar. Kürtaj cinayettir” sözleriyle tecavüz mağdurlarını, katil de ilan ettiler. Yolsuzluk, yoksulluk ve hukuksuzluğu sıradanlaştıranlar, ahlak kavramını kadınların bacak arasında arıyor.

ZİHİNLERİ GARABET

Tarikat yurtlarında çocuklar toplu tecavüze uğradığında, “Bir kereden bir şey olmaz” diye gülenler, cinsel istismar mağduru çocuklar için Meclis'te komisyon kurulmasını reddedenlerdi. Türkiye'de son 10 yılda 440 bin çocuk doğum yaptı doğum! “Kahkaha atan kadın iffetli değil” diyerek, kadına gülmeyi bile çok gören garabet bir zihniyet ülkeyi yönetiyor. Tarikatlar istemedi. Tek adamın tek imzasıyla Türkiye, İstanbul Sözleşmesi'nden çekildi. Tepkilere, “Kadına şiddet abartılıyor” diyerek, kızdı. Türkiye, İstanbul Sözleşmesi'nden çekildikten sonraki 3 yılda 603 kadın ve AKP iktidarındaki 21 yılda tam 7 bin 990 kadın, erkek cinayeti kurbanı oldu.

KADINLAR UNUTMAZ

Meclis'te, ‘Anam, bacım' dedikleri kadınlara, mitingte “Bunlar çürük, bunlar sürtük” diye bağırdılar. TDK sözlüğünde, ‘Erkeklerle düşüp kalkan, hayat kadını, fahişe' deniliyor. Çürük siyasetin nişanı, utanç vesikası bu sözlerdir. Şimdi de Yeniden Refah Partisi, Cumhur İttifakı'na katılmak için 6284 sayılı yasayı kaldırmaları şartını masaya sürdü. İktidarın sözde ilim adamı zat, Kahramanmaraş merkezli depremleri ve Şanlıurfa'daki selleri, kadınların dövülmesi, öldürülmesini engelleme amaçlı 6284'ün kaldırılmamasının yol açtığı musibetlere bağladı iyi mi! Kadını eksik etek gören bu zihniyete göre, kadın beyanını esas alan yasa mı olurdu (!)

EVDE SİZ OTURUN!

Anayasaya aykırı da olsa, kadın erkek eşitliğine inanmadığını söyleyen bir cumhurbaşkanımız var. “Türk kadını evinin süsü. Kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek. Kadınlar çalışmayıp, evde oturup, en az 3 çocuk yapsın” diyenler, karı kocanın en mahremi yatak odasına kadar karıştı. Atatürk'ün kurduğu Türkiye'yi, Nazi Almanyası'yla eşleştiren, kadınları kara çarşafa sokup, Afganistan, İran'daki gibi peçe taktırıp, evde oturtmak isteyen, laik eğitim düşmanı Hizbullahçı Hüda Par'la seçim ittifakı için de masaya oturuldu. AKP, işte bu zihniyetlerle el sıkışırsa kim şaşırır? Hiç kimse. Türkiye, Küresel Cinsiyet Eşitliği Endeksi'nde 146 ülke içinde Nijerya, Etiyopya, Gana'nın bile gerisinde 124.  sıraya durduk yere düşmedi.

ATATÜRK'ÜN KIZLARI

Türkiye'de bunlar olurken; barış, insan hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliğine hayatının 32 yılını adayan aktivist bir Türk kadını ilk kez Beyaz Saray'da ağırlanıyordu. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü. “Uluslararası Cesur Kadın Ödülü” kazanan ilk Türk kadını. ABD Başkanı Joe Biden'in eşi, First Lady Jill Biden ve Dışişleri Bakanı Antony Blinken ödülünü verdi. Canan Güllü kim mi? Öğretmen Gülseli ve bürokrat Ahmet Hamdi Güllü'nün kızı. 9 yaşında çocukken ‘kızlar okusun' diye çabalıyordu. Türkiye'nin tüm illerini 9 kez ve 650 ilçeyi tek tek dolaşıp, 89 bin mağdur kadına ulaştı. 500'den fazla genç kızı istismardan kurtardı. Atatürk Üstün Kadın Ödülü ve Uğur Mumcu Mücadele Ödülleri baş tacı. Beyaz Saray'da ayakta alkışlanan bu cesur kadın, Türkiye' de ‘Kadınları dövmeyin' dediği polislerce dövülüp, yerlerde sürüklendi. Müftülere resmi nikah yetkisi verilmesine karşı çıkınca, AKP, 2 yıl TBMM'ye girişini yasakladı. “Enseste karşı çalıştığım için ‘ahlaksız kadın' unvanı verilen bir başkanım” diyerek, Türkiye'nin acınası hallerini özetliyor. Asla umudunuzu kaybetmeyin. Atatürk'ün cesur kızlarının kararlı adımları Türkiye'yi aydınlık yarınlara taşıyacak.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp