Ligde düşmeme mücadelesi veren Osmanlıspor'a karşı Galatasaray farklı bir skorla kazanmak için maça çıkmıştı. Fakat evdeki hesap az daha sahada yerini sürpriz bir skora bırakacaktı. Yine maçın ilk 20 dakikasında baskılı oynayan bir Galatasaray vardı. Mücadelenin 10. ve 20 dakikasında çok net gol pozisyonunu harcadı. Bu kadar net gol fırsatlarını değerlendiremezsen farklı kazanamadığın gibi her türlü sonuçla da karşılaşabilirsin.

İkinci yarının başlangıcı Galatasaray için yine kâbus gibi geçti. Kayseri'de olduğu gibi rakip oyundan düştükten sonra Terim'in öğrencileri oyunu toparladı. Gözüken şu ki, fizik kondisyon anlamında gelecek adına ciddi alarm durumu söz konusu. Rodrigues iyi işler yaptı. Adrese teslim toplar çıkardı fakat arkadaşları değerlendiremedi. Fatih Terim'in şu ana kadar en iyi transferi Rodrigues desek abartmamış oluruz.

Terim'in Eren ile devam kararı doğru bir tercihti. O da Fatih hocayı performansı ile mahcup etmedi. Müthiş bir asist yaptı. Eren, fizik gücü arttıkça futbola çok daha önemli katkılar yapacak. Bunda belirleyici olacak olan da biraz daha forma şansı bulmasıdır. Terim, Gomis ile Eren arasında rekabet yaratarak doğru bir iş yapıyor. Gomis'in girdikten sonra golle buluşması onun açısından da moral oldu. Savunmada Latovlevici hücum hattına yardımcı olmaya çalıştı. Ancak savunmadaki pas hataları çok dikkat çekiciydi. Bu seviyede mücadele eden bir takımın savunmasına yakışmayacak hatalar. Daha ciddi rakip bu hataları affetmez.

Fatih hocanın hakkını teslim etmek lazım. Oyuncularına kazandırdığı özgüven, sağladığı motivasyon ile tribünlerin heyecanını geri getirdi. Terim'i saha dışında yaşanan olaylar ile yıpratmaya çalışanlara hoca işiyle ve başarısıyla cevap vermiş oldu. Hakem Umut Meler geçen hafta çok kötü performans sergileyen hakemlere inat dün gece çok başarılıydı. Kararları ile futbolculara ve izleyenlere güven verdi. Sakin olması en büyük avantajıydı.