Top
02/10/2023

Milyonlarca yurttaş yoksullukta eşitlendi!

Eşitlik ilkesi, Anayasa'nın koruma altına aldığı temel hükümdür. İnsanlık hakkıdır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 10'uncu maddesi:

“Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri nedenlerle ayırım gözetmeksizin kanun önünde eşittir” der.

Şimdi AKP iktidarı yeni bir anayasa yapmak istiyor ya… Bu anayasaya “Herkes fakirlikte de eşittir” hükmünün eklenmesi gerekiyor!

Halkı zenginleştirme iddiasıyla yola çıkan AKP iktidarı, arttırdığı vergilerle orta direği çökertti ve 21 yıl sonunda “Herkesi fakirlikte eşitledi!”

★★★

İşçi ve memur ücretlerine, emekli maaşlarına yapılan zamlar hep hikâye…

Ekonomi yönetimindeki yanlış uygulamalar sonucu döviz kurları artıp, enflasyon yükselmeye devam ettikçe maaşlar kuşa dönecek, sıkıntılar artarak devam edecek.

2016 yılında 1 dolar 2.80 lira idi.

7 yıl sonra bugün 1 dolar 28 lira!

Bir ülkenin parası 7 yılda 10 misli değer kaybetmişse, o ülkenin halkı mahvolmuş demektir… Bugün yaşadığımız toplumsal facia budur!

★★★

Yönetimin hiçbir şey olmamış gibi hâlâ vatandaştan fedakârlık ve sabır istemesi garip bir çelişkidir.

Milletin şimdiye kadar yaptığı fedakârlık ve gösterdiği sabır olağanüstüdür, takdire şayandır.

Vatandaşların yüzde 90'ında artık dayanacak hal kalmadı. Ülkede sadece yoksul ve zengin var, orta direk yok!

Tüketici Hakları Derneği Başkanı Turhan Çakar'ın açıkladığı rakamlar gerçekten ürkütücü…

Çakar “Türkiye bugün (sığınmacılar hariç) 86 milyon nüfusa sahip. Bu nüfus içinde sadece 2 milyon insan rahat.” diyor ve açıklıyor:

“56 milyon insanımız aç ve yardıma muhtaç. 28 milyon insanımız da sıkıntı içinde yoksullukla boğuşuyor. Sadece 2 milyon insanın maddi sıkıntısı yok. Bu kesim rahat yaşıyor.”

★★★

Üst düzey devlet memurluğundan emekli olmasına rağmen kendisinin de yoksullar grubunda yer aldığını söyleyen Turhan Çakar şöyle diyor:

“Eşim ve ben, ikimiz de emekli gelirine sahip olmamıza rağmen yoksulluk çekiyoruz. İki-üç yıl önce dışarıda bir lokantada yemek yiyebiliyorduk, şimdi mutfağımıza zor yetiştiriyoruz.”

Memleketin hali bu!

İşin en hazin tarafı iktidarın hâlâ “Vatandaşı enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz.” demesi…

Yaşanan tüm sıkıntılara rağmen millet bu lâflara inanıyor ki, AKP 21 yıldır her seçimi kazanıyor.

Bunun mantıklı bir izahı yok!

Hâlâ sabır istiyorlar, insan sabır taşı olsa çatlar!

Düştüğümüz ekonomik bataklıktan çıkabilmemiz için, herkesten önce devletin tasarruf yapması, her fedakârlığı halktan istememesi lâzım…

Örneğin, Saray'ın envanterine kayıtlı 8 lüks uçağın en azından birinin satılması düşünülüyor mu?

Devlette lüks araç kiralamalarına son verilecek mi?

Bir tanesi yaklaşık 10 milyon lira olan lüks Mercedes'lerin, Bakan, Bakan Yardımcıları ve Genel Müdürler için alımı durdurulacak mı?

Devlet, israf, gösteriş ve “itibardan tasarruf olmaz” diye yapılan gereksiz harcamalardan vaz geçecek mi?

Saray'ın günde 18 milyon lira olduğu hesaplanan masraflarından tasarruf edilecek mi?

Bunların hiç birisi olmayacak sevgili okurlar… Bunu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın sözlerinden anlıyoruz.

Cumhurbaşkanlığı envanterinde bulunan otomobil, uçak ve diğer ulaşım araçlarının sayısını soran CHP Ankara Milletvekili Aliye Timisi Ersever'e, Cevdet Yılmaz'ın verdiği cevap ilginç:

“Uçak ve diğer araçlar, hizmet için ne kadar gerekiyorsa o kadar var.”

Şaşırıp da “Bu nasıl cevap?” diye sormayın… Ülkede şeffaflık yok! Vatandaşın soru sorup bilgi edinme hakkı yok! Kimse Saray'a soru soramaz! Sorarsa, alacağı cevap budur!

GÜNÜN SÖZÜ

Okumayı sevmeyen bir toplumun sonu sürünmektir!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp