İşler iyi gitmiyor.

Sadece biz değil, onlar da farkında.

Dün, Uğur Gürses yazmıştı köşesinde, TÜİK'in açıkladığı son Yaşam Memnuniyeti Araştırması'nda “memnun olanların” oranı 2003'ten bu yana en yüksek değer ulaşarak rekor kırmış.

Özellikle “düşük eğitimli bireylerde” ( araştırmada öyle geçiyor ) tavan yapmış ! Bir çeşit OHAL'de “mutluluk patlaması” diyor Uğur.

Normal mi ?

Hiç değil.

Bu sonuçlara göre iki ihtimal var; ya gerçekten tüm ülke – en çok da bir okul mezunu olmayanlar – “gerçekle” bağımızı tamamen kopardık.

Ya da insanlar “gerçek duygu ve düşüncelerini saklıyor”.

Ben ikincisinin yaşandığını düşünüyorum.

*  *  *

Anadolu'nun sessiz ve sağduyulu insanları her şeyin farkında.

Çocuklarının iyi eğitilmediğinin, kendilerinin her an işsiz kalabileceğinin, memlekette güven duygusu kalmadığının ve herkesin büyük bir korkuyla yaşadığının.

Hepsinin farkında.

Hatta daha fazlası var, ülkeyi yönetenler de işlerin giderek sarpa sardığının farkında.

Bu nedenle sorulara verecek bir cevapları yok.

Bu nedenle “irade irade” diye yıllardır her fırsatta anlattıkları milletin bir ferdi, bir pazarcı, bir soru sorduğunda hiç ses çıkarmadan yürüyüp gidiyor Dışişleri Bakanı.

Sadece pazarcının “mazot ve gübre fiyatları” sorusunu değil, şunların yanıtlarını da hala merak ediyoruz :

“Bu FETÖ'cüleri devletin her kademesine kim doldurdu ?”

“Bu radikal dinci terör örgütlerini başımıza kim bela etti ?”

“Bu PKK'yı kim hortlattı ?”

“15 Temmuz gecesi kimsenin bilmediği o 4 saatte aslında ne oldu ?”

Gonuşmadan geçmeycen, cevap vercen.

ABD Medyasının içler acısı hali !

Dünyanın en zengin ve güçlü medya grupları neredeyse bizden beter durumda.

Trump'un Başkanlık Kampanyası'ndan beri her gün hakarete uğruyorlar, aşağılanıyorlar, kovuluyorlar, yetmedi son olarak CNN ve BBC Başkan'ın tüm toplantılarından tamanen men edildiler.

Yani artık Trump'un hiçbir açıklamasını, gezisini, basın toplantısını izleyemeycekler.

Bizde yıllardır devam eden bir durum, SÖZCÜ tüm muhabir ve yazarları Sarı Basın Kartı sahibi de olsa, AKP'nin ve hükümetin hiçbir açıklamasını izleyemez, toplantılarına giremez.

Ama ABD'de bizdekinden çok farklı bir gelişme yaşanıyor, CNN ve BBC'e “giremezsiniz” dedilen Trump'un basın toplantısına uluslararası haber ajansı AP de girmedi.

AP'nin gazetecileri “basın yasağına” böyle tepki verdiler.

Düşünsenize, bizde de mesela Sabah, Hürriyet filan “SÖZCÜ'nün alınmadığı bu toplantıyı biz de izlemiyoruz” desinler….

Aynı durum.

Bizde olmaz, ABD'de oluyor.

Canım Kızım;

“Kadın bir erkeğin kendisini sevmediğini, ondan daha önce farkeder…” Rus Atasözü.