Top
Nilay Örnek

Nilay Örnek

nilayornek@sozcu.com.tr

07/11/2016

Bu yazı çok acayip insanlar içeriyor

Biri Antep diğeri Fransa'dan, biri Mardin diğeri Avustralya'dan… Biri genelevden çıkmış diğeri meclis üyesi, ikisi de aç kalmış ve şimdi başkaları aç kalmasın diye çalışıyorlar. Onlar yapmış; biz niye başlamıyor ya da onlara katılmıyoruz?

Arash Derambarsh

Arash Derambarsh

Yedi tepeli İstanbul'da geçtiğimiz pazar günü yedi kadın, yedi erkek konuşmacı, yüzlerce de izleyici ‘Yedi' adlı gastronomi konferansı için Bomonti Ada'da buluştu; topluma, toprağa, dünyaya ‘geri vermekten' ve yemekten konuştu.
Türkiye'nin yedi bölgesinden gelenler ikramlarını sundu.
Çok acayip, gerçek ve ilham verici hikayeler vardı; of ki yerimiz dar, ‘kısaca' anlatacağım.
Güney Afrika doğumlu Ronni Kahn, yaşadığı Avustralya'da yerel kahraman seçilmesine yol açan, çöpe atılmak üzere ayrılmış gıdaları toplayarak 800'ün üzerinde hayır kurumuna ulaştıran yardım kuruluşu ‘OzHarvest'i anlattı.
İran asıllı Fransız Meclis Üyesi Arash Derambarsh (37) ise bir dönem kendisi de açlık sınırında yaşamış. Fransa'da son kullanma tarihleri yaklaşan ürünlerin atılması yerine ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını sağlayan bir yasa çıkartılmasını sağlayan Arash, bu yasayı şimdi tüm Avrupa Birliği ülkelerinde çıkarmak için savaşıyor.

Önce, ‘Hayatım Yeni Bahar'…

Ebru Baybara Demir… Bugün Mardin'de turizmden söz ediliyorsa onun adı ve kurduğu Mardin Cercis Murat Konağı'ndan bahsetmeden olmuyor.
Bugün her şey çok farklı tabii. Terör ve karışıklık bölgeyi çok etkiliyor!
Ama Ebru yine inat ediyor; sanat yönetmeni ablası Tansel'le, “Turist bize gelmiyorsa biz onlara gidelim” diyorlar.
‘Hayatım Yeni Bahar' projesi işte böyle başlıyor. Mardinli kadınlara geleneksel el ürünlerini, bazı lezzetleri yaptırıp satmaya koyuluyorlar. ‘Eataly' de onlara önemli bir vitrin, satış mekanı oluyor.

Ebru Baybara Demir

Ebru Baybara Demir

Şimdi de ‘Amazon Kraliçeleri'

İş burada da bitmiyor. Anladığım o ki, Harran Kaymakamı Temel Ayca bölge için bir lütuf.
83 kadının iş bulmasını sağlayan, kadınlara keçe ve seramik dersleri verilen ‘Amazon Kraliçeleri' projesini başlatmış Temel Bey. Amazon Kraliçeleri Harran Gastronomi Okulu'nun başında da Ebru Baybara var.
160 kadın kaydolmuş okula. Şimdi bu kadınlar Harran'daki mülteci kamplarında yaşayanların, bölge halkının yemeklerinin unutulmasına karşı envanter çıkarıyor, reçeteler hazırlıyor, yemek yapmayı, ürün yetiştirmeyi öğreniyor.
Ağustos sonrası 24 ton biber işleyip, biber, domates salçası, isot ve pul biber yapmışlar; çekirdek kurutmuşlar, biber tarımına da başlayacaklar.
“En büyük sorun göç. Bölge halkını orada tutmanın ve iyi yaşatmanın yollarını bulmalıyız” diyor Ebru.

Ayşe Tükrükçü

Ayşe Tükrükçü

Çatır çatır dümdüz anlatıyor

Ayşe Tükrükçü, amcasının tacizi, ailesinin şiddeti, yurtlar, sokaklar, 26 yaşında kocasının onu geneleve satışı, bir müşterisiyle evlenip genelevden çıkması, yeniden sokaklarda kalması durumu derken Şefkat-Der gönüllüsü olmuş. Taksim civarındaki evsizlere her gece çorba dağıtan ‘Çorbada Tuzun Olsun' kampanyasının yaratıcılarından.
Yani hani derler ya “Dile kolay!” Dile bile kolay değil.
Çat-tır çat-tır, dümdüz anlatıyor yaşadıklarını. Salondaki dünyaca ünlü şeflere, “Evsizlere yemek verecek, onları ve genelevden çıkmak isteyenleri çalıştıracak bir lokanta açacağım. Var mısınız desteğe?” diyor.

Yanıt alınamayan soru

Konferansta tema ‘geri vermek' ya; özetini bile dinleyince, “Hayat Ayşe Tükrükçü'ye ne verdi ki o geri vermek istiyor?” diye düşünmüyor değil insan.
Artık bir ekipler. Berkan Çelik mesela, mimar. O da bu proje için çalışıyor. Sekiz aylık bir çocuğu var ama hiç fark etmiyor; geceleri çorba dağıtıyor, evsizler için giysi toplanmasına aracı oluyor. İstanbul'daki 10 bin evsizin yaşadıklarını anlatmak ve yardım almak için her gün Aile Bakanlığı'na, valiye, belediye başkanına yazıyor ama yanıt alamıyor.

Mazeret yok!

Geçen haftanın tüm ağırlığının ardından, ‘Yedi'deki cesaret, umut ve ilham verici yaşanmışlıklarla bir kez daha “Ben ne yapabilirim?” sorusu girdi aklımıza.
Ayşe Hanım ve ekibiyle çorba da dağıtacağım, ‘Ebru Başkan' nasıl isterse öyle yardım etmeye çalışacağım.
Dünyaca ünlü şef Massimo Bottura'nın bizlere gösterdiği taze dövmesinde yazdığı gibi; ‘Mazeret Yok!'

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp