Top
Necati Doğru

Necati Doğru

necatidogru@sozcum.com

30/11/2013

Islak imzalı takiye!

Ben size bir hafta önce bu köşede; “Hoca Efendi Gücünü Görelim” başlıklı yazı yazmıştım. O yazının içinde Hoca Efendi'nin gücünü göstereceği haberi vardı. Çünkü Tayyip Erdoğan, Hoca Efendi'yi kendine “şirk (ortak) yapmak” istemiyordu.
Allah'a şirk koşulmaz.
Lidere de şirk olmaz.
Tayyip Erdoğan, hayatının en güçlü dönemini yaşarken ilerde ne yapacağı belli olmayan Pensilvanyalı Dershaneci Hoca Efendi Fetullah Gülen'i “iktidar tramvayından atmaya” karar vermişti. Tayyip Erdoğan, “Altın Nesil Yetiştireceğim” diye yola çıktığını gizlemedi. Türk gençliğini laik cumhuriyet değerlerinden kopartıp Nakşibendi değerlere vidalayan tepeden inmeci planı (4 + 4 + 4) Hoca Efendi Nurculuğuna kaptırmak niyetinde değildi.
Nurculuğun altı oyulacaktı.
Dershanelere kılıç çekildi.
Hoca Efendi de gücünü gösterdi; “kılıç çeken kılıçla ölür” diyerek emrindeki pusucu gazeteciliğe görev verdi; Bavul'dan “ıslak imzalı takiye” çıktı.

* * *

Siz de görmüşsünüzdür.
Gazetelerin manşeti, TV'lerin birinci haberi, Türkiye'nin gündemi; “ıslak imzalı takiye” haberi ile doldu. 9 yıl önce (2004'te) Milli Güvenlik Kurulu'nda şimdi hapiste yatan Atatürkçü askeri vesayetçi(!) kuvvet komutanları; İbrahim Fırtına, Şener Eruygur, Özden Örnek ve bugün hapiste yatmayıp dışarıda durumu idare eden Aytaç Yalman, Hilmi Özkök, “ Fetullah Gülen'i ve Nurculuğu bitirelim… Türkiye için büyük tehlike Fetullah Gülen'dir…” diye özetleyeceğim bir derin devlet kararını dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan'a, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e, Adalet Bakanı Cemil Çicek'e ve diğer bakanlar; Abdülkadir Aksu, Vecdi Gönül, Mehmet Ali Şahin, Abdüllatif Şener'e imzalattılar.
Sanki tabanca çektiler.
Tayyip Erdoğan'ın alnına.
Abdullah Gülün'ün ensesine.
Cemil Çicek'in kalbine ve diğer bakanların da ağzına namluyu dayadılar; “Fetullah Gülen'i bitirelim kararını imzala yoksa…” diye bağırdılar…(!)
Böyle mi oldu?

* * *

Can korkusuyla imzaladılar.
İktidar ihtirasıyla imzaladılar.
Canı gönülden imzaladılar.
Nereden baksan takiye!
Korku altında takiye!
İktidar şehvetinde takiye!
Gönül rızasıyla takiye!
Sonuçta; ıslak imzalı takiye!
Nal gibi imzaları var.
9 yıl saklamışlar.
9 yıl gizlemişler.
9 yıl örtmüşler.
9 yıl önce MGK'daki üst düzey komutanların “Fetullah Gülen'i bitirelim” arzusuna baş salladılar. Fakat “Ergenekon ve Balyoz Davaları ile Ordu'yu çökertip, Hoca Efendi nurculuğunu koruyarak” takiye yaptılar. Bir yandan da; baştan beri gerçek niyetleri, inançları ve düşünceleri; Fetullah Gülen'i iktidar tramvayından atmaktı fakat şartlar hazır olmadığı için onun gücünü polisin gücüyle birleştirip muhalefeti sindirdiler.
Şimdi Hoca Efendi biçilecek.
Kendini savunamayan.
Hiçbir şeyi savunamaz.
Hoca Efendi kendini yedirmez.
Yeni belgeler gelecektir.

Omurgasız mıydı?

Tayyip Erdoğan'ın siyasi danışmanı ve AKP milletvekili Yalçın Akdoğan, “Fetullah Gülen'i bitirme kararları alındı fakat uygulanmadı” demeye getiren cümlelerle gündemde bilgi kirletmesi yaratıyor. Bülent Arınç da, “11 yılda MGK'da kabul edildiği varsayılan konuların hiçbiri gerçekleşmedi” diyor. Yani 9 yıl önce Tayyip Erdoğan'ın dik duracak omurgası yoktu bu yüzden imzalamak zorunda kaldı demeye getiriyorlar. Tek kelimeyle liderini küçültme, aşağılama, ilkesiz, omurgasız ilan etme. Onlar da gizli Fetullah Hoca'cı mı ne?

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp