Top
Necati Doğru

Necati Doğru

necatidogru@sozcum.com

22/09/2023

Fiyasko!

New York'a yapılan “dolar milyarderi arama seferi” fiyasko ile sonuçlandı. Cumhurbaşkanı, 7 bakanı ve 27 iktidar gazetecisini yanına alarak gittiği geziden yine “içeriye propaganda, halkı aldatma, içi kof bol öğünme” malzemesi çıktı.

Şu habere bakın:

Dünya tefeci parasını belli komisyonlar alarak yönetenlerin lider şirketi Goldman Sachs'ın Newyork' da göğü delen plazasının 43'üncü katında yemek daveti verilmiş.

Afiyet olsun!

Haberin başlığı şu:

43. Katta Türk Şovu. DEİK Başkanı Nail Olpak, “Ben hayatımda böyle ilgi görmedim. ABD'liler sunumları dinlediler. Sonra yemeğe katıldık. Yemek faslı 2.5 saat sürdü. Yemekten sonra da ilgi devam etti. ABD'liler Türk işadamları ile görüşmek üzere odalara girdiler. Ömrümde böyle sıra dışı gelişme görmedim. Ben, “Galiba Türkler Goldman Sachs'ı işgal etti” diye espri yaptım.

★★★

Evet!

Buna espri yapılır.

Türkler işgal etti.

Sonu ne oldu?

2.5 saat süren yemeğe katıldığı yazılan 120 ABD'li işadamından bir tekinin bile; “sunumlardan ve konuşmalardan çok etkilendik… Görmediğimiz, bilmediğimiz bir yeni modelle karşılaştık. Türkiye dünya yatırım akışının yönünü değiştirecek yenilikler hazırlamış…” diyen bir açıklama olmadı. New York'a haber ve izlenim yazmaya götürülen 27 Türk gazeteciden hiçbiri bir ABD'li işadamı ya da fon yöneticisinden “Türkiye'ye yatırım patlaması olacak… Milyar dolarları gelmiş sayın” diyen bir görüş alıp yazmadı.

Yazmadı değil.

Yazamadı.

Fiyasko!

★★★

Türk gazetecileri New York'tan geçtikleri haberlerde; Bakan Mehmet Şimşek'in, Koç Holding CEO'sunun, Sabancı Holding CEO'sunun, Çolakoğlu Holding Başkanı'nın, Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın 43'üncü katta yemek öncesi yaptıkları konuşmaların, dinleyenlere güven verdiğini ve o günün akşamında başka mekanda Cumhurbaşkanı'nın baş rol oynadığı yemekli yuvarlak masa buluşmalarının “Türkiye'ye olan şüpheleri dağıtıp yok ettiğini” yazdılar. Bu haberi; ABD gazeteleri ile TV'lerinin yazıp yayınlayarak dünyaya duyurması gerekirdi.

Yani yine bize…

Yine içe propaganda.

Hoşa gitti tantana!

★★★

43'üncü kattan!

New York'a izlenim yazsın diye götürülen gazetecilerden içe propaganda sayılmayacak tek bir bilgi vardı. O da; “net bir faiz çıtasının belirlenmiş olduğu” haberiydi. Dünya dolar milyarderlerinin parasını, belli bir komisyon karşılığı yöneterek bizim gibi “döviz darboğazına düşürülmüş” ülkelere taze sıcak para akışına aracılık eden fonların CEO'larına; “net bir faiz oranı sözü verilmiş”, bunu öğrendik.

Dün faiz yine arttı.

70 yıldan beri Türkiye; “yüksek enflasyon-yüksek döviz- yüksek faiz sarmalına” her girişte “dolar milyarderine gel gel toplantılarına” baş vuruyor. Toplantılarda sözler veriliyor. Faizler artıyor. OVP hazırlanıyor. Dolarlar geliyor. Reçeteler uygulanıyor. Türkiye bir süre rahatlıyor. Fakat sonra yine krize düşüyor. Yeniden sıcak para çekme seferleri.

Dış parayla.

Krizden çıkmak.

Fiyasko!

Yabancı para sahiplerinin ayağına gidip 43'üncü katlarda yenilen her yemekli toplantı haberi okuyunca şu soruya cevap arayın; “Bunların getireceği taze dolarlar Türkiye'ye hangi ilave katma değeri ve hangi ilave döviz kazancını” sağlıyor?

Musk fabrika değil uydu hizmeti satmaya geldi!

Cumhurbaşkanı New York seferinde dünyanın en zengin dolar milyarderi  Elon Musk' ile de görüşmüş, Türkiye'ye Tesla fabrikası kurumaya davet ett. Musk, fabrika değil uyudu hizmeti satmaya geldi. Şirketi Space X yöneticileri ile Bilgi Teknolojileri İletişim Kurulu (BTK) yöneticilerinin dün masaya oturdukları açıklandı. Elon Musk'ın şirketi Türkiye'ye “uydudan internet hizmeti Starlink satmayı” teklif ediyormuş. Ben şu soruyu sorarım: Bu satış gerçekleşirse Türkiye hangi ilave katma değere ve hangi ilave döviz kazancına sahip olacak? Türkiye mobil iletişim hızını yükseltmek için “4G'ye geçti ve yönünü 5G'ye” döndürdü. Ancak 5G'ye geçebilmek için yerli teknolojik atılımı yapamadı. Türkiye'de mobil iletişim trafiği o kadar arttı ki, mobil cihazlarda bağlantı sıklıkla 3G'ye iniyor ve mobil internet erişim hızında Uganda, İran, Fas, Kazakistan gibi ülkelerin bile gerisine düşüyoruz. Ben şu sorunun da cevabını merek ederim: Türkiye niçin yerli teknolojiyi geliştiremedi?

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp