Top
Necati Doğru

Necati Doğru

necatidogru@sozcum.com

13/12/2013

Dikleniyor! Dik duramıyor!

Doğu Anadolu her aralık ayında zaten buz keserdi. Bu kez ülkemizin batısı da buzlanınca, buz üstünde direksiyon denemeleri yapanlar çoğaldı.
Sonucu ortada.
Kayıyor… Kayıyor!
100 metreden çakılıyor.
Kayıyor… Kayıyor!
Elektrik direğine tosluyor.
Buz üstünde direksiyon hasar raporu: Bir haftada 7 ölü, 100 yaralı.
Çin'den füze satın almak da buz üzerinde direksiyon denemesine dönüştü.
Gidiyor… Gidiyor!
NATO azarına çakılıyor.
Gidiyor… Gidiyor!
ABD itirazına tosluyor.
80 gün önce altına imza atılan Çin'den uzun menzilli füze savunma sistemleri alma anlaşması; “diklenme haberi” olarak Türk halkına açıklandı. Başbakan ve Savunma Bakanı; ABD firmaları füzeleri çok pahalıya satmak (4 milyar doların üstünde) ve yapım teknolojisini de vermek istemedikleri için Çin firması ile daha ucuza (3 milyar doların altında) anlaşma yapıldığını açıkladılar.

* * *

Anlamlı dikleniş.
Türkiye Başbakanı ile Milli Savunma Bakanı, ülkenin çıkarını gözetip ABD'ye ve NATO'ya karşı dikleniyordu.
Hep yapıyorlar.
Dikleniyorlar.
Dik duramıyorlar.
MGK toplantısı yayınlandı, öğrendik. 2004'te generaller karşısında dik duramamışlar, Hoca Efendi'yi satmışlar! Bugün füze alımı hikayesinde; NATO'dan ve ABD'den önce fısıltı halinde, sonra yüksek sesli, daha sonra nerdeyse sopa göstermeli (ABD kongresi fon engeli koydu) azarlamalar gelince hemen eğildiler. Savunma Bakanı ile Başbakan “ABD şirketleri yeni tekliflerle gelirlerse görüşürüz” diye çark ettiler.
ABD kaş çattı.
Süt dökmüş kedi oldun.
Hani dikleniyordun.

* * *

Türkiye bedelini çok ağır ödedi. Hem yüksek paralar vererek NATO silahlarıyla uyumlu olsun diye kısıtlı seçenekli silah sistemleri almaya zorlandı ve hem de geri modellere mahkum edildi.
Ambargolar yedi.
Yoksul halktan toplanan vergilerle alınan milyarlarca dolarlık silah sistemleri elinde kaldı. Sonunda, bu iktidardan önce, Türkiye'de milli bilinç uyandı; “Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı” kurulması ve bu vakfın öncülüğünde ASELSAN, TAİ, ROKETSAN, HAVELSAN gibi dışa bağımlılığı sıfırlayacak milli şirketleri doğdu. Milli gemi ve milli tank bu sayede yapılabildi.

* * *

Bu durumda; buzda direksiyon kaydıran acemi şoför durumuna düşmek yerine daha başlangıçta Türkiye'nin kendi füze savunma sistemini kendisinin yapması için harekete geçilebilirdi. Öyle ki, 80 gün sonra; ASELSAN Genel Müdürü Cengiz Ergeman, “Türkiye'nin Çin'den alacağı füze sisteminin ülkeye büyük bir altyapı kazandırmayacağını” savunuyor ve “sistem milli olmalı. Fırsat verilirse biz yaparız” diyor.
Şimdi soru şu:
Niçin baştan düşünülmedi.
Niçin ABD-Rus ve Çin şirketleriyle pazarlığa oturmadan önce milli şirket ASELSAN'a “uzun menzilli füzeleri siz yapabilir misiniz?” diye sorulmadı?
Aracı komisyonu mu yüksek?
Buz üstünde direksiyon!

İslam'a 6'ncı şart geldi!

İslam'a altıncı şartı AKP Belediyeciliği getirdi. AKP Belediyeleri, iktidarla bir olup; bol harcamalarından doğan gider açıklarını kapatmak için bir “ballı tırampa ticareti” icat ettiler. Bölgelerindeki arsa değeri düşük camileri Hazine'ye devrediyorlar, karşılığında üzerine alışveriş merkezi, ticaret alanı, kârlı konut yapılabilecek değerli araziler alıyorlar. Dünkü habere göre AKP'li Sultangazi Belediyesi, dokuz cami ve 1 cami tuvaleti arsasını Hazine'ye devretmek ve karşılığında TEM manzaralı, rayiç bedeli 50 milyon dolar olan devlet arsasını istedi. İslam'ın 6'şartı; “Ver ucuz camiyi al pahalı arsayı, israfını ört” oldu.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp