Dün dünya ayaktaydı.
Paris'te insanlık yürüyüşü yapıldı. 44 ülkenin lideri milyonlarca insanla birlikte yürüdü. Birer-ikişer cümlelik notlar çıkardım.
* * * * *
Gerçeğin bir yüzü:
Müslüman sözcüğü “Müslim” den gelir. Müslim: Doğru insan. Kini olmayan. Kimseye düşmanlık gütmeyen. Bir insan  “Müslümanım” diyorsa; “Benden kimseye kötülük gelmez” garantisi vermiştir. Paris'te yaşanan katliamdır. Katliamı yapanlar İslam'ı temsil etmiyor. Kur'an'ı Kerim'de yaklaşık 42 yerde Allah'la ve onun elçisiyle alay etmek konusu ele alınır. Alay edenlerin öldürülmelerini isteyen bir hüküm yoktur.

* * * * * *
Gerçeğin öbür yüzü:
Hz. Ömer camiye giderken öldürüldü. Hz. Osman, Kur'an okurken öldürüldü. Hz. Ali namaz kılarken öldürüldü. Mekke ve Medine'ye kanlı baskın yapıldı. Hz. Hüseyin'in kafası kesilip Saray'a gönderildi. İslam'ın barışçı mesajı işte o zamandan beri (Hz. Muhammed öldükten sonra) bitti.

* * * * * *
Gerçeğin sıcak yüzü:
Bugün Türkiye'de de din eğitimine cemaatler hakim oldu. Cemaatlerin mevcut din anlayışıyla eğitilen bir genç, 3 gömlek sonra; “Allah- u Ekber” diye tekbir getirip diğer Müslümanın kafasını kesen siyah elbiseli IŞİD' e militan olur. Bugün El Kaide ve IŞİD, militan kazanma konusunda Türkiye'de yarış halindeler. “Uyuyan Hücreler” var. Her an uyandırılabilir. Türkiye'den 12 bin genç Suriye'ye gitti. Çoğunlukla IŞİD ve El Nusra'ya katıldı, savaştı, savaş eğitimi aldı. Paris'teki katliamı yapan iki kardeş Mağrip kökenli ve onların beslendiği kültürle Suriye'deki, Irak'taki, Suudi Arabistan'daki, Türkiye'deki veya birçok İslam ülkesinde cemaatin beslendiği kültür aynı. Nijerya'da 10 yaşındaki kız çocuğu vücuduna bağlanan bomba ile pazar yerinde patladı, 19 kişi öldü.

* * * * * *
Gerçeğin unutulan yüzü:
Sömürgeci, soyguncu, petrole el koyucu Batı; başta ABD, Fransa, İngiltere: “Ortadoğu'ya vura vura, öldüre öldüre, bombalıya bombalıya” harita çizmeye, sözüm ona demokrasi, özgürlük, serbest pazar ekonomisi getirmeye kalktı. Milyonlarca Müslüman öldürdüler. Şimdi karşılığı kendilerine “cihatçı İslam” oldu dönüyor. Avrupa'dan Suriye'ye 3.000 genç gitti, IŞİD'e katıldı. Bu gençlerin hepsi Avrupa vatandaşı, Avrupa'da doğmuşlar.
* * * * * *
Gerçeğin korkutan yüzü:
Bu kavga Paris'le bitmeyecek. Yarın Roma, Berlin, Londra, New York'ta da aynı olaylar yaşanacak. İstanbul'da, Diyarbakır'da, Bağdat'da, Şam'da, Sana'da, Beyrut, Kudüs, Kahire, Gazze'de, Kırım'da olan Batı şehirlerinde de olacak.

* * * * * *
Gerçeğin uyaran yüzü:
Tatvan'da bir sokak panosuna; “Selam olsun Allah'ın Resulü'nün öcünü alan Kauşi kardeşlere. Allah şahadetimizi kabul etsin. Siz vurunca demokrasi, biz öc alınca terör” cümlelerinin yer aldığı afiş asıldı. Ankara İncesu Hüdaverdi Camii'nde cuma namazında Vaiz, “Ülke yöneticilerine itaat etmek Kur'an'ın emridir. “ dedi. Bu söz üzerine camide cemaatten bazıları ayağa kalktı, “Burası cami, siyaset kurumu değil, ülkeyi yönetenler ahlaksızlık yapıyorsa yine mi itaat edilecek'‘ diye karşı çıktılar. Vaiz, “Evet ülkeyi yönetenlere itaat edeceksiniz, bunu Kur'an emrediyor” cevabını verdi. Namazı terk edenler oldu.

* * * * * *
Gerçeğin umutlu yüzü:
Herkesin kafasında başka bir İslamiyet oluştu. Günahı günah saymayan Müslümanlar olduk. Dini değil fakat din anlayışımızı çağa uydurmamız gerekli. Türkiye'nin son 200 yıllık dini düşünce ve tecrübesi İslam ülkeleri içinde bir pırlantadır. Çünkü içinde laiklik var. Çıkış Anadolu Müslümanlığı'nda aranmalıdır.