Top
22/02/2024

Yıllarca iktidarda kalmayı başardılar

20. ve 21. yüzyılda liberal demokrat kapitalizm:

Çok başarılı oldu...

Çünkü:

Gelişmiş ve hatta gelişmekte olan hemen tüm ülkeler bu başarıyı:

Ekonomi, bilim ve iş insanlarının karşılıklı:

İletişimlerine...

Yardımlaşmalarına...

Uzlaşmalarına...

Ve

Adil bir şekilde paylaşmalarına borçlu olduklarını biliyorlar...

Az gelişmiş ülkeler de liberal (Sosyal) demokrat kapitalist olmaları şartıyla:

Her türlü mal ve hizmete:

Küreselleşme sayesinde kolayca erişmeye...

Ürünlerini dünyanın bir ucundaki ihtiyaç sahibi ülkelere satarak zenginleşmeye başlamışlardı ki...

Yerel milliyetçi ve dinciler:

Eğitimsiz...

Cahil ama din afyonuyla uyutulmuş...

Milliyetçilik gazıyla şişirilmiş...

Sorgulamayan...

İtiraz etmeyen...

Ancak...

Sayıca:

Eğitimli...

İtiraz eden...

Sorgulayan...

Hesap soran bireylerden daha fazla olan insan yığınlarının oylarıyla:

İktidar olup...

Yıllarca da iktidarda kalmayı başardılar...

Nasıl mı?..

Milliyetçiliği ve dinciliği kullanarak...

Böylece...

Hem küreselleşmeyi...

Hem liberalleşmeyi...

Ve hem de...

Demokratikleşmeyi engellediler...

Ekonomik sistem ile bilim ve iş insanları:

Siyasal sistem, siyasetçi ve kanaat önderlerinin en az 50 hatta 60 yıl ilerisinde...

Din, mezhep, ırkçılık ve milliyetçilik gibi soyut değerler:

Ekonomik sistem ile bilim ve iş insanlarının umurlarında bile değil...

Ama...

Siyasal sistem...

Siyasetçiler...

Ve...

Kanaat önderleri:

Dini...

Mezhebi...

Irkı...

Ve...

Milliyetçiliği:

Tepe tepe istismar ediyorlar...

Günün sözü

“Küreselleşme ekonomik krizlerin sebebi değil, ekonomik krizleri çözecek ve bir daha hiç çıkmamasını sağlayacak reçetedir...”.

Memduh Bayraktaroğlu

NİÇİN İSTERİM?

Konya’da, bir araya gelen bir grup genç, şehrin muhtelif noktalarına:

“Yaşasın Şeriat” yazıları yazmış...

Hani:

Demokratik cumhuriyete dönüş olacağını bilsem...

Ben de şeriat isteyeceğim...

Neden mi?..

Kendilerini millete:

“Samimi dindar ve temiz ahlâklı” diye yutturan hırsız ve küçük çocuk tacizcilerinin...

İki kollarının...

Ve...

Şeylerinin kesildiğini görmek için...

ANLATMAYA ÇALIŞTIM...

Kimi okurlar ve Youtube kanalı takipçilerim:

“Sizi severek izliyorum (Okuyorum) ve kendimi milliyetçi olarak kabul ediyorum ama yine de Bahçeli ile Akşener’i bu kadar çok eleştirmenizi kabul edemiyorum” diyorlar...

Kimileri ise:

“Ne alıp veremediğin var Meral Hanım ve Devlet Bey’den?” diye soruyorlar...

Verdiğim cevap şu:

“İkisinden de alıp veremediğim hiçbir şey yok...”.

“Peki neden Erdoğan’dan daha çok o ikisini eleştiriyorsun?..”

“Yanlış” diyorum, “yanlıyorsunuz zira Erdoğan’ı eleştirdiğim kadar hiçbir siyasetçiyi eleştirmedim, eleştirmiyorum...”

Hem canlarım...

Eleştirilerim kişiliklerine değil:

Zihniyetlerine...

Çünkü...

21. yüzyılda insanlık ve demokratik laik hukuk devletleri için en büyük iki tehlike:

Dincilik...

Ve...

Milliyetçilik...

Bu siyasetçiler (Lütfen kabul edin) bu iki sosyal kurumu çok istismar ediyorlar...

Nereden çıkardığımı soracak olanlarınız vardır:

“Yıllarca iktidarda kalmayı başardılar” başlığı altında yayımlanan yazımda:

Anlatmaya çalıştım...

BEN DE ALIRDIM

Eski zamanlardan birinde bir Moğol, rüyasında:

Bir veziri cennet bahçelerinde...

Hem de Hurilerle görmüş...

“Yahu bu vezirin cennette ne işi var” diye düşünmüş...

Aynı rüyada gördüğü Derviş ise...

Cehennem alevlerinde yanıyormuş...

“Bunda bir iş var” demiş Moğol, “cehennemlik cennette, cennetlik cehennemde...”.

Gitmiş, rüyadan anlayan birisine durumu anlatmış...

“Bana göre” demiş Rüya Tabircisi; “tanrılar bir mesaj vermek istemiş size, çünkü bu vezir zaman zaman sarayları bırakıp tek başına bir köşeye çekilir fakir fukaraya yardım edermiş... Derviş ise; bırakırmış fakirhanesini, Sultan’a yaranmak için gece gizlice saraya gidermiş ...”.

Ey Şevki Yılmaz...

Ey Halil Konakcı...

Ve: Benzerleri!..

Öbür tarafa gittiğinizde...

Atatürk’ün cennetin en seçkin köşesinde olduğunu:

Cehennemin kapısında:

Sıranızı beklerken öğreneceksiniz...

DEMOKRASİNİN TEK VE EN BÜYÜK ZAAFI

Uyanık ve kişisel ikna yetenekleri güçlü...

Aileden gelen zenginliği de olmayan...

Köyde...

Kasabada...

Ya da büyük şehir varoşlarında doğup büyümüş biri:

Özel sektörde başarılı olabileceğine de inanmıyorsa:

Siyasete giriyor...

Hele bir de kazanır, iktidar olursa...

Demokratik cumhuriyet sayesinde:

Ve bir gecede:

Ülkenin en varlıklı ve başarılı ailesinden daha zengin oluyor...

Nasıl?..

Kamu bankalarının ve diğer kamu şirketlerinin patronu olarak...

İşin kötüsü...

Sahip olduğu gücü seçmenlerin tamamının lehine değil...

Sadece:

Kendisine seçim sürecinde finansal destek sağlayan:

Rüşvetçi iş insanları lehine kullanıyor...

Bazı ülkeler:

Bu tür siyasetçileri seçmeyecek kadar gelişmiş halkları olduğu için gelişip, zenginleşirken...

Kimi ülkeler ise:

Bu tür siyasetçileri tercih edecek kadar cahil halkların sayısı diğerlerinden fazla olduğu için:

Geri kalmış ülkeler sınıfında bocalıyor...

DÜNÜN X’İ

Cem Ceminay

@ceminaycem

Dünyadaki en korkunç cehalet ne fen ne edebiyat ne matematik ne bilim: Tarih cahili olmaktır. Kendi tarihini bilmeyen cahiller kendi ülkelerinin kurucusuna hakaret edene müdahale etmez beddua edildiğinde; utanmadan, yüzü kızarmadan, “âmin” der. Kara cehalet denilen şey işte budur!

NE YAZIK Kİ BÖYLE

Az gelişmiş ülkelerde:

Polis küçük hırsızları kovalar...

Büyük hırsızları korur...

Az gelişmiş ülkelerin halkları:

Kendi hırsızlarını sever...

Karşı tarafın hırsızlarından nefret eder...

Çünkü:

“Komşuda pişer ona da düşer...”.

Karşı mahallede pişenin ise kokusu canını sıkar...

Az gelişmiş ülkelerin halkları:

Demokrasiyi sever:

Kendi partileri kazanırsa...

MERAK EDİYORUM

YRP Milletvekili Suat Pamukçu AKP’den seçilmişti...

Meclis açılıp yemin ettikten sonra:

Yeniden Refah Partisi’ne geçti...

Dün YRP’den istifa etti:

AKP’ye geçeceği sanılıyor...

Bunun üzerine, YRP Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin açıklama yaptı ve şöyle dedi:

“Milletvekilliğinden de istifa ederek millete dönmesinin daha ahlaki, etik bir erdem olabileceğini hatırlatmak istiyoruz...”.

Büyükşehir belediye başkanlıklarında adaylıklar kesinleştikten sonra en çok neyi merak ediyorum biliyor musunuz?..

Fatih Erbakan, Erdoğan’a kaşı halâ dik durmuşsa:

Partisinde kaç kişinin kalacağını...

KAYBETTİ

Şevki Yılmaz isimli Atatürk ve demokratik cumhuriyet düşmanı kişi:

Devletimizin kurucu liderine hakaret ederken...

Sessizce o hakaretleri dinleyen:

İlber Ortaylı:

Kaybetti...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp