Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır
Ancak bu böyle gitmez sömürü devam etmez
Yepyeni bir hayat gelir bizde ve her yerde
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı
Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
Yepyeni bir güneş doğar dağların doruklarından
Mutlu bir hayat filizlenir kavganın ufuklarından
Yurdumun mutlu günleri mutlak gelen gündedir
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı
Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
Vermeyin insana izin kanması ve susması için
Hakkını alması için kitleyi bilinçlendirin
Bizlerin ellerindedir gelen ışıklı günler
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı
Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
Ulusların gürleyen sesi yeri göğü sarsıyor
Halkların nasırlı yumruğu balyoz gibi patlıyor
Devrimin şanlı dalgası dünyamızı kaplıyor
Gün gelir gün gelir zorbalar kalmaz gider
Devrimin şanlı yolunda bir kağıt gibi erir gider.

Her şey 1974 yılında başlamıştı.

Rutkay Aziz'in Genel Sanat Yönetmenliğini yaptığı Ankara Sanat Tiyatrosu, Bertolt Brech'in ‘Ana' oyununu sahneye koymak için hazırlıklara başlar. Oyun, Maksim Gorki'nin aynı adlı romanından uyarlayarak yazılır. Müziklerini de Sarper Özsan'ın yapması istenir.

Metindeki tüm şarkı sözleri Brecht tarafından yazılmıştır. Sadece bir sahnenin sözleri belirtilmemiştir.

Metinde yer alan “1 Mayıs 1905” adlı sahneye Brecht'in düştüğü not, ünlü 1 Mayıs Marşı'nın doğmasına neden olur.

Brecht'in notunda ‘İşçiler marş söyleyerek sahneye girer' yazmaktadır sadece ancak ortada bir marş ya da söz yoktur.

Sarper Özsan sahneye uygun marş aramaya başlar ancak bulamaz…

İş başa düşer.

İşte Özsan'ın o gün sözlerini yazıp, müziklerini bestelediği o marş, hepimizin bildiği ünlü 1 Mayıs Marşı'dır.

Ankara Sanat Tiyatrosu'nun oyunu sahnelediği gece söylenir ilk defa…

Ve müthiş bir etki yaratır.

Öyle ki o gece oyunu izleyenler salondan ayrılırken ağızlarında 1 Mayıs Marşı'nın sözleri vardır.

O tarihten itibaren de çeşitli gruplar tarafından benimsenir ve dilden dile dolaşır…

1976 yılında meydanlarda söylenmeye başlanır.

Ancak ilk kent söylenişi bir yıl sonra olur.

1977 yılında Timur Selçuk tarafından plak yapılan “1 Mayıs”, Taksim'deki kutlamalarda Ruhi Su Dostlar Korosu tarafından seslendirilir. Tarihimizin hazin ve acı dolu bir sayfası olan ‘kanlı 1 Mayıs'ta…

Sarper Özsan daha sonra bir söyleşisinde sözlerin kendiliğinden akıp geldiğini söylemiştir.

Bugün işçinin ve emekçinin bayramında dillerde olan ünlü 1 Mayıs Marşı'nın hikayesi budur.

Ünlü şair Can Yücel'in dediği gibi;

“Oysa dünya, işçilerin omuzları üstünde durur. Kıpırdasın da gör.”

Hepinizin 1 Mayıs İşçinin ve Emekçinin Bayramı kutlu olsun.