Denizbank Levent Şube Müdürü Seçil Erzan'ın gerçekleştirdiği vurgun, mağdurlardan İnci ve Bülent Çeviker çiftinin 7 Nisan'da bankaya başvurmasıyla gün yüzüne çıktı.

Denizbank Erzan'ın sözde ‘Fatih Terim Fonu' adı altında en az 29 kişiyi milyonlarca dolar dolandırdığını Çevikerlerden öğrendi.

ÜÇ HAFTADA YÜZDE 27 FAİZ

İşadamı Bülent Çeviker ve emekli İngilizce öğretmeni olan eşi İnci Çeviker, Erzan'ı Denizbank'ın Florya Şube Müdürlüğü döneminden tanıyor.

Erzan, Şubat 2023'de Çeviker'i evde ziyaret etti.

İnci Çeviker anlatıyor:

“Fatih hocanın fonu var' dedi. Bu fona gireceksiniz dedi.”

Bülent Çeviker:

“Bu fon genişledi, sizin katılabileceğiniz bir imkan oldu' dedi. Bitişe üç hafta varmış. Üç hafta için yüzde 27 faiz vaat etti.”

Sordum:

“Bankayla görüşmediniz mi?”

Çeviker, bankanın yatırım bölümünü arayıp ‘Fatih Terim Fonu' olup olmadığını sorduğunu belirtiyor.

Görevli 10 milyon dolar verildiği takdirde kişiler adına özel bir fon kurulabileceğini ancak gizlilikten ötürü bir isim bildiremeyeceklerini söylemiş.

2.218.000 DOLAR TESLİM ETTİLER

Erzan “Bu gün son gün” diyerek, Çeviker'i kandırdı.

Çeviker, 92 günlük Kur Korumalı Mevduat hesabındaki 1.920.000 dolarını mevduat tarihinden bir gün önce çekti. KKM gelirini kaybettiği gibi 25.290 dolar prim ödedi.

Bir gün sonra 198.000 dolar daha verdiler.

İnci Çeviker, parayı Denizbank Genel Müdürlüğü'nün önünde Erzan tarafından gönderilen suç ortağı Ali Yörük'e teslim etti.

Çevikerlerin Denizbank'taki yatırım danışmanı “Neden çekmek istiyorsunuz” diye arayıp sordu.

Erzan öyle tembihlediği için Bülent Çeviker, “Ev alacağız” diye gerçek dışı bilgi verdi.

Danışmanı “Dolandırılmadığınızı anlamak için evinize gelerek sizden duymak istiyorum” diye ısrar etti. Çeviker, eve gelen danışmana “Daha kârlı bir yatırıma gireceğiz” dedi.

Sordum.

“Danışmana niçin bu fonu sormadınız?”

Şu yanıtı veriyor:

“Erzan ‘Özellikle danışmana söylemeyin. Bu fondan haberleri yok. Bankada ayrı bir departman' dedi. Erzan'a ‘Kaç kişilik kadro, tanışmak istiyorum' dedim. Arıyor, suç ortağı çıkıyor, ‘Meşgul' diyor. Hep böyle atlatıyor.”

EL YAZISIYLA EVRAK! 

İnci Çeviker, parayı teslim ettiği Ali Yörük'e “Evrak vermeyecek misiniz?” diye sordu.

Yörük, “Erzan verecek” dedi.

Erzan, eve geldiği 13 Şubat 2023'te el yazısıyla basit bir evrak düzenleyip kaşe ve imza atarak ellerine tutuşturdu.

Bu kağıtta 25 gün sonra, 10 Mart 2023'te 2.765.700 dolar alacakları yazıyor.

Tam olarak 550 bin dolar faiz farkıyla!

Çeviker, çalakalem yazılmış bu yazıdan kuşkulanınca Erzan, “Banka istemlerinde matbu hale getirilmedi. Sadece benim bilgisayarımda kayıtlı. Belge olarak vermiyoruz, bilgi amaçlı veriyoruz” dedi.

İKİ MİLYON BEŞ MİLYON OLMUŞ

10 Mart'ta vade günü geldiğinde Erzan, “Müjde veriyoruz. İki milyonunuz üç milyon olacak. Bir daha yatırırsanız beş milyon olacak” dedi.

Vadeyi uzattıkları için alacağı 5.000.000 dolara yükseltti.

“Herkes devam ediyor, siz de çıkamazsınız” dedi.

“Kuşkulanmadınız mı?” diye sordum.

İnci Çeviker:

“Yemin etti. ‘Kariyerim var, kendimi riske atar mıyım, paranızı alacaksınız' diyordu. Her gün başka bir şey uyduruyordu. Bülent'in elinden tutup sakinleştiriyor, ‘Kendinizi boş yere üzüyorsunuz' diyordu.”

Erzan, 31 Mart'a kadar oyaladı.

Bir gün “Para hesaba düşmedi” dedi.

Sonraki gün “Saklama hesabında takıldı” diye kandırdı.

Sözde ödeme takvimini yapılandırdı.

Yine bir sahte evrak düzenledi.

Bu kağıtta, Çevikerlere 3 Nisan'da 3.000.000 dolar ödeneceği yazıyor.

BANKA ÇEVİKER'DEN ÖĞRENDİ

3 Nisan'da para yatmadı.

4 Nisan.

Yine yatmadı.

5 Nisan.

Erzan, İnci Çeviker'i arayarak, “Bankaya gel, paranızı almaya gideceğiz” dedi.

Buluştular.

Erzan, Çeviker'i arabasına aldı.

Sabah bankaya gittiğini ve parayı yatırmadıklarını söyledi.

Çeviker'in yanında, banka görevlisi Ali Böğürgöz diye tanıttığı Ali Yörük'ü aradı.

Yörük, paranın ertesi sabah yatacağını söyledi.

Çeviker, ertesi gün bankaya gittiğinde Emre Belözoğlu'nun hışımla içeriye koştuğunu gördü.

Dolandırıldıklarını anladı.

Çeviker:

“Erzan'ı aradım. Telefonu kapalıydı. Şubeyi aradım. ‘İzinli' dediler. Eşimi savcılığa gönderdim, ben genel müdürlüğe gittim. Bankanın haberi yoktu. ‘Seçil paramızı aldı, ortalıkta yok, yurtdışına kaçacak' dedim. Şoka girdiler.”

Çeviker, “Erzan o paraları başkalarına vermek için bizden aldı. Bizi dolandırmak için bankanın adını kullandı” diyor.

İnci Çeviker ve Seçil Erzan, skandalın patlamasından bir gün önce buluştu.

Çeviker, aralarındaki konuşmaları kaydetti.

Erzan: Ne yapıyorsun İnci?

Çeviker: Kayıt alıyorum.

Erzan: Ay şaka gibisin. Yapma… Beni üzme yani. Niye böyle bir şey yapıyorsun?

(Erzan, telefon görüşmesini hoparlöre alıyor. Suç ortağı Ali Yörük'ü banka çalışanı Ali Böğürgöz diye tanıtıyor.)

Erzan: Şimdi ne yapıyoruz? İnci Hanım'la bekliyoruz.

Yörük: Yetiştirmek için elimizden geleni yapıyoruz ama yetişmezse yarın saat 10'da elinizde.

Erzan: Ama ben anlatamıyorum müşteriye.

Yörük: Yetiştirmek için uğraşıyoruz. Yetişirse saat 5.30-6'ya kadar bilgi vereceğiz size. Ama yetişmediği takdirde yarın sabah saat 10'da sizde. Sabah 10'a kadar sabredelim.

Erzan: Valla ben çok töhmet altında kalıyorum.

Yörük: Yarın sabah 10'a kadar sıkıntı gözükmüyor.

Erzan: Yarın sabah 10'da nasıl olacak? İnci'yi alıp tekrar oraya mı geleceğim?

Yörük: Biz size ulaştıracağız. Para kısmını çözelim, size bilgi veririm. Yarın saat 10 gibi hazırlayın kendinizi.

Çeviker: Bugün olma ihtimali var mı?

Yörük: Elimden geleni yapıyorum, bugüne yetiştirmek için…

İnci ve Bülent Çeviker, Seçil Erzan'ın kendilerini dolandırdığından kuşkulanmıştı. Erzan'ın evlerine geldiği gün konuşmaları kaydettiler. Bu konuşmaların dökümü savcılığa sunuldu.

Konuşmalarda Fatih Terim'den “Hoca” diye söz ediliyor.

İnci Çeviker: Bu senin müşterilerinin fonuydu. Ondan sonra bitti değil mi? 

Erzan: İşlem bitti, kapattılar.

İnci Çeviker: Biz nereye girdik. 

Erzan: O işlemi uzattılar. O işlem devam ediyor.

Çeviker: Hoca da (Fatih Terim'i kastediyor) devam etmiş oldu. Öyle mi?

Erzan: O da devam etti tabii ki…

İnci Çeviker: Biz parayı alacak mıyız?

Erzan: Tabii ki alacaksınız. Parayı almama gibi hiçbir riskiniz yok. Rahat olun.

Bülent Çeviker: Rakam değişmeyecek, 5.000.000 dolar. Bize yeni bir kağıt verecek misin?

Erzan: Vereceğim tabii ki. Mevcut kağıdın altına bakiyesini yazarım, imzalarım.

Bülent Çeviker: Resmi evrak alabiliyor muyuz?

Erzan: Bizim evrak ondan daha değerli. Resmi evrak dediğimiz o zaten. Ama işlem vadesi bitene kadar oraya girersek o kadar kârı niye alıyoruz diye sorgulanır.

Bülent Çeviker: Sorgulanırsa adım, TC kimlik numaram yazıyor değil mi?

Erzan: Yazıyor. Ama işlemin içinde gizli bir isim kodundayız biz. O yüzden sorgulatamıyor.

Bülent Çeviker: Resmi evrak alınacak olsa onu hoca alır sadece.

Erzan: O da almıyor. Almasına gerek yok. Çünkü bugüne kadar çok aldı gitti.

Çeviker: O zaman antetli kağıda yaz. Şu tarihte 5.000.000 falan diye. Ben uğrayıp alırım.

Bülent Çeviker: Şimdi hiçbir sorun çıkmayacak değil mi? 

Erzan: Hayır çıkmayacak. Yüzde yüz emin olun.

İnci Çeviker: Ben de söylüyorum Bülent'e, işi vardır. Yatırdım diyor yatırmıyor. Öyle şeyler olunca siniri bozuldu. Güven kayboluyor.

Erzan: Yatırmıyor kısmı şu. İlk defa uzatılan bir işlemin içinden para çekilmek istendi. Sistemsel olarak bunu yapabileceğimi düşündüydü karşısı ama yapamadı. Herkese zararı olurdu. Faizi giderdi.

Bülent Çeviker: Ben 5.000.000 alacak mıyım?

Erzan: Alacaksınız. Kesin alacaksınız.

Çeviker: Elim ayağım titriyor. Bende uyku muyku kalmadı.

Erzan: Hay Allah'ım. Ne yapalım Bülent bey. Para kazanacaksınız. Rahat olun.

Fatih Terim, 2 Hazian'da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nda alınan ifadesinde, Denizbank'tan 3.000.000 dolar alacaklı olduğunu iddia etmişti. Ancak ne hikmetse alacağının peşine düşmemişti. Bu da merak uyandırmıştı.

Meğer Terim, 13 Eylül 2023'te Denizbank'la görüşme yaparak yeni bir protokol imzalamış. Bankadan çektiği dört krediyi yeniden yapılandırarak, ödeme takvimi belirmiş. İlk taksiti 27 Eylül'de ödemiş. Ancak Terim, Denizbank'la imzaladıkları protokolde 3.000.000 dolarlık alacağından söz etmemiş!

Eğer Denizbank'ta değilse. Terim'in 3.000.000 doları nerede?

Acaba Seçil Erzan'ın ‘Fatih Terim Fonu' içinde olduğu için mi susuyor?

Diğer taraftan Terim, Erzan'a para vermediğini ve fonla hiçbir ilgisinin olmadığını iddia ediyor.

Eğer böyleyse…

Terim, skandaldan bir gün sonra, 8 Nisan'da Arda Turan ve Emre Belözoğlu ile Denizbank'a gelerek, Genel Müdür Hakan Ateş ve diğer yetkililerle neden görüştü?

Denizbank'ın savcılığa sunduğu dilekçede Terim'in katıldığı bu görüşme hakkında şunlar yazıyor:

“Terim ve şikayetçilerin bazıları bankaya gelerek, Hakan  Ateş'i ziyaret ederek yardım istemişlerdir. Ateş'ten tefecilik faaliyetine ilişkin bedellerin ödenmesinin mümkün olup olamayacağını sormuşlardır.”

Bu görüşmede Ateş, “İşlemler bankacılık dışında olduğu için talepleri karşılayamayız” dedi.

Seçil Erzan tarafından dolandırıldığını iddia edenlerden birisi de işadamı Atilla Baltaş.

Baltaş, Erzan'la Florya Şubesi'nde tanışmış.

Erzan “Bankamızın özel müşterilerine özel bir fonda çok ciddi paralar kazandırılabilecek bir sistem oluşturduk” diyerek, Baltaş'ı ikna etti.

Baltaş, 14 Kasım 2022'de 2.500.000 doları iki-üç çantayla Erzan'a teslim etti. Bu çantalardan birine, değişik zamanlarda yüklü paralar taşıdığı için GPS cihazı takılıydı.

Bir gün sonra Erzan, Baltaş'ı aradı.

“Bana verdiğin çantada GPS takılı mı?” diye sordu.

Seçil Erzan ikna etmiş.

Baltaş, “Olabilir ama hangi çantada olduğunu bilmiyorum” şeklinde karşılık verdi.

Daha sonra Baltaş'ı futbolcu Semih Kaya aradı.

Gergin bir şekilde “GPS cihazlı çanta sana mı ait?” diye sordu.

Baltaş, “Erzan'ı arayarak çantayı neden Semih'e verdiğini sordu. Erzan, “Semih ve eşi bankada, onların yanında çantada para olduğundan sakın bahsetme” dedi.

Baltaş, “Erzan'a verdiğim paranın Semih Kaya'ya verildiğini anladım” diyor.

Tefecilik yaptığı anlaşılan Mert Zeydanlı, Erzan'dan alacaklı olduğunu iddia ediyor.

Zeydanlı, Erzan'ın “Fatih Terim'in aralarında bulunduğu özel fonda yüksek getiri alabileceğini söylediğini ve katılmak isteyip istemediğini sorduğunu” anlatıyor.

“Çiftlik Bank gibi bir sistem olduğunu hissettiğini ama teklif banka müdüründen gelince detay sormadığını” söylüyor.

Erzan'a 1.500.000 dolar vererek, 2.045.000 dolarlık senet aldı.

Erzan, şubat ayında yüzde 75 kar vaat ederek, Zeydanlı'dan 400 bin dolar daha istedi.

Karşılığında 1.050.000 dolarlık senet imzaladı.

İki senette borçlu hanesinde Terim'in aile dostu Nur Erkasap, kefil olarak Erzan yer alıyor.

İlginçtir…

Mağdur olduğunu iddia eden Zeydanlı, Erzan'ın suç ortağı gibi hareket etti. Erzan'ın dolandırdığı Bülent Çeviker'le banka görevlisi gibi konuşmayı kabul etti.

Denizbank raporundan:

“Erzan'ın bir gün kendisini az sonra arayacağını ve aradığımda takas saklamada çalışan gibi konuşmasını istediğini ve Bülent Çeviker ile konuşturduğunu ve müşteriyi kandırmasına yardım ettiğini, aynı gün Selçuk İnan için de arayacağını söylemesine rağmen bu isteği reddettiğini…”