Top
18/10/2022

Tarih böyle yazılmaz!

Kulüp takımlarıyla kupa koleksiyonu yapan Türk voleybolu, A Milli Takım seviyesinde kürsü göremiyor…

Kadın Voleybol Milli Takımı’nın Dünya Şampiyonası’ndaki hayal kırıklığından sonra kadın basketbolunun (adı bende saklı) emekçilerinden biri aradı: “Voleybolcular biraz fazla büyütülüyor. Biz de 2 olimpiyat gördük, onlar da… En az onlar kadar başarılıyız.”

Haklılık payı var… Kadın voleybolunun kadın basketbolundan tek artısı, Avrupa ikinciliği sayısının bir fazla olması.

Üç ana takım sporunda, A milli seviyesinde, üç büyük turnuvada hiç altın madalyamız yok. En iyi derecemizi erkek basketbolunda 2010’da dünya ikincisi olarak elde ettik.

Spor ülkesi olmadığımız (ve bu kafayla olamayacağımız) için ancak iyi bir jenerasyon yakalarsak büyük turnuvalara gidebiliyoruz. Unutulmasın; sistemsiz Türkiye’nin en önemli başarılarının altında, yakaladığımız bu kadrolarının imzası var. Elimizdeki oyuncu kalitesi tabii ki belirleyici ama turnuvalarda devreye antrenörlük, tecrübe, takım kimyası, yıldız faktörü, biraz da şans giriyor. Basketbol ve voleyboldaki 4 Avrupa ikinciliği, final sendromu yaşadığımızı da gösteriyor.

Kadın voleybolundaki hayal kırıklığına gelince… Kulüp takımlarının tarihi başarıları (uluslararası 23 kupa) herkesi yanılttı, beklentileri arttırdı kuşkusuz. Abartı değil: Dünyanın en iyi voleybolcuları oynadı, oynuyor, oynayacak ligimizde… Dünyanın en güçlü kulüp takımlarından üçü bizde… Bu takımların yıldızları kim?

Dünya Şampiyonası’nda madalya maçlarına giden çeyrek ve yarı finallerden örnekler vereyim: Boskovic 36, 33… Gabi 25, 20… Egonu’yu da ekleyelim: 29, 30… Bu üçü; altın, gümüş, bronz aldı; ilk ikisi rüya takıma girdi; biri ‘MVP’ oldu…

Bizim kulüpleri yukarıya taşıyanlar (veya taşıyacak olanlar) dünya yıldızları değil mi? Hem bizim Milli Takımımız’ı hem de kulüp takımını taşıyan kaç oyuncu var? Kaç oyuncumuz kulüp takımlarında yedek? Dünya çapında kaç yıldızımız var?

Bir parantez açıp, Mart 2019’daki yazımdan alıntı yapayım: Neslihan'ın, Gözde'nin boşluğunu nasıl dolduracağız diye kafa yorarken Melissa Vargas'ın A Milli Takım için devşirilerek Türk yapılması herkesi memnun edebilir ama… Aman dikkat! Kulüpler de gençler de geleceği düşünsün…

Geldiğimiz nokta? Neden olmadı, olmuyor? Turnuva istikrarı yakaladık ama neden sınıf atlayamıyoruz? Gücümüz mü bu kadar? 2023’te oynayacak Vargas yeter mi? Yoksa Carutasu’yu mu bekleyelim?

Bu soruların yanıtını bulmak için; klavye kahramanlarının sosyal medyadaki aptalca saldırıları dikkate alınmadan; voleybolun, tıpkı basketbol gibi masaya yatırılması şart.

Mehmet Bedestenlioğlu ile dünya altıncılığı, Deniz Esinduy (Reşat Yazıcıoğulları) ile Avrupa ikinciliği gördü bu ülke… Son dönemde tarih yazmışlığımız yok!

Sayamadıklarım kusura bakmasın… Esra, Bahar, Özlem, Pelin, Çiğdem, Gülden, Seda, Neslihan, Gözde, Eda, Naz, Neriman, iki Gizem; idol oldu genç kızlara… Şimdikiler ve daha sonra gelecekler, magazin işlerle değil, sporda yaptıklarıyla idol olsun!

ÜÇ TAKIM SPORUNDA NE YAPTIK?

FUTBOL ERKEK

Olimpiyat: A Milli DeğilDünya Kupası: Katılım 2, en iyi derece 3Avrupa Şampiyonası: Katılım 5, en iyi derece 4BASKETBOL ERKEKOlimpiyat: Katılım 2, en iyi derece 21Dünya Şampiyonası: Katılım 5, en iyi derece 2Avrupa Şampiyonası: Katılım 25, en iyi derece 2BASKETBOL KADINOlimpiyat: Katılım 2, en iyi derece 6Dünya Şampiyonası: Katılım 2, en iyi derece 4Avrupa Şampiyonası: Katılım 9, en iyi derece 2VOLEYBOL ERKEKOlimpiyat: YokDünya Şampiyonası: Katılım 4, en iyi derece 11Avrupa Şampiyonası: Katılım 11, en iyi derece 10VOLEYBOL KADINOlimpiyat: Katılım 2, en iyi derece 5Dünya Şampiyonası: Katılım 5, en iyi derece 6Avrupa Şampiyonası: Katılım 15, en iyi derece 2 (2 kez)
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları