Top
Deniz Zeyrek

Deniz Zeyrek

deniz.zeyrek@radikal.com.tr

22/11/2023

Erdoğan yalnız kaldı!

Anayasa madde 101:

“Genel oyla yapılacak seçimde, geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday, Cumhurbaşkanı seçilir. İlk oylamada bu çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamayı izleyen ikinci pazar günü ikinci oylama yapılır. Bu oylamaya, ilk oylamada en çok oy almış iki aday katılır ve geçerli oyların çoğunluğunu alan aday, Cumhurbaşkanı seçilir.”

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın tartışmaya açtığı “yüzde 50 artı 1” şartı biraz önce aktardığım Anayasa maddesinden geliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın isteği, Anayasa metninde “salt çoğunluk” ifadesiyle vücut bulan, genel söyleyişiyle “yüzde 50 artı 1” düzenlemesinin kaldırılması.

★★★

Bazı kaynaklarım iktidarın mevcut düzenleme yerine “yüzde 40 artı 1” gibi bir düzenleme istediğini anlatıyor ama bunun matematiksel olarak mümkün olmadığını siz de görmüşsünüzdür.

Nedenini bir örnekle anlatayım:

14 Mayıs günü yapılan seçimlerde hem Erdoğan hem Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 40'ı geçmişti. Yüzde 40 artı 1 gibi bir düzenleme olsa her hâlükârda ikinci tur yapılmak zorunda olacaktı.

Peki yüzde 40 artı 1 ya da yüzde 30 artı 1 gibi ifadeler durumu kurtarmıyorsa ne yapmak gerekiyor?

Tabii ki “salt çoğunluk” yerine “en çok oyu alan kazanır” ifadesini koymak.

★★★

Gelelim işin kulis boyutuna.

Öncelikle şuna dikkatinizi çekmek istiyorum: Konu daha önce MHP'yle resmi olarak konuşulmamış.

MHP lideri Devlet Bahçeli daha önce birkaç defa “yüzde 50 artı 1” şartının Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin (CHS) açısından olmazsa olmaz olduğunu vurgulamıştı. Bahçeli dün de gayet açık ifadelerle, hatta “muhtar seçmiyoruz, Cumhurbaşkanı seçiyoruz” gibi yalın bir dille aynı noktada olduğunu gösterdi.

Peki AK Parti bu konuda nerede duruyor?

Onların yakın gelecekteki yasama takviminde de bu yönde bir plan görünmüyor. TBMM'nin gündeminde 2024 bütçesi var. Daha sonra torba kanun ve ardından da Anayasa Mahkemesiyle Yargıtay arasındaki krizi çözmek için yapılacak düzenlemeler.

Parti Genel Merkezi ve TBMM grubu, bu konjonktürde TBMM'de bir Anayasa değişikliğinin hele hele “yüzde 50 artı 1” gibi tartışmalı bir düzenlemenin mümkün olmadığının bilincinde. Zira Anayasa'yı referandumla değiştirmek için 360 oy gerekiyor ve Cumhur İttifakı'nın TBMM'de 320 sandalyesi var.

★★★

Şu ana kadar yazdıklarımdan yola çıkarak şunu rahatlıkla yazabilirim:

Yeni bir genel seçimden önce, TBMM aritmetiği değişmedikçe Cumhurbaşkanı seçim yöntemini değiştirecek bir Anayasa değişikliği girişimi olmayacak. Ancak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin aksayan yönlerinin giderilmesi için yasal değişiklikler gerekecek ve iktidar bu konuda muhalefetin de desteğini arayacak.

MHP'nin ve AK Parti Genel Merkezi'yle TBMM'nin Erdoğan'ın çıkışı karşısında hazırlıksız ve isteksiz yakalanması, “yüzde 50 artı 1” çıkışının biraz da Erdoğan'ın kişisel beklentileriyle ilgili olduğunu ve Erdoğan'ın yalnız kaldığını gösteriyor.

Erdoğan, üçüncü defa aday olup, 14-28 Mayıs 2023 tarihlerinde yapılan iki turlu Cumhurbaşkanlığı seçiminden daha kolay bir seçim zaferi arzuluyor ama bu konuda önce MHP ve AK Parti'yi ikna etmesi gerekiyor.

TMY ve AYM Kanunu değişecek

“Yüzde 50 artı 1” tartışması uzun ömürlü olmayabilir ama yakın gelecekte Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi arasında Can Atalay kararı üzerinden yaşanan krizin çözümü için yapılmak istenen düzenlemeleri çok konuşacağız.

AK Parti, bu amaçla bazı yasal değişiklikler planlamış.

Öncelikle Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) 3. ve 4. maddeleri değiştirilmek isteniyor. Amaçlanan şey ise söz konusu maddelerin AYM içtihatları çerçevesinde Anayasa'nın 14. maddesiyle uyumlu hale getirilmesi. AYM kararlarında “14. maddede tanımlanan suçlar açık yazılmamış” yorumunu yapıyordu. Plana göre TMY'de Anayasa'nın 14. maddesinde belirtilen suçlar daha açık bir şekilde yazılacak.

İkinci önemli değişiklik ise (AYM Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki) 6216 sayılı Kanun'da yapılacak. Söz konusu kanunun 66. maddesi mahkeme kararlarının bağlayıcılığını düzenliyor ve geçmişten kaldığı için Bireysel Başvuru Hakkı kapsamındaki kararlarla ilgili özel bir düzenleme yer almıyor. Yeni düzenlemeyle Bireysel Başvuru konusundaki AYM kararlarının bağlayıcı niteliği değiştirilmek isteniyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları