“Yeni” deyince 1400 sene öncesi yani…
1400 sene öncesinden gelen “yeni” devlet kavramları:
İhya, ihlas, kelam, kısmet, nasip, tövbe, şükür, tevekkül, hak, lütuf, Kast, amel, edep, hediye, şükür, cennet, cehennem, fıkıh, hadis, haram, helal, fıtrat……..
Ne kadar da “yeni” şeyler……

*

Nato'nun en “yeni” donanıma sahip ordusu mesela:
Minare; süngü…
Kubbe; kafada…
İmam; zaten başkumandan…

*

“Yeni”nin ideal dilini resmen açıkladılar:
“Osmanlıca…”
600 sene olmuş…
Tabi ki dil bu kadar “yeni” olunca Pekos Bill okuyacak değilsin, okuyacağın şeyi de zaten söylediler:
“Mezar taşları…”

*

“Yeni”nin ekonomik sistemi:
Asgari ücret; kısmet…
Açlık sınırı; şükür…
İşsizlik; kader…
Gelir dağılımı; takdir-i ilahi…
Büyüme; maşallah…
Dengeli bütçe; inşallah…

*

“Yeni” yargıya geldik:
Bizzat Başbakan açıkladı “Öbür dünyada hesabını sorarız” dedi…
Daha “yeni” ne desin?..

*

Yaşam biçiminin en “yeni” yanı ise:
İçki içersen, sonunda şişeyi kıçına sokacaklar adamın…
Bundan daha kısa anlatılamaz “yeni”…

*

Devletin “yeni” yanı ise:
Badem bıyık; koltuk yerine geçiyor, çık otur… Cuma; banka kredisi sayılır… Türban; KPSS başarı puanı…
“Yeni”den kelepir arsa istiyorsan, tapu dairesi yerine doğru umreye…
İşte Galatasaray…
Kaçak Saray'ın önünde yalakalık kupasını aldı, “yeni” şampiyondur…

*

Tüm bunlara bir de “Yeni'nin önünü tıkıyorlar” dedi Cumhurbaşkanı…

*

Doğrudur…
Bizde bu aptallık olduktan sonra alırız eskilerini “yeni” niyetine……