Top
Bekir Coşkun

Bekir Coşkun

bcoskun@sozcu.com.tr

14/12/2014

Viski…

Komşumuz teyzenin köpeğiydi Viski…
Kimi zaman aramızdaki duvardan elimi uzatıp okşardım başını, upuzun kulakları, İrlanda seteri, sevimli bir yüzü vardı…
Uzaktan uzağa arkadaş olmuştuk…

*

Teyze dindar, kapalı, çok iyi bir insandı…
“Viski” adını muhtemelen torunları koymuştu, köpeğini seviyordu, ikisinin arasında sessiz ama derin bir dostluk vardı…
Son zamanlarda Viski de yaşlanmıştı, bu hüzünlü yolculuğu uzaktan izlerdik..
Teyze kendisi hasta olduğu halde, Viski‘nin yemeğini suyunu hiç eksik etmez, yorgunluklar içinde bile, koca bahçenin ortasındaki evinin camından onu izlerdi…
Geçen gün teyzeyi kaybettik…
Bütün mahalle o saygın kadın için üzüldü…
Eve birçok akraba, eş, dost, komşular doldu… Gelen kalabalık arasında, kimsenin farkında olmadığı bir küçük dost, şaşkın ve soru soran gözlerde dolanıp durdu…
Herkes gitti sonunda…
Yalnız kalmıştı Viski…

*

O gece ıssız evde Viski bütün gece ağladı…
Kapının önünde bekledi, arada bir gidip gidip evin camından içeriye baktı…
Işıklar sönmüştü…
Artık içeride bir melek gibi gezinen, arada bir bahçeye çıkıp yemeğini veren, su tasını tamamlayan dostu yoktu…

*

Geceleri Viski‘nin hiçbir zaman çıkıp gelmeyecek dostu için, o kapının önündeki ağlamaları dinmedi…
Geçen gün Andree gidip onu bize getirdi, sık sık okşayıp, oyuncaklar bulup verip, yalnız olmadığını hissettirmeye çalıştı…
Artık çok hastaydı…
Bahçeye çıktığında, başını evine doğru çevirip havayı koklaması, bir ses gelir mi diye duvarın arkasını dinlemesi, dalların arasından camları görmeye çalışması, bize sadece yaşamın gerçeğini değil, sızılı bir özlemi de anlatıyordu…
Tedavisi sürerken, zorlukla kalkıp evine gitmek istediğinde, bizler sadece birbirimizden gözlerimizi gizledik…
Ama onun gözlerindeki arayış hiç gitmiyordu…

*

Bu haftanın başında Viski öldü…
Onu yanımızdaki ormanda bir ladin ağacının altına gömdüler…

*

İnsanlar birbirlerini vahşice yerken, bir inançlı yüce kadın ile bir küçük köpeğin yüreğindeki vefayı, dostluğu, sevgiyi nasıl anlatabiliriz?..
Ya da anlarlar mı?..

*

Kaç gündür bizim evde kimse konuşmuyor…
Bir küçük su tası hâlâ orada…

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp