Top
02/06/2023

İmralı-Edirne hattında “pop star” kavgası

DEMİRTAŞ'IN “SİYASETİ BIRAKMASINI” BİR DE BÖYLE OKUYUN

“…Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmaları başlamadan önce ben Genel Merkezimize, Cumhurbaşkanı adayı olmaya hazır olduğumu ve seçimi ikinci tura bırakıp o aşamada demokratik hamlelerle daha fazla katkı sunabileceğimizi belirttim. Ayrıca, benim adaylığım partimizin de oy oranını artırabilir dedim. Fakat bu önerim, herhangi bir gerekçe sunulmadan reddedildi. Gerekçesini halen bilmiyorum. (İrfan Aktan/Artı Gerçek/1 Haziran 2023)”

Selahattin Demirtaş'ın “aktif siyaseti bırakıyorum” açıklamasının ardından verdiği son röportajı okuyunca 14 Mayıs sonrası ilk turun ardından HDP'nin hazırladığı rapora döndüm. Neden mi? Parti Meclisi, MYK, il eşbaşkanları toplantılarının ardından ortaya çıkan raporda, Demirtaş'ın “Aday olsaydım seçimi ikinci tura bırakırdık” tespitinin kabul gördüğü görülüyor.

Raporda deniyor ki:

“…Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendi adayımızın olmaması halkımızın bir başka aday etrafında konsolide olmasını beraberinde getirdi. Bunun en büyük handikabı da yeteri düzeyde halka anlatılmadığı için CHP'nin oylarında artış meydana geldi. Örneğin Batman'da CHP'nin oyları 2018'de 5 bin civarındayken bu seçimlerde 25 bine çıkmıştır ve bu oylar bizden kaydığı yönünde ciddi emareler bulunmaktadır.

“… Bu seçimdeki en büyük handikabımız milletvekili seçimi ile cumhurbaşkanlığı seçimi arasındaki farkı belirgin bir şekilde halklarımıza anlatamadık. Cumhurbaşkanı adayımızın olmaması ve önceliği rejimin gidişine verdiğimizden Meclis seçimlerine yönelik paradigmamızı, siyasetimizi ve söylememizi halka götürme ve anlatmada zayıf kaldık.”

HDP ve Demirtaş iki noktada buluşuyor: Aday çıkarmak ve HDP-Yeşil Sol Parti'nin oylarının adayla birlikte artacağı. Peki Selahattin Demirtaş neden “aktif siyaseti” bıraktı? Ya da bırakmak zorunda mı kaldı? Çünkü; partisiyle düşünsel ayrılığı yok, tespitler de paralel!

Bir daha sorayım: Demirtaş neden “ben yokum” dedi?

“Kendini öne çıkarıyor” mu?

Avrupa'da yayımlanan Yeni Özgür Politika Gazetesi'nde, Yeşil Sol Parti Muş Milletvekili Sezai Temelli (HDP eski Eş Genel Başkanı) “Dünden sonra yarından önce” başlıklı yazısında isim vermeden Demirtaş'ı şu cümlelerle eleştirdi: “… Sosyal medya fenomenliği ve pop star kampanyacılığının etrafı kapladığı bir süreçte politik söylemlerin ve paradigmal referansın gölgelenmesine karşı maalesef güçlü bir hamle geliştirilemedi. (Sezai Temelli/Yeni Özgür Politika/30 Mayıs 2023)

Temelli, Demirtaş nedeniyle “paradigmal referansın gölgelendiğine” vurgu yaptı. Kimse tartışmadı bu “gölgeyi”! HDP siyasetini yakından takip edenlerin değerlendirmesini aktarıyorum:

“Abdullah Öcalan'ın önüne geçen Demirtaş'tan duyulan rahatsızlık. Sonuçta HDP içinde bir grup Öcalan üzerinden okumalarını sürdürüyor.”

İşte bu yazıdan sonra cezaevinden bir yazı yayımladı Demirtaş ve HDP'yi sert bir dille eleştirdi:

“… Bu vesileyle bazı konulara açıklık getirmekte yarar görüyorum. Son beş yıldır HDP Genel merkezine yazdığım mektuplarla, gönderdiğim mesajlarla ve makalelerimle bu gerçeği anlatmaya çalışıyorum fakat her seferinde, sesim yankılanıp bana geri dönüyor.

“…Ancak bizim mahalleden bazı arkadaşlar bu çabaları anlamaya çalışmak yerine ‘kendini öne çıkarıyor' düşüncesiyle linç etmekle uğraştılar.

“…Eğer 63 milyon seçmenin olduğu bir ülkede (Milletvekilliği seçiminde yüzde 15'i aşacağız, Cumhurbaşkanlığı seçiminde de muhalefet adayının yüzde 50'yi geçmesini sağlayacağız) diyorsanız seçime bir ay kala başlattığınız ve profesyonellikten uzak, bir yöre derneğinin seçim çalışması gibi amatörce bir yaklaşımla başarılı olamazsınız. (Artı Gerçek/31 Mayıs 2023)”

Selahattin Demirtaş'ın “kendini öne çıkarıyor” eleştirilerine verdiği yanıtın altını çizelim: “Benim çabalarımı anlayacaklarına linç etmekle uğraştılar.” Bu aslında hem Temelli'ye hem de “paradigmal referansa” eleştiriydi. Ardından da “aktif siyaseti” bırakma kararı aldığını açıkladı.

Şimdi beş yıl öncesine dönelim.

Temelli, Demirtaş'ı 2018'de de eleştirmişti

Tarih 10 Ağustos 2018… Edirne F Tipi Cezaevi'nde 4 Kasım 2016'dan bu yana tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş, PKK'nın yayın organı Fırat Haber Ajansı'nda yayımlanan makalesinde “HDP tatil havasından çıkıp sahaya inmeli. Halka öncülük etmesi beklenen kesimler daha cesur ve kararlı bir duruş sergilemeli. Kendine karşı korumacı yaklaşımlarla, faşizm ile örtülü uzlaşma arayışıyla halka öncülük yapılamaz” dedi.

Buna yanıtı kim mi verdi? O dönem HDP'nin eş Genel Başkanı olan Sezai Temelli! 14 Ağustos 2018'de bir televizyon programında konuşan Temelli şunları kaydetti:

“Eğer Selahattin Demirtaş bir eleştiri yapıyorsa bu kıymetlidir. Fakat yöntem yanlış. Bu tarz yazılar kurullarımızda değerlendirilir, eğer ortakça kamuoyuna açıklanması gerektiği düşünülürse o zaman açıklanır. Ancak özeleştiri vermeyi düşünmüyoruz.”

SONUÇ: HDP siyasetinde, iki çizgi arasında farklılıkların ortaya çıkmaya başladığı ve tartışıldığı bir döneme giriyoruz. Dün… Yeni Özgür Politika'nın manşetine bakın: “Direniş yasakla bastırılamaz.” Gazete, Abdullah Öcalan'ın altı aylık görüşme yasağını manşetine taşıdı. Yani “paradigmal referans” üzerinden bir gündemleri var!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp