Top
Ayse Sucu

Ayse Sucu

aysesucu@sozcum.com

24/07/2023

Sosyal medya Türk Gençliği ve millet olma bilinci

We Are Social 2023 Raporu'na göre Türkiye'de 16-64 yaş arası internet kullanıcıları günlük ortalama 7 saat 24 dakikayı internette geçirmektedir. İlginç bir biçimde bilişim dünyası liderlerinden Japonya'da internet kullanımı günlük ortalama 3 saat 45 dakika. Tabi burada internetin ne amaçla kullanıldığı daha önemli. İşte ve gündelik hayatta verimliliği artırmak adına kullanmak ile sadece sosyal medya için kullanmak arasında büyük bir fark var.

Türkiye'de sosyal medya kullanımı belki de dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar insanımızı meşgul ediyor. Bütün sosyal medya platformlarında bir numaralı kullanıcıyız. Burada bahsettiğim husus insanların uzmanlık alanlarıyla ilgili tanıtıcı veya öğretici paylaşımlar değil. Bir sanatçı günde on paylaşım da yapabilir, bir diyetisyen, psikolog, doktor, akademisyen, sporcu, gazeteci işiyle ilgili gün içinde paylaşımlar tabi ki yapar. Bu reel bir üretimin tanıtımı veya paylaşımıdır. Mesele hiçbir üretim yapmayan insanların sosyal medya vasıtasıyla var olma çabası. Yani bu insanlar gerçek hayatlarını sosyal medyaya yansıtmayı tercih etmiyorlar; sosyal medyada bir hayat kurup bunu gerçek hayatlarına yansıtmaya çalışıyorlar. Bu durum akşam resim çizip sabah resmin gerçekleşmesini beklemek kadar batıl. Gencecik çocuklar, mafyavari hareketlere, israfa, ahlaksızlığa, müptezelliğe, gösterişe, kirli yaşanmışlıklara özeniyorlar.

GENÇLERE İMKAN SUNULMUYOR

Benim tahminim bu tarz içerikler ajanslar vasıtasıyla tek bir elden kontrol ediliyor. Fenomenlerin video çekerek çok para kazandıkları algısı yaratılarak platformlara olan ilgi hep dinamik tutuluyor. Yüksek kazanç elde ediliyor algısı sayesinde birçok genç, fenomen olmak istiyor. Diğer yandan gençliğin önüne sürekli benzer içerikler sunularak algıları kontrol altına alınıyor.

Şimdi gelelim gençliğimizin sosyal medyaya gerçek hayatlarından daha fazla zaman ayırmasının sebebine. Tüm bunlar bize gösteriyor ki Türkiye'de aylaklığın (boş zamanın) fırsat maliyeti (yani aynı zaman diliminde yapacağınız en iyi işten elde edeceğiniz fayda) çok düşük. Gençler; yeterli imkan sunulmadığı, daha iyi alternatifler olmadığı için gerçek bir hayat kurma konusunda isteksizler. Bu durum çok düşük reel ücretlerin, adil olmayan rekabet ortamının, yaratıcı fikirleri ve yetenekleri ortaya çıkarmaya çalışan bir yapının bulunmamasının bir sonucu.

KAPSAMLI SOSYAL POLİTİKALARA İHTİYAÇ VAR

Böyle durumlarda politika önerisi hiçbir zaman yasaklama, engelleme, önleme olmamalıdır. Bu ancak enerjinin başka gereksiz bir alana yönelmesine neden olur. Burada yapılması gereken teşvik politikalarıdır. Yani çok daha iyi alternatifler yaratarak gençliği buralara teşvik etmek gerekir.

Bu alternatifler sadece seçim dönemi vaatlerinden ibaret olmayan, ideolojik yönlendirmelerden arındırılmış, tamamen Türk gençliğinin istikbaline odaklanmış, uzun vadeye projeksiyon tutan kapsamlı sosyal politikalar ile tesis edilmelidir. Aynı zamanda gençliğin spora, sağlıklı yaşama ve sosyalleşmeye teşvik etmek bu anlamda onlara imkanlar sağlamak en az eğitim politikaları kadar önemlidir. Aksi halde sosyal medyanın kitleleri kontrol altında tutma etkisi gibi dışsal etkilere dirençsiz bir neslin yetişmesinin önüne geçilemez.

Gençlerin kendi yeteneklerini keşfedebilecekleri ve böylece yeni icatlar, yeni teknolojiler üretecekleri bir ülke ortamı tesis edemeden, gündemi orta çağ problemleriyle meşgul eden gerici zihniyetlere fırsat tanıyarak krizlere dayanaklı bir millet olmamız mümkün değildir. Mevcut koşullar altında her bunalımı dışardan para toplayarak atlatmaya çalışmaktan öteye geçemeyiz.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp