Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan... AK Parti Merkez Yönetim Kurulu toplantısı... 2 Nisan 2024... Dedi ki:
"Nerede bir eksik, hata, kasıt veya ihanet varsa, üzerine gitmek boynumuzun borcudur."
İhanet... Bir ahlak sorunu.
Siyasi tarih... İhanetlerle dolu.
Erdoğan... İhanet ile karşılaşan ilk lider değil... Son lider de olmayacak.

***

Dünden bugüne

Bir zamanlar Atatürk'ün... Sonra İsmet İnönü, Adnan Menderes, Süleyman Demirel ve Turgut Özal'ın; gölgesine basmaya bile cesareti olmayan çok kişi... Zamanla, ihanet etmekte birbirleri ile yarıştılar.
Aynı olayla Erdoğan da karşılaşıyor.
Dün onun gölgesine basmaktan çekinen bazı isimler, bugün ihanet içindeler.
Sürpriz mi? Hayır.
Dedik ya... Ahlak sorunu.

***

Brütüs... O kadar çok ki

Kamran İnan... Bir dönemin siyaset yıldızlarından... Demirel ile de çalıştı, Özal ile de.
Siyaset defterini kapatınca... Anılarını yazdı:
Siyaset Yılları.



Kitaptan... Kısa bir alıntı...
Kamran İnan bir gün, Turgut Özal'a şunları söyler:
- Koca Roma İmparatoru Sezar'ın bir Brütüs'ü vardı... Sizin ise bir düzine Brütüs'ünüz var... Bu kadar Brütüs'ü nereden buldunuz?
Aynı soruyu bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sormak da mümkün.
Yıllar içinde çevresinde o kadar çok Brütüs olmuş ki...

***

İhanetin kitabı

Muhittin Böcek... Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı.
Kovid-19 süreci... Hastalandı... 108 gün yoğun bakımda kaldı.
O hastanede iken... Pek çok partili arkadaşı tarafından, "Ölmek üzere... Bitkisel hayata girdi... Öldü" haberleri yayıldı.



Yıllarca birlikte siyaset yaptığı bazı çalışma arkadaşları...
Mezarını kazdılar... Tabutuna çivi çaktılar.
Sonunda... Muhittin Böcek iyileşti... Hastaneden çıktı... Görevine döndü... Ve kitap yazdı:
İkinci Yaşam... Siyaset ve İhanet.

***

Özal'ın ölümünü bekleyenler

Cemil Çiçek bilir... Abdülkadir Aksu bilir... Mehmet Keçeciler bilir... Oltan Sungurlu bilir.
Hayatta olan eski ANAP'lıların çoğu bilir... Hüsnü Doğan iyi bilir.
Başbakan Turgut Özal, Amerika'da ameliyat oldu... Koroner By-Pass... Şubat 1987.
Bir süre Houston'da, hastanede yattı.
Ve... Kurduğu Anavatan Partisi'nde, fesat/fitne kazanı kaynamaya başladı:
"Dönemez... Hastanede ölür... Yerine kim geçecek? Ben... Ben... Ben."
Buna, "İhanet" denilmez de ne denir?

***

İhanetin daniskası

Seçim yapıldı... Turgut Özal'ın partisi Anavatan ikinci kez tek başına iktidar... 29 Kasım 1987.
Milletvekili sayısı... 292.
Aradan iki yıl geçti.
Özal, Cumhurbaşkanı seçildi.
Aldığı oy... 263.
Özal'ın milletvekili yaptığı çok kişi... İçlerinde bakan yaptığı bile var... Özal'a oy vermediler.
Karşısına, ANAP içinden aday bile çıktı.
İhanet mi? İşte daniskası.

***

Sabır taşı çatlayınca

Meral Akşener... Siyasete adanmış bir ömür.
Anılarını... İhanetlerin kitabını yazsa yeridir.
Masaya oturdu, alkışladılar.
Masadan kalktı... Daha önce alkış tutanlar bu defa ihanetle suçladılar. Linç kampanyası.
Masaya geri döndü... Yine alkış.
Sonra... Milletvekili seçimi... Yerel seçim...
Akşener'e kızan, ihanetle suçlayanlar oldu.
Ve... Sabır taşı çatladı... Meral Hanım, karşılaştığı ihanetleri anlattı... İsim vererek.
Akşener, şimdi köşesine çekilmek niyetinde... Doğrusunu yapıyor.
Biraz dinlenmeli... Ve sonra bilgisayarın başına geçip yazmaya başlamalı... İhanetin son kitabını.

***

İhanet mezarlığı

Ankara... Güniz Sokak-31... Süleyman Demirel, karşılaştığı ihanetleri anlatıyordu.
Milletvekili... Bakan yaptıklarının ihanetlerini.
Osman Bölükbaşı dinledi, dinledi... Ve sonra yumruğunu göğsüne vurarak, Demirel'in sözünü kesti:
- Süleyman Bey! Süleyman Bey! Senin bağrın köy mezarlığı... Ya benim bağrım? Karacaahmet Mezarlığı... Karacaahmet... O kadar haini bağrıma gömdüm ki.

***