Top
11/04/2024

O parayı buldu

İnsanlardan kaçıp yerleştiği dağın eteğinde ziyaret ettiğimde "Ne yiyip içiyorsun kardeşim burda?" diye sorunca, "Beni dert etmeyin, siz Koç'u doyurun yeter!" karşılığını vermişti.
Kim mi?
"Bu yazıyı da namluya sürün" başlıklı yazılarımda anlattığım canım arkadaşım merhum Orhan Evci.
Nevi şahsına münhasır müthiş bir insandı.
Fatih-Malta çarşısında her daim yanında görmeye alıştığım biri için "Nerde?" diye sorduğumda, "O parayı buldu!" demiş, başka da bir şey dememişti.
Gülmüştüm, çünkü sorduğum arkadaşın parayla pulla hiç işi olmazdı. Dahası, dünyayı önüne yığsan dönüp bakmaya tenezzül etmezdi.
Lakin, rahmetli Orhan Evci noktayı koydu mu asla devam etmez, hiçbir sözünü şerh etmez, çok ısrar ederseniz de sırtını dönüp giderdi.
Haliyle "O parayı buldu!" sözüyle, parayı bulanın bizimle işi kalmaz mı demek istemişti yoksa Malta çarşısına zaten parayı bulmak için takılmıştı demeye mı getirmişti, bilemezdiniz.
Belki de paranın değiştirme (giderek de başkalaştırma) gücüne yani paranın mantığına vurgu yapmak istemişti. Artık yorum size kalmıştı.



***

AK Parti teşkilatlarında çok önemli görevlerde bulunan bir muhterem "Kentsel dönüşüm yapılan daha önce çoğunlukta olduğumuz yerlerde hep azınlığa düşüyoruz..." şeklindeki hayıflanmasına muttali olduğumda, merhum Orhan kardeşimin "O parayı buldu" sözü aklıma gelmişti.
Anlaşılan o ki ya parayı bulanı tutamıyorlar ya da eski ev sahipleri evlerini satınca para sahipleri kentsel dönüşüm alanlarına yerleşiyordu.
Şu bir gerçek: CHP'lilerin sadece Boğaz'da mukim olanlarının serveti AK Partililerin alayının servetinin toplamıyla karşılaştırılmayacak kadar çoktur.
Lakin algı tam tersidir.
Sanki dersin AK Partilerin bir eli jakuzide bir eli balda, CHP'liler de Karacaoğlan misali "Üryan gelmiş gene üryan" gidiyorlar.
Bu algının oluşmasında bizzat AK Partililerin de katkısı yok değildir. Hayır, kimi zenginlerinin veya zenginleşenlerinin "görgüsüzlüğünden" söz etmiyorum, o bahs-i diğer. Benim sözünü etmek istediğim, çokluk "bir lokma bir hırka" kültüründen kaynaklanan farkındalık. Yani, nefis muhasebesi, özeleştiri.
Nefs muhasebesi iyidir, "çürümenin" panzehiridir.
Fakat uluorta olduğunda muarızlarınızın bunu araçsallaştırdığını dikkate almanız lazım gelir.
Parayı bulan AK Partililer elbette var. Zaten her iktidar az veya çok zenginlerini de oluşturur.
Gelgelelim, 22 yıllık AK Parti iktidarında zenginleşen AK Partililerin servetinin toplamı CHP'li Koç'un servetine erişebilemez.
Peki siz Koç'un zenginliğini kafaya takan bir tek CHP'li gördünüz mü? (Ki, tüm AK Partililerin dillerinden "Eski mücahitler müteahhit oldu" sözü düşmezken.)



***

Diyeceksiniz ki, Adıyaman neyi buldu da CHP'ye gitti?
Diğer illerde olduğu gibi Adıyaman da yine o eski Adıyaman'dır, bir şey falan bulmadılar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir tek sözü üzre 15 Temmuz'da meydanları dolduran, akabinde yine Erdoğan'ın bir tek sözü üzre elinde avucunda ne kadar döviz varsa TL'de kalmak için gidip bozduran yine onlardır.
Parayı bulanların nobranlığa sabreden, makam-mevki sahiplerinin üsten bakışlarına Erdoğan'ın hatırına yıllarca sabreden, bir gün sessimiz duyulur umuduyla tepkilerini hep erteleyen, ülkü/mefkûre uğruna, "Dik dur eğilme bu millet seninle" diyen onlardı.
Seslerini duyurmak istediler. Hepsi bu!
Bu sesi duymanın yolu da her şeyden evvel bu sesi adamakıllı anlamaktan geçer.
Dilimiz döndüğünce anlatacağız, dedik ya daha yeni başladık.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp