Galatasaray'ın 25 Mart'ta gerçekleştirilecek olağan genel kurulunda başkanlığa adaylığını koyan Alp Yalman, SABAH'a özel açıklamalarda bulundu. Yalman, kulübün şu andaki durumu ile tespitler yaparken çözümle ilgili projelerini de anlattı.

* Başkanlığa aday oldunuz. Sizi bu karara iten nedenler nedir?
Birkaç tane neden var. Yakın dostlarla biraraya geldiğimizde hep G.Saray'ı konuşuruz. G.Saray'ın ne kadar vahim bir durumda olduğunu tespit ettik ve "Nasıl bir çıkış yolu buluruz" şeklinde beyin fırtınası yaptık. O zaman bana "Yapılacak çok şey var. Gel o zaman göreve" dediler. Başkanlık düşüncem yoktu ama baskılar artınca "Hayır" diyemedim.

* Büyük borç miktarı sizi ürkütüyor mu? Borçların ödenmesi konusunda projeleriniz var mı?
Ürkütüyor ama daha çok üzüyor. Bu borçla yaşanır mı? Hayır yaşanmaz. Borçların ödenmesi konusunda planlarım var. İlki; Riva'nın değerlendirilmesi. Bu konuda kurulan komisyonun çalışmalarını değerlendireceğiz. Riva'nın doğru kullanılmasını sadece borçların ödenmesi değil, G.Saray'ın yarınlarını da rahatlatması açısından önemli bir proje olarak görüyorum. Borçlardan kurtulmanın bir yolu da giderleri disiplin altına almak. Bugün G.Saray'da gördüğüm kadarıyla kovanın dibi delik. İçine ne koyarsanız koyun tutmak mümkün değil. G.Saray, Riva'yı kullanarak mevcut borçlarını bir yola sokmuş olsa bile bu yaşam tarzıyla ileride birkaç Riva daha gerekir. Yeniden borçlanmayı önleyecek tedbirler lazım. Son 10 yıl içinde planlı bir borçlanmaya girilmemiş. Gelirlerin bir kısmı yok edilmiş. Gayrimenkuller ya ipotekli ya hacizli. Gelirler yüzde 40 eksilmiş.

* AIG hisselerine bakışınız nedir? Ünal Aysal "Ya geri alın ya serbest bırakacağım" dedi.
Ünal Aysal, kulübün ihtiyacı olduğu zaman parayı cebinden çıkartıp vermiş bir G.Saraylı. Bu G.Saraylı kişiye yaptıklarından dolayı ne gereğinden fazla teveccüh göstermek lazım ne de yerin dibine batırmak... Parasal destek veren insanlar bu kadar yerin dibine batırılırsa G.Saray'a, yarın kimse yardım etmeyebilir. AIG hisselerini geri almak için Ünal Aysal'dan bu parayı istemek doğru muydu, değil miydi başka bir tartışma konusu. Halka açılma, şirketlerin kendi büyüme programları içinde kullanılacak enstrümanlardan biri. Yanlış bir şey değil. Ancak halka açılıp elde edilecek gelirler, ilave yatırımlar ve gelir kaynakları yaratmalı. Gelen para borç ödemeye gidiyorsa, küçülme yönünde adım atıyorsunuz demektir.

* Siz hep "Büyük düşünmek pahalı düşünmek değildir" dersiniz. Başkan olursanız G.Saray hem yarışan hem de küçülen bir takım mı olacak?
Galatasaray'ın sportif olarak çapını küçültmek ihanettir. G.Saray futbolda ve bütün branşlarda iddialı olmak zorundadır. Başarı için dehşetli büyük paralar da lazım değil. Doğru paraları doğru zamanda doğru insanlara vermek gerekir.

* G.Saray'ın darboğazdan çıkacak ne kadar paraya ihtiyacı var. Kuracağınız yönetim tespit edeceğiniz parayı koyabilecek mi?
Darboğazdan çıkılması için havaya gitmiş paraların geri gelmesi lazım. Son 10 yılda alınıp kullanılmayan, faydalanılmayan havaya saçılan kalemlerin toplamı 200 milyon dolar. Bir takım oyuncular gelmiş, bazıları 1 maç oynamış, bazıları hiç oynamamış. Savrukluk olduğu zaman birisinin bu parayı getirip koymasını beklemek ne doğru ne de hakkaniyetli olur.

* Gelecek yönetimin 30 milyon dolar para koyması gerektiği konuşuluyor. Katılıyor musunuz?
G.Saray'ın acil ödemeleri olduğunu biliyoruz. Kulüp öyle bir durumdaki ne kadar para getirirseniz hepsine ihtiyacı var. Oysa aradığı ve kendi borçlarını ödeyeceği parayı kendisi yaratıyor olmalı. Birilerine gidip "Ver şu kadar parayı" demek çözüm değil, kolaycılık olur. Borçlar, gelirler artırılarak ödenmeli. Projeler üretilmeli. G.Saray'ı daha büyük sıkıntıya sokmayacak, borç altında bırakmayacak tedbirler alınmalı.

* Siz Galatasaray'ı borçsuz devretmiştiniz. Bunun sırrı neydi?
Karışık bir şey değil. Gelirini artıracaksın, giderini kontrol altında tutacaksın. Harcamalarını gerçekçi yapacaksın. Gelirlerini artırıp, yeni gelir yaratacak projelere döndüreceksin. Benim felsefem böyleydi. G.Saray giderlerini kontrol edebilseydi bugün stat projesi için kredi aramaya çıkmazdı.

* Kuracağınız yönetimde çok özel isimler olacak mı? Camianın size bakış açısı nedir?
Galatasaray'ın iyi yönetiliyor olması herkesin isteği. Doğru yönetim, yapılacak doğru işlerin tespitiyle orantılıdır. Stat yapılacak, Riva değerlendirilecek. Mali, hukuki ve finansal durumları var. Kulübü düzlüğe çıkartacak ve belli fonksiyonları çözümleyecek, göreve göre isimler olacak. Kararımı vermeden önce arkadaşlarımla, yaşıtlarımla benden yaşça büyük isimlerle ve başkanlarla oturup konuştum. Gönlüm ne isterdi biliyor musunuz? Galatasaray'ın içinde yetenekli gençler var. Keşke bunlar bugüne kadar yönetimler içinde iyi yetişmiş ve G.Saray'da görevi devralmaya hazır olsalardı; o zaman ben de onların yardıma ihtiyaç duyduğu anlarda yardıma hazır durumda olan biri olmak isterdim. Yönetimime mesleklerinde başarılı, yetenekli genç isimleri alacağım. G.Saray markasıyla, geçmişiyle, taraftarıyla bugünlere layık bir kulüp değil. G.Saray bugün normal bir yaşam içinde değil. Kriz içinde. Sorunlar kriz yönetimi tarzıyla çözülebilir.