Top
Levent Tüzemen

Levent Tüzemen

levent.tuzemen@sabah.com.tr

06/05/2019

Başakşehir’in psikolojisini de bozdu!

Final maçları kapıya gelince Fatih Terim ve ekibinin hayatlarının finallerle geçmiş olması, Galatasaray'ın bu seviyeleri nasıl oynadığını anlatmak için yeterlidir. Galatasaray, stres seviyesi zor maçlarda evinde hep farkını ortaya koymuştu. Bu tarz maçları oynama tecrübesi ve geleneği, Galatasaray'da futbolcular değişse de aynı kalıyor. Galatasaray, geçen sezon şampiyon olurken, evinde oynadığı Beşiktaş ve Başakşehir karşılaşmalarını kazanmıştı. Terim'in, Ndiaye'yi tribüne göndermesi, benim adıma şaşırtıcıydı. Ama Şenol Güneş'in Necip-Atiba-Dorukhan üçlüsü ile orta sahayı kurması, 'Önce kaybetmeyeyim, bir gol atarsam kazanırım' zihniyetiydi. Galatasaray, ilk yarıda kontrollü, topa daha çok hakim olarak ve sakin kalarak oynadı. Eğer Onyekuru attığı gol öncesi girdiği iki net pozisyonda vuruş tercihlerini doğru yapabilse Galatasaray maçı doğrudan koparacaktı. Galatasaray, Konya maçında kaçırdığı liderlik şansını son haftaların formda ismi, gövdeli futbol oynayan ve kazanan Beşiktaş'ı alt ederek bu sefer kaçırmadı. Beşiktaşlı oyuncular, zihinsel olarak derbiye hazır değillerdi. İkili mücadelelerde çabuk öfkelendiler. Seyirci desteği Galatasaraylı oyuncuları hep dikkatli oynamaya davet etti. Luyindama bence Galatasaray'ın en zayıf halkasıydı, ama Marcao'nun savunmaya dönmesi, Galatasaray'ın geriden topla oyuna iyi çıkmasını sağladı. Fernando'nun golü, Beşiktaşlı oyuncuların dağıldığının göstergesiydi. Çünkü birbirleri ile konuşmaktan pozisyon alamadılar. G.Saray bu galibiyetle şampiyonluk yolunda sadece bir adım atıp zirveye yerleşmedi, Beşiktaş ile takip mesafesini açtı, Başakşehir'in psikolojisine dokundu.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp