Top
29/10/2008

Avni Aker sendromu

Chelsea'nin zor bela kazandığı bir maç sonrası İngiliz gazeteciler Robben'e soruyorlar: "Sol çizgide adeta trafik polisi gibiydiniz." Robben'den yanıt gelmiyor. Aynı gazeteciler teknik direktör Mourinho'ya da aynı soruyu yöneltiyorlar. Mourinho: " Bugünkü en iyi oyuncularımın başına Robben'i koyabilirim."
Gaziantep maçı sonrası sahadan ayrılırken futbol görüşüne saygı duyduğum bir ağabeyim şunları söyledi: " Umut ya da Gökhan atılsaydı bu maçı alırdık." Bu iki örnek şunu diyor: Futbol sahasının genişliği 45 metredir. Daraltırsan daraltmak isteyenin ekmeğine yağ sürersin. Tersi, rakip savunmayı dağıtırsın. Gelelim
Trabzonspor'a. G.Antep maçı bitti ama nice G.Antep maçları yaşanacak Avni Aker'de. Maç bitti "Sorun topu içeri sokamamaktı" diyor sayın Yanal. Sayın Yanal beni adeta tekzip ediyor!

BİR SANTRFOR YETER
Düşünelim; topu içeri soktuk. Yarın Sivas gelecek ve niceleri. Bu topun içeri girme şansı daha ne kadar olacak. Ne diyorum. Birinci olarak diyorum ki bu takımın diziliş formatında hoca fazla inatçı, gelenekçi ve de statükocu.
Avni Aker'de iki santrfor olmaz, olmuyor. Çünkü bu iki santrforu potansiyel kılacak kenarlarınız yok.
Hadi kenarlarınız olmasın. Yine bu iki santrforu daha verimli kılacak Alex'iniz de yok. İkinci olarak diyorum ki bu kadro yetersiz. G.Antep maçının başında Colman'ın harika hareketlerinin ardından sol çaprazdan kaçırdığı pozisyon sonrası düşündüm. Topa vurmayıp bassaydı gol olurdu. Ama o kez de burada olmaz daha üst seviyeli takımlarda olurdu. Ve son sözüm. Bu takımın bir sağ-sol açığı olmalı. Bir santrfor yeter. Orta alanda oynayacak iki oyuncu birbirini tamamlayan değil her biri oyunu iki yönüyle oynayacak oyuncular olmalı. Ön libero diyorlar. İtiraz ediyorum. O ne demek!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp