Mitoloji kahramanı Samson, gücüyle etrafı titretirken, düşmanları sırrının saçlarında olduğunu öğrenirler. Ve bir makas darbesiyle Samson saçlarını ve gücünü kaybeder. Seyircisiz Fenerbahçe, saçlarını kaybetmiş Samson gibiydi. Gücü, kuvveti, konsantrasyonu, yetenekleri bir anda yok olmuş, Diyarbakır'ın kademeli savunmasını aşmak için pozisyon değil, çare bile üretemez olmuştu.
Auta giden iki şut dışında kaleye yaklaşamayan Anelka'yı bir kenara bırakırsak, Alex de bir faul atışı veya korner bekler haldeydi. Sadece Tuncay'ın müthiş çabasını takdirle izliyorduk. Genç yıldız her türlü zorlamayı yapıyor, sakatlanma pahasına risk alıyor ve ilk 45 dakikanın Fenerbahçe adına en etkili ismi oluyordu.
Daum çift forvetle (Nobre-Anelka) oyuna başladı. Alex'in bu ikiliyi desteklemesi gerekiyordu. Anelka ofsayttan kurtulamadı, Nobre istediği topu bulamadı. 35'te düzen tekrar tek forvete döndü.
Hüseyin Kalpar, Ziya Doğan gibi sekiz kişiye adam markajı yaptırmak yerine, beşli orta saha oluşturup, alan daralttı. Maznov'u Cem ve Atilla destekliyordu. Fenerbahçe takım olarak geriye koşma sorunu yaşayınca, özellikle Serkan'ın savunduğu sağ kanattan etkili oldular.
İkinci Diyarbakır golünden önceki net faulü Serdar Tatlı atladı. Fenerbahçe'yi topu kanatlara taşımak rahatlatırdı.
Anelka-Yozgatlı değişikliği bu düşünce ile yapıldıysa doğru karardı. Fakat iyice öne çıkan Fenerbahçe defansının arkasına kolay sızan bir Diyarbakır vardı.
62'de Alex müthiş frikiğiyle sezonun ilk golüne imzasını atarken, takımına umudu aşıladı. Galiba saçlar uzuyordu. Tuncay-Nobre ikilisi hareketli oynamaya başladı. Mehmet ve Ümit içeri kat eden bindirmelerle adamlarını beraberlerinde taşıyıp defansın yerleşimini bozdular. Tuncay üçüncü denemesinde beraberlik golünü buldu. Bitime 13 dakika vardı ve Fenerbahçe'nin artık rakibi zorlayacak nefesi kalmamıştı.
Tuncay'ın böylesine istekli oynadığı bir maçta, kulübede otururken kırmızı kart görmesi ise maçın önemli bir detayı. Bu sonuçlar yaşanacak ve her maç kazanılmayacak. Ama önemli olan bunları sindirmeyi başarıp, bir an önce krizden çıkmak. Maça Daum'dan daha çok müdahale eden yöneticileri, bu sözlere kulak kabartıp ayakları titreyen oyuncuları ile Fenerbahçe büyüyemez. Şu anda yapılması gereken, bir an önce krizi bitirmek, yeniden başlamak için silkinmektir.
Sonuçta iki takım da maçı kazanacak pozisyonları buldu. Aradaki fark birinin son şampiyon olması, diğerinin küme düşmemek için oynamasıydı. Hocaları da farklıydı! "İstikrarı" savunan Başkan Aziz Yıldırım'a, Daum da iki maçtır istikrarlı skorlar sunuyor.