Turkcell Ligi'nde son haftaya girdik. Fenerbahçe ligin iplerini elinde tutuyor. Şampiyonluk da, küme düşme de sarılacivertlilere bağlı. Bütün bu inisiyatif üstünlüğüne rağmen ekranlarda ve gazetelerde Galatasaraylı yöneticiler var. Adnan Polat "Pazar 20.45'te şampiyonuz" diyor. Bülent Tulun'a göre Galatasaray yüzde 90, teknik direktör Gerets'e göre ise yüzde 51 şampiyon.
Fenerbahçeliler bu demeçlere kızgın. "Bildikleri bir şey mi var?" diye çıkış yapıyorlar.
Fenerbahçe yönetiminden ise "tık" yok. Hepsi susmuş, ortamı seyrediyor. Bu gerginliği azaltacak, taraftarlarına güven aşılayacak bir açıklama yapmadılar. Futbolcular da konuşturulmadı. Daum meydanda görünmüyor. Galatasaray yöneticileri "akıl oyunlarını" yönetmeye çalışıyor. Pazar günü Sami Yen'i şampiyonluk için süslemeleri bile bu oyunun bir parçası. İddialı demeçleri ile rakipleri üstüne baskı kurmaya çalışıyorlar ve başarıyorlar.
Bu arada şampiyonluğu kaybetseler bile oluşturdukları kamu oyu ile kendilerini "gönüllerin şampiyonu" ilan ettiler.
Bu da başta Adnan Polat olmak üzere, Galatasaray Yönetimi'nin krizi ele geçirdiklerini ve kendi lehlerine kullandıklarını gösteriyor.
Ortam öyle bir halde ki, Fenerbahçe bu sene üç kez karşılaşıp, 13 gol attığı Denizlispor'a karşı puan kaybetme endişesi taşıyor, Galatasaray ise son iki maçında 12 gol atan Kayserispor'u güle oynaya yenecek gibi.
Gerçek tablolara baktığınızda durum tam tersi. Bir sürpriz olacaksa, bu Sami Yen'de gerçekleşir.
Ama "akıl oyunları"nda oluşturulan kamuoyu ve Fenerbahçe yöneticilerinin bu konudaki yetersizliği tam tersi bir tabloyu gündeme getiriyor.
Bana pazar günü 20.45'te Fenerbahçe şampiyon olur ama bu gidişle oyunu Galatasaray kazanır gibi geliyor.