Top
Gürcan Bilgiç

Gürcan Bilgiç

gbilgic@sabah.com.tr

04/05/2006

Bir kupa, üç rakip

İnsanlar yaptıkları hatalardan ders alarak tecrübe ve deneyim kazanırlar. Hayatlarını bu seçimlerinin getirdiği sonuçlara göre yönlendirmeye çalışır, kritik kararlarında geçmiş deneyimlerinden yararlanırlar.
Elbette bunu zeki insanlar yapar. Kör gözüm parmağına olanlar da vardır. Hayatlarını, şanslarına ve "koruyucu meleklerine" emanet etmişlerdir. Sırtlarını dayadıkları "dayıları" zor anlarda yetişip, onlara soluk aldırır. İş başarılı biterse, "Aferin evladım" derler, hakkını verirler.
Bu giriş cümlelerine anlam verenler elbette vardır. Veremeyenler için teknik direktör Christoph Daum'un Anelka'yı tek forvet olarak oynattığı maçları, bu oyunlardaki performansı ve daha dört gün önce oynanan Trabzonspor maçını gözlerinin önüne getirmelerini tavsiye edeceğiz.
Atatürk Stadı'nda ilk 45 bittiğinde rakip kaleye iki cılız şut çekebilen Fenerbahçe'ye karşılık, rakip kaleyi 12 kere ziyaret edip, iki de gol bulan bir Beşiktaş var. Yani tablo Trabzon'dakiyle aynı.
İkinci yarıda beklenen değişiklikler ile Fenerbahçe rakibini sahasında tutmayı başardı. Semih atak kulvarını genişletiyor, Anelka yüzü kaleye dönük top bulma fırsatını yakalıyordu. Mehmet Yozgatlı ile sağ çizgiyi de kullanmaya başladılar. Ama en önemli denge unsuru Apppiah'ın, Marco ile birlikte göbeği tutmaya başlamasıydı. Ganalı pres ve pas üretiyor, Beşiktaş orta sahasını soluksuz bırakıyordu.
55'te Alex'in golüyle birlikte maçın rengi de değişti. Fenerbahçe kontrolü eline alıp tempoyu düşürdü. Yozgatlı'nın füzesiyle denge tekrar kuruldu.

DEMİRLEK'İN
YANLIŞLARI
90 dakika berabere bittiğinde Fenerbahçe'nin tehditlerinde yine Alex'in frikikleri vardı.
Bir takımın dizginleri bu kadar tutulabilir. Ve yine bir takım buna rağmen ancak bu kadar "haysiyetle" mücadele edebilirdi. Fenerbahçe takımı teknik direktörüne rağmen var oluyor. Bu sayede bazılarını da var ediyordu.
Uzatma anlarında Beşiktaş takımı teslim oldu. Fenerbahçe topu istediği gibi dolaştırıyor, atak yapmak için uygun anı kolluyordu.
Bir kere Alex ile gole çok yaklaştılar. Yozgatlı'ya yapılan net faüle ise hakem Demirlek penaltı kararı verme cesaretini gösteremedi . Bülent Demirlek'in ilk Beşiktaş golündeki frikik kararı da yanlıştı. Siyahbeyazlı ekibin ilk 45'te arkasına aldığı İzmir rüzgarına Demirlek de katıldı.
Marco'nun atılmasından iki dakika sonra gelen Tümer'in "şapka çıkartılacak" golü, Fortis Kupası'nın sahibini belirledi. Fenerbahçe takımının hem Daum'la, hem hakemle, hem de Beşiktaş ile mücadele edecek gücü yokmuş demek ki.
Zeki(!) insanlar bunu da tecrübelerine katmalılar.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp