Çin ve Moğol baskılarına direnen Orta Asya'daki ceddimiz, Hakan'ın gücüyle yönetilir, az da olsa Hatun'un varlığı hissedilirdi.
Özeldi kadının yeri eski Türklerde, eşite yakındı neredeyse.
Elbette Hakan'dı ülkeyi kılıç zoru ve aklıyla yöneten...
Dediği dedik, çaldığı düdüktü tabii ki...
Ama Hatun kişi de yanında ona güç verir,
Örneğin savaş için meşveret edilirken,
Kadının da görüşü alınırdı.
Hatun da 'yerini' bilir, ona göre davranırdı.
Bu açıdan çok ilginçtir tarihin ilk yazılı anlaşmasına bir kadının elinin değmiş olması...
Yazarın Diğer Yazıları
- 02/05/2024
- 01/05/2024
- 25/04/2024
- 24/04/2024
- 18/04/2024