Top
Cem Sancar

Cem Sancar

cemsncr@gmail.com

11/06/2023

Mim koyduk

Pirim anneannem istisna bir hareket yapardı. Karşısındaki onu anlamadığı zaman, baş parmağını diliyle ıslatır, duvara mühür gibi basardı. "Bak buraya mim koyuyorum. Gör bak böyle olacak!"
TDK "Mim koymayı" şöyle açıklıyor: "Bir şey unutulmaması için işaret koymak. Önemli bularak üstünde durmak, dikkate almak, önemli şeyler arasında saymak."
Mim harfine bakarsak hem sağdan hem de soldan bitişebilen bir harftir. Kur'an alfabesinde Mim harfi düşünen bir insana benzer, sanki bir sırrı tefekkür eder.
Allah'ın Âlim isminin, ilim sıfatının son harfi Mimdir. Kur'an'da kullanılan ve şifreli harfler denilen on dört harften biri de Mim harfidir.
Mim harfinin ebced değeri kırktır. Hz. Muhammed'in isminin ilk harfi Mim'dir. O kırk yaşında peygamber oldu. Alimlerin bildirdiğine göre, Elif-Lam-Mim'deki Mim harfi, ona işarettir.
Buradan "Kırklar Meclisi" hadisesine geçebiliriz. Olay şöyle anlatılır: Dışardan biri peygamberi görmek için kırk kişinin olduğu meclise girer, "peygamber hanginiz?" diye sorar. Yani Allah'ın resulü orada bir "mim sesi" kadar munis ve tevazu doludur.
Mim üstüne konuşmuş:
"Ben, elif lâm mim bir harftir demiyorum; bilakis Elif bir harftir, Lâm bir harftir, Mim de bir harftir."
Hurufi mukataa, kesişen bağımsız ve ayrı harfler, Allah ve Resulü arasında hususi şifrelerdir. Âlimler, "Onlar Kur'an'ın sırrıdır," derler...
Bu mevzu çok tartışılmıştır. Burada keselim...



***

Mim hakkında kısa bir giriş yaptıktan sonra gelelim Türkiye Yüzyılına koyduğumuz işaretlere, mimlere!
Açıklanan kabineye bakalım. Türkiye dünyaya konuştu ve dedi ki:
"Dışişlerine efsane MİT başkanını atıyorum. Bundan sonra sizle açık ve net konuşacağım. Numarayı bırakın elimizi tutun! Her şeyinizi bilen, derin kültüre sahip bir kişiyle muhatap olacaksınız.
MİT in başına ise Doğu-Batı ikilemi ve İslam Medeniyeti üstüne tuğla gibi kitapları olan, sanat ve kültürle yakından ilgili bir entelektüeli, İbrahim Kalın'ı geçiriyorum. Biz gerçek bir demokrasi yüzyılı açıyoruz, lafla değil bizzat devletin kurumlarını yeniden konumlandırarak yapıyoruz bunu..."
Bana göre böyle ters köşeler yapıldı, böyle dendi. Başka ne dendi?
"Darbeye karşı çıkan vatansever subayları yükseltiyorum. 15 Temmuz Antifaşist Direnişine mim koyuyorum, milat yapıyor, unutmuyorum." dedi. "Ekonomide kendi kurallarımla küresel oynuyorum, kapalı değil açık!" dedi. Avrupa parlamentolarında isim yapmış, finans çevrelerinde Müthiş Türk Kızı nâmını almış hanımları gayet devrimci bir atılımla öne çıkardı. Yetkin bir kabine çattı. Cesaret, dirayet ve merhametle yürüyen bir dünya devleti fotoğrafıyla yeni yüzyıla pek şık bir selam çaktı.
Türkiye'nin yeni şifreleri böyleydi. Lideri zaten belliydi. Ekonomi ve yeni anayasa işaretlendi. Mutabakat ve refah. Demokrasi, dışlayıcı değil kapsayıcı laiklik ve Müslümanca bir sosyal devlet. En alttakilere; emeklilere, küçük memurlara, işçilere, ev kadınlarına yapılan kollama arttıkça, en mühimi büyük şehirlerdeki kiralar meselesi çözümlendikçe, "sosyalist" de denebilir mi peki buna? Bilmiyorum, İslam'a yakışır ama... Mim koyup geçiyorum...



***

Siyasi alana fazla girmeye niyetim yok. Büyük fotoğrafa bakıyorum. Seçim, şirretlikleri yenen bir demokratik şölenle bitti. Artık aslolana dönmeli. Mesela niye Kültür ve Turizm bakanlığı? Kültür konusunda yazıklanıp durmak yerine bir kültür bakanlığını hak etmiyor mu bu büyük ülke? Ya medyanın hali? Çatışmayı sürdüren kakkoroz kabalık! Aynı tornadan çıkmış gibi hep aynı bültenler. Pabucu dama atılan habercilik. Seviye kelimesinin üstüne çizik atanlar, ya onlar?
Türkiye'nin büyük koşusunda medya geride kaldı. Orada da bir devrim yapmalı, bu noktaya şahane bir mim koymalı...



***

Elif lâm mim...
Allah'tan başka hiçbir şeyin önünde boyun eğmeyen aklın ve kalbin, haysiyetli entelektüel bir kontratak için...
Eleştiri ahlâkını içselleştirmiş aydınlar, arifler için...
Ben daima iyimserim...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları