Top
Bağiş Erten

Bağiş Erten

bagis.erten@gmail.com

26/08/2014

Fenerbahçe-Galatasaray derbisi artık oynanmasın

Sonda söylenecek şeyi başta söyleyelim. Bu derbi oynanmasın artık. Hiçbir şey kaybetmeyiz. Evet hiçbir şey! Verelim puanlarını/kupalarını, paylaşsınlar ama bize de eziyet etmesinler.

Eğer bazı yöneticiler verecekse bu maçın rengini, bazı futbolcuların hırçınlıklarıyla sürekli kirlenecekse, oynanan oyunun kalitesi bu düzeyde olacaksa, dün Manisa’daki gibi taraftarlarla insanı futboldan soğutacaklarsa artık oynamayıversinler. Bir eksiklik, noksanlık hisseden olur mu gerçekten? Memlekette futbolun en büyük değeri zannedilen şey bu öyle mi? İnsan utanır prezante etmeye! 

Keşke size maç nasıl geçti, iki takımın lig öncesi potansiyeli ne, eksikler, aksaklıklar düzelir mi, kim neyi iyi yaptı... bunlardan bahsedebilseydik. Gönül ister ki Selçuk ve Melo’nun form düşüklüğünden kaygılanmak gerek diyelim, Yasin’den fazlası lazım diyelim, Bruma ve Chedjou bu takımın vazgeçilmezi ise durum kritik diyelim. Ama umut etmek isteyenlere hiç değilse Olcan’la Burak’ın iletişimi, Muslera’yı verebiliriz diyelim.

Ya da Fenerbahçe 'yi tebrik edip takım formatının oturmasının ne kadar önemli olduğundan dem vuralım. Kupayı uzatmaya gitmeden hak ettiklerini söyleyelim. Emre’nin hırçınlıkla kalite arasındaki sarkacı gene nasıl sallandırdığını anlatalım, kanat beklerinin oyuna katılımıyla nasıl işlerlik kazandıklarını tarif edelim, Emenike’yi sorgulayalım, defanstan topa çıkaramama sorununun altını çizelim...

Ama yok, insanın içinden gelmiyor arkadaş. Volkan ve Melo penaltılar sırasında sarı kart gördükten sonra, Soma için yapılan bir maçta sahaya onca şey yağdıktan sonra, bildiğimiz ve yaka silktiğimiz ne varsa gene tekerrür ettikten sonra, merhum Somalı işçilerin çocuklarının tribünde olduğunu bile bile maç öncesi bunları konuşup maç sırasında bunları yaptıktan sonra... Yok arkadaş! Alın sizin olsun derbiniz. Futbol sevgimizi günbegün eriten bir maç dünyanın en iyi derbisi sayılsa bize ne!

Sakinleşip yazmak lazım böyle yazıları. Ama sakinleşemiyor ki insan. Ertesi sabah olmuş, maç sonrası ve yankılarıyla daha da beter oluyoruz. Irkçılık, nefret suçu, hakaretin bini bir para ... Yediremiyorum ben. Dünkü ortamda bile bu yapıldıktan sonra çok içerliyorum. Meğer hakikaten Hegel haklıymış. Her ülke , her toplum, her cemaat, her kulüp hak ettiği şekilde yönetiliyormuş! 

Oynamayın kardeşim! Bu derbi olmasa ne kaybederiz ki? Ama oynamazsanız hiç değilse ruh sağlığımızı kazanırız, giderek azalan futbol sevgimize sahip çıkarız!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp