Anlaşıldı, bu sezon Fenerbahçeli taraftarlar rahat bir maç izleyemeyecekler. Hep sinir hep stres. Ya geriye düşecek yakalayacak, derbide olduğu gibi. Ya da bu maçtaki gibi 10 kişi kalan rakibi karşısında bile zorlanarak kazanacak. Şöyle arkama yaslanayım, keyifle bir maç izleyeyim yok. Taraftar Sarı-Lacivertli renklere aşık, ama suratlar kireç gibi bembeyaz. 85 dakika, penaltıya kadar hop oturup hop kalkıyor. (Bu arada Penaltı öncesi ofsayt yok muydu? Yayıncı kuruluş da sağ olsun ısrarla tekrarı göstermedi de!) ★★★ Valbuena, Soldado, Tolgay, Moses, Mehmet Topal hepsi ara ara güzel oynuyor ama, 90 dakikanın tamamında bir varlar, bir yoklar. İstikrar yok, güzel oyunlarını maçın tamamına yayamıyorlar. Tamam kabul, rakip de çok dişli ve disiplinli, fakat sen sahanda oynadığın maçta 11’e 10 bu kadar zorlanmamalısın, ne olursa olsun. Bak az kalsın geçen hafta derbideki çaba çöpe gidecekti. 3-3’ün bir anlamı kalmayacaktı. Sonra her zaman penaltı gibi bir kurtarıcı bulup da maçı çeviremezsin. ★★★ Rizespor’u da tebrik etmek lazım. Özellikle 10 kişi kaldıktan sonra ikinci yarıda ayağa pas yapan savaşan bir takım vardı. Bakmayın o statta, o muhteşem seyirci karşısında kolay değil direnmek hem de 10 kişiyle. Belli ki doğru yoldalar, onları izlemek çok keyifli, bravo Okan Buruk.