Top
Tamer Heper

Tamer Heper

hukuk@posta.com.tr

02/01/2012

Alacak var da ne kadar?

İki ay bir işyerinde çalıştım. Aylık ücretim 1300 TL idi ama bana sadece 800 TL ödendi. Ben de işyerinden ayrıldım. Şimdi bunu almak için ne yapmam lazım? İş mahkemesinde dava açabilir miyim?  E.D.

Şimdi size “Elbette açarsınız, paranızı alırsınız” demem gerekir ama hemen demeyeyim, önce ben bir soru sorayım: Yazılı iş sözleşmesi yaptınız mı? Yaptıysanız tamam problem yok. Derhal bir ihtarname gönderin, makul bir süre verin, sürenin sonunda paranız ödenmezse iş mahkemesinde dava açın. (İhtarname dava şartı değil, bu öneri işin kolaylaştırılması için, belki ihtarname üzerine paranız ödenir diye.) Ama yazılı sözleşmeniz yok ise aylığınızın 1300 TL olduğunu nasıl ispatlayacaksınız?

İşte sıkıntı burada. Tanıkla ispata çalışsanız, iki ay çalıştığınız bir işyerinde sizin aldığınız aylığın kaç lira olduğunu kim bilebilir? Dolayısı ile belki denilebilir ki iki ay için ödenen 800 TL asgari ücretin bile altında, dolayısı ile size ücretiniz her halde eksik ödenmiş ama bu sizin aylığınızın 1300 TL olduğunu belgelemez, sadece bir miktar alacaklı olduğunuzu gösterir. Şimdi bunları değerlendirin ve ona göre iş mahkemesinde davanızı açın.

Baba müşkül durumda

Benim 33 yaşında bir kardeşim ar. Bankalardan kredi kartı alır yüklü borç yapar sonra da ödemez. Bazılarını imkan dahilinde babam öder. Bankalara kredi kartını iptal etmesini istedik, kabul görmedi. Buna karşı yapacak hukuki bir önlem yok mu? V.E.


Bahsettiğiniz kardeş 33 yaşında yani reşit. Doğrusu şunu söylemek mümkün: O yetişkin bir kişi, bırakın kendi borçlansın kendi ödesin. Belki birlikte yaşadığı ana-babası “Bir gün bize de haciz gelir” diye ödemek durumunda kalıyor. Aslında daha önce hatırlattığım gibi şayet haciz konulmak istenilen eşyanın faturası varsa ve fatura borçlu dışında birinin adına ise o mala haciz konulamaz. Risk, faturası olmayan eşyada. Evet bu halde durum riskli, evdeki eşyaya haciz konulabilir. Peki o zaman başka bir önlemden söz edeyim. Bu önlem Medeni Kanun’un 406. maddesinde. Diyor ki: “Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebi ile kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır.” Sizde de savurganlık var, ailesini darlık ve yoksulluğa düşürme tehlikesi var. Bunları mahkemede ispatlayabilecek iseniz babanız, oğlunun kısıtlanmasını yani kendisine vasi tayinini isteyebilir. Vasi tayin olunduktan sonra da bu kardeş artık borçlanmada bulunamaz. Hatta kredi kartı alamaz.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp