Geçtiğimiz yıllarda bir VIP alışveriş etkinliğinde kadınların yarattığı izdihamı hatırlarsınız... Alışverişin start almasıyla çığlık çığlığa alışveriş yapmaya koşanların, birbirini itenlerin, birbirinin elinden ürün kapan kadınların çılgın hali günlerce konuşulmuş, tartışılmıştı hani.. Bu alışveriş çılgınlığına sebep olan da, H&M markasının ünlü tasarımcılarla yaptığı işbirliğiydi. Dünyanın en ünlü/lüks moda markalarına koleksiyon hazırlatıp, nispeten o markanın fiyatlarından daha ucuza satınca, insanlar kendilerini kaybetmişti. Marka bu yıl da, bir başka ünlü tasarımcı ile işbirliği yaptı… Paris merkezli Giambattista Valli işbirliğiyle hazırlanan özel koleksiyon, önceki akşam Tersane İstanbul Haliç’te tanıtıldı. Mekan çok şık dekore edilmişti; koleksiyondan belli parçalar sergilendi, bu kez az sayıda VIP davetli geceye davet edildi ve onların da gönüllerince alışveriş yapmaları için fırsat yaratıldı elbette. Arzu Sabancı’dan Işıl Reçber’e, Begüm Kütük Yaşaroğlu’ndan Ahu Yağtu’ya ve tüm moda influencer’larına dek, yok yoktu. Alışveriş çılgını bir arkadaşımın alışverişi geldiği için ben bile ordaydım!! Ortam, müzik, sosyalleşme bir yere kadar sürdü tabii… Ufaktan sahne ardındaki dev perdenin önünde birikmeler başladı. Çünkü, perdenin arkası bildiğiniz H&M mağazasıydı! Koleksiyondaki ürünler, onlarca kasa, siyah giymiş satış görevlileri ile tam bir mağaza kurulmuştu tarihi tersaneye. Perdenin önündeki kalabalık artınca, anladık ki vakit tamam.. Şimdi size bir alışveriş çılgınlığının ortasında nasıl ayakta kalınır anlatıyorum. Not edin, hayatta bir kez olsun başınıza gelebilir. Devamı aşağıdaki yazıda....IŞIL REÇBER’İN ARKASINDAN KASA KUYRUĞUNA MI GİRİLİR!■ Öncelikle, şık bir geceye gidiyorsunuz diye topuklu ayakkabı, bot falan giymeye kalkışmayın! Elbiselerin arasında koşturma hızınız düşmesin, depar atınca ayağınız takılmasın. Uzun kasa kuyruğunu da gözönüne alın... ■ Alışveriş yapılacak perdenin, kapının önünde insanlar birikmeye başladıysa; siz de oraya yanaşın. Arkada kalırsanız, askılarda hiçbir şey bulamazsınız benden demesi! ■ Askılarda gördüklerinize uzun uzun bakmayın, evirip çevirmeyin. Kadınlar askıların arasına 300 Spartalı gibi dalıyor diyorum! Bedenmiş, renkmiş, modelmiş bakmayın, benim gibi elinde tek bir etekle kalakalırsın! ■ Ünlü kadınların taktiği şu: Ellerine gelen her şeyi toplayıp kasa kuyruğuna giriyor, sırada beklerken ihtiyaçları olan bedenleri istiyorlar. Görevli gençler de, ‘büyük’ alışveriş yapması muhtemel kitlenin etrafında pervane zaten. ■ Bir ara Begüm Kütük Yaşaroğlu ile aynı eteği çekiştirirken bulduk kendimizi! “Onu bana ver, hayır sen bana ver’ tartışması eteğin bedeni yüzünden berabere bitti neyse ki. Begüm’ün “Sen görürsün, unutma bunu” tehditleri ise ürünler hızla bittiği için başka bir zamana ertelendi. Fakat not düşelim, kendisi gecenin en şık, en güzel marka yüzüydü. ■ Bir etekle kasa sırası beklerken, önümdeki kişinin Işıl Reçber olması kaç puan peki? Taktiği belli, bam bam bam! Koleksiyondaki tüm elbisleri almış, kasaya yığmış, görevliler tek tek uygun bedenleri getiriyor kendisine! Saatler sürdü. Etraftakiler de “Işıl Reçber’in arkasından kasa kuyruğuna mı girilir, bu nasıl bir şuursuzluk!!” bakışı atıyor bana. Neyse, kasada ne kadar ödediğini öğrendim: Tam 18 bin 700 küsür TL. ■ Ha, beni orada unutan alışveriş çılgını arkadaşımdan ise hâlâ haber yok!HAYATLA GEÇİNMEYİ SEÇTİMTanıdığım en pozitif, en mutlu, en eğlenceli kadınlardan Nilgün Belgün anlattı; sevgili arkadaşım gazeteci İpek Durkal da yazdı. Ortaya şahane bir kitap çıktı; ‘Hayatla Geçinmeyi Seçtim’. Kendini umutsuz, çaresiz hissedenlere, pişmanlık duyanlara, ilişkilerinde sendeleyenlere çıkış yolları gösteren; çok gerçek, çok dobra bir hayat kılavuzu. İpek, Nilgün Belgün’e hayatının detaylarıyla, önemli dönemeçleriyle ilgili onlarca soru soruyor; Nilgün de saklanmadan gizlenmeden, hatta biz de hayatla iyi geçinelim diye bir bir anlatıyor.Kitapta iki dostun sohbetinden süzülen öyle güzel detaylar var ki, bir solukta okuyacaksınız. Birkaçı tadımlık olarak aşağıda…SADECE 'AŞIKKEN' EVLENMEYİN■ Anne olarak saçını süpürge eden bir kadın değilim belki ama iyi bir anneyim... Kızlarımla ilişkim hep almak vermek üzerine kurulu. Hayatın dengesi bu çünkü. ■ Huzur ve rahatlık istiyorsak, hayatı da rahat bırakacağız. ■ Özel hayatımda negatif insan barındırmamışım, sanal dünyada mı dikkate alacağım? ■ Gerçekten helalleşmeyi bilmek lazım. Ben mutluluğumu; vakit geçmeden, hayat bitmeden yaptığım ayrılıklara borçluyum. ■ Menopoz da güzel geçer mi demeyin, benimki gerçekten güzel geçti! ■ Eşlerimden ayrılma kararı almadan önce hep dolma sardım. Yaprak dolmasını mıncık mıncık sararken, ayrılsam mı ayrılmasam mı düşündüm.. ■ Sadece “aşıkken” evlenmeyin, çünkü evliliğin başladığı yerde aşk masalı bitiyor.