Koğuşun ortasına bir kürsü kurulmuş. Takım elbiseli, kravatlı siyasetçi, milletvekili yemini ediyor. Tutuklu ve mahkumlar alkışlıyor. Bu yeminin ardından tahliye edilen Osman Bölükbaşı, milletvekili sıralarındaki yerini alıyor. Yıl 1957. Yemin edilen yer Ankara Ulucanlar Cezaevi. Maliye Nazırı Cavit’in, Deniz Gezmiş’in idam edildiği cezaevi. Benim de bir dönem yattığım tarihi hapishane.
Şimdi müze olarak devam ediyor. 1957 genel seçimleri, kıran kırana geçti. Yarış, İsmet İnönü’nün CHP’si ile Adnan Menderes’in DP’si arasındaydı. Bu seçime ayrıca özel heyecan katan bir lider daha vardı: Osman Bölükbaşı. O, Millet Partisi, Cumhuriyetçi Millet Partisi ve son olarak Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’ni kurmuş, bu partilere liderlik etmiş bir siyasetçiydi. Bölükbaşı, 1946 yılında, “hürriyet mücadelesi” akımında rol almak için Demokrat Parti’ye katılmıştı.
Zekası, hitabeti ve o zamanın deyişiyle belagati ile kısa zamanda sivrilmişti. Bölükbaşı, hiciv ustası diliyle DP’nin hızla örgütlenmesinde büyük rol oynamış, “Anadolu Fırtınası” olarak anılmaya başlamıştı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) tek parti iktidarına öteden beri muhalefet eden Bölükbaşı, siyasi söylemlerini “hürriyet” ve “demokrasi” vurgularıyla şekillendiriyordu. DP iktidar olduğunda, Bölükbaşı, DP’nin baskıcı rejimi devam ettirdiğini söyleyerek partiden koptu, Millet Partisi’ni kurdu.
1954 genel seçimlerinde Kırşehir ilinden aday oldu ve oyların çoğunu alarak Kırşehir milletvekili seçildi. Seçimler il temelinde çoğunluk sistemine göre yapılırdı. Örneğin bir vilayette oyların yüzde 51’ini alan parti bütün vekillikleri kazanırdı. Bölükbaşı Kırşehirliydi ve bu ildeki seçimi kazanıp rahatlıkla milletvekili seçiliyordu. Menderes onun seçilmesine engel olmak amacıyla Kırşehir’i Nevşehir’e bağlı bir ilçe haline dönüştürdü.(1954). Böylece Bölükbaşı bir dahaki seçimde Meclis dışında kalacaktı.
Bölükbaşı DP hükümetince Kırşehir’in ilçe yapılmasına tepki gösterirken, Adnan Menderes'e dönerek şunları söyledi:
“Vilayeti kaldırdınız, bizi de kaldırın da zulmünüz tamam olsun." Meclis kürsüsünden, etkili, heyecan yaratan konuşmalar yapan Bölükbaşı, partisine yönelik engellemelere, baskılara karşı direndi. Ancak konuşmalarında suç işlediği iddiasıyla dokunulmazlığı kaldırıldı. Meclis kürsüsündeki konuşması nedeniyle tutuklanan ilk milletvekili olarak siyaset tarihimize geçti. Kırşehir, Haziran 1957'de yeniden il durumuna getirildi. Osman Bölükbaşı'nın doğduğu Hasanlar Köyü, Nevşehir'e bağlanmıştı. 1957 seçimlerinde, Osman Bölükbaşı cezaevindeydi. O yıl yapılan seçimlerde, Cumhuriyetçi Millet Partisi’nden yeniden milletvekili seçildiğinde, tutukluydu. Bölükbaşı’nın avukatları, tahliye için başvurdu. Talepleri reddedildi.
Dönemin etkili ve güçlü isimlerinden Meclis Başkanı Refik Koraltan, engellemeleri dinlemedi. Milletin vekilliğini kazanmış bir kişiyi hapishanede tutmayı doğru bulmuyordu. Cezaevinde yapılan yemin merasimi sonrası, Bölükbaşı’nın tahliye edileceğini açıkladı. Meclis kürsüsü, ünlü Ulucanlar Cezaevi'nin, izbe ve karanlık koğuşlarından birisinde kurulduğunda, lacivert takım elbisesiyle, o dik başlı adam yemin ediyordu. Bölükbaşı, ertesi gün Meclis’teydi…
