Önce sevindiklerimi yazayım... Prof. Dr. Recep Akdağ: Sağlıkta devrim niteliğinde işler yaptı. Aşı meselesinde Başbakan’dan çizik yediği yönünde efsaneler vardı. Hiçbiri doğru çıkmadı. 10 yıl önce 100 TL olan ilaç bugün Türkiye’de 5 TL’ye satılıyorsa onun sayesindedir.

Aile hekimliği özellikle düşük gelir gurubundaki vatandaşlardan büyük beğeni topladı. Tayyip Erdoğan’ın iktidar performansının en büyük mimarlarından olan Akdağ ile devam etme kararına 10 puan!

Erdoğan Bayraktar: Hiç tartışmasız son 8 yılın en başarılı bürokratıydı. Tam 500 bin konut yaptı TOKİ’de... Sadece konut da değil;köprü, kavşak, okul, hastane hatta hatta sınır karakolu....

Şimdiden söylüyorum: Bayraktar’ın başında olduğu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu ülkenin en çok iş üreten bakanlığı olur.

Binali Yıldırım: Yanınıza 10 yıl önce Türkiye’yi otomobille gezmiş birini alıp çıkın yola... Ege’den başlayın Karadeniz’e oradan Doğu’ya, Güneydoğu’ya gidin... Akdeniz’e inin... Binali Yıldırım’ın neden o koltukta oturması gerektiğini anlarsınız. Ulaşım ve iletişimde Türkiye bir zamanlar hayal bile edemeyeceği işlerin altından kalktı. O varken başka birinin Ulaştırma Bakanı olması zaten abesle iştigaldi...

Beşir Atalay: Beşir Hoca’nın özellikle ‘Açılım’ sürecinde uykusuz geçirdiği günlerin en yakın şahidiyim. Polisin imajını sempatikleştirdi. Devletin özellikle bölgedeki dili onunla yumuşadı. Beşir Hoca demokrattır. Belki de akademisyenliğinden gelen bir alışkanlıkla asla mutlak itaatçi olmaz. İnanmadığı hiçbir işin altına imza atmaz. Tam bir devlet adamıdır. Sakindir. Beşir Hoca, Cemil Çiçek’ten boşalan Başbakan Yardımcılığı için biçilmiş kaftan!

Ertuğrul Günay: Özellikle müzecilikte Türkiye’ye ikinci Osman Hamdi dönemini yaşattı. Nazım Hikmet, Ahmet Kaya ve Şivan Perver ile ilgili bizzat devletin zirvesinde bir rüzgar estirdi. Başbakan’a “Yanlış yapıyorsunuz diyebilen” birkaç isimden biri olan Günay’ın kabinede kalması son derece isabetli bir karar.

*** 

Üzüldüm... Menderes Türel kalitesinde bir adamı her zaman siyasette yakalamak mümkün olamıyor. Türel, zaten yerel seçimlerden beri dinleniyordu. Potansiyelini ve birikimini kabinede kullanabileceği bir alan yaratılabilirdi. Başbakan onu kabinede pas geçmekle hata yaptı. Ve son olarak kabinedeki kadın bakan sayısı: Fatma Şahin gibi ‘şahin’ bir kadın politakacının bakan olması güzel...

Ama neden bir önceki kabinede 2 kadın bakanımız varken şimdi bir kadın bakana düştük? Kadınlar sadece aile ve sosyal meselelerle ilgili görevlerde mi aktif rol alacaklar? Nimet Çubukçu’nun Milli Eğitim Bakanlığı ile başlatılan ‘icraacı kadın bakan’ projesi tutmadı mı?