Top
Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

01/04/2008

Kriz halen bitmedi

Bugünlerde, global ekonomik krizin azalmaya başladığı veya bittiği yönünde köşe yazıları var. Bunlar gerçeği yansıtmıyor. Global kriz de bitmedi, ülkemize yansımaları da. Global krizin orta noktasına yaklaştığımızı söyleyebiliriz. Özellikle, Amerika Birleşik Devletleri’nde daha birçok şirketin zor duruma düşme olasılığı var. Avrupa’da biraz daha sakinlik görülmesine rağmen, bankalar, zararlarını saklama eğiliminde olduklarından, buzdağının üst bölümünü görebiliyoruz.
Ülkemizde, krizin yansımaları kısa dönem içinde kendisini gösterecek:
A) Döviz fiyatları artacak.
B) Faiz düşüşleri duracak. Hatta, faizlerde yükselme bile yaşanabilir.
C) Dış borç bulunması zorlaşacak veya borç faizleri yükselecek.
D) Özellikle, küçük bankaların dış borçlarını yenilemeleri zorlaşacak.
E) Yabancı doğrudan yatırımlar durma noktasına gelecek.
F) Özelleştirme gelirleri azalacak veya duracak.
G) Şirketlerin borç ödeme kapasitesi düşecek. TMSF gibi kurumlar borçlarını tahsilde zorlanacak.
H) Bankaların, geri dönmeyen kredileri artacak.
Global krizin etkileri, krizi erteleme politikaları uygulanmazsa, yıl sonuna doğru bitecek. Yani, yeni yıldan itibaren, yeniden ve daha güçlü bir düzelme yaşayabiliriz.
Herkesin beklentilerinin aksine; bir yıllık vadede,
a) Gayrimenkul fiyatlarında yüzde 10-15’ten fazla düşüş olamayacağını,
b) Petrol fiyatlarının 100 doların altına düşmesinin zor olduğunu,
c) Gıda, hammadde ve altında fiyatlarında artışın devam edeceğini,
d) Dünyadaki enflasyon seviyelerinde, genel bir artışla karşılaşılacağını,
e) Kredilerin geri ödenmesinde global ölçüde bir sıkıntı olacağını düşünüyorum.
Ülkemiz, global krizden en az zararla çıkacak ülkelerden biri olacak. Ama, etkilenecek. Etkinin ilk belirtisi, döviz kurlarındaki artışla kendisini gösterecek.
Büyük cari açığımız nedeniyle, bir düzelme yaşanmasının zamanı geldiğini düşünüyorum. Zaten, bu nedenle de Latin Amerika borsaları İMKB’den çok daha iyi bir performans gösteriyor.
Bu aşamada, Merkez Bankası’nın çekinmeden döviz satıp döviz fiyatlarındaki yükselmelerin, yavaş ve dengeli olmasını sağlaması gerekiyor. Ülkemizde bir bankacılık krizi yaşanmasını ise beklemiyorum.
Bankacılık sisteminde 150 milyon dolar civarında çok düşük sayılabilecek bir döviz açığı var. Bu da, çok kolay kapatılabilecek bir seviye. Bankalarımızın, “sermaye yeterliliği rasyosu” da yüksek. Ülkemizde, hane halkının döviz borcunun, gayri safi milli hasılaya oranı ise, yüzde 0.3 ile birçok gelişmekte olan ülkenin altında.
Çin’de ve diğer gelişmekte olan Asya ülkelerinde enflasyon seviyeleri artıyor. Çin’de enflasyon, bu yıl yüzde 8 civarına yükselecek. Bu gelişme, bizde de enflasyon baskısı yaratacak.
Kısacası, döviz fiyatları artacak ama bir telaşa gerek yok.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları