İspanyol Buñol’u bünyesine katarak beyaz çimentoda dünya liderliğine oynayan Sabancı Topluluğu Yapı Malzemeleri Grubu, Avrupa ve ABD’de atacağı adımlarla güçlü büyüme peşinde.
VALENCİA - Dönüşüm stratejisi doğrultusunda ‘çimento grubu’ olarak anılan işlerini, ‘yapı malzemeleri grubu’ olarak tanımlayan Sabancı Holding, bu alanda global arenada iddialı projelere hazırlanıyor. ’Çimentodan Yapı Malzemelerine’, ‘Yerelden Küresele’ ve ‘Griden Yeşile’ olarak tanımladığı üç ayaklı dönüşüm stratejisiyle “Dünyanın Sabancı’sı” vizyonu çerçevesinde hareket ettiklerini belirten Sabancı Holding Yapı Malzemeleri Grup Başkanı Burak Orhun, “Bu vaat ışığında biz de kendimize, grup olarak bir vaat oluşturduk. Bunun da üç ana ayağı vardı. İlki çimentodan yapı malzemelerine geçmek. Çimentoyu daha katma değerli ürünlerle beslerken bir yandan da portföyümüze çimento dışında başka ürünler koymak. İkinci olarak küresel ayak izimizi güçlendirmek. Üçüncüsü de ürün portföyümüzü ‘gri’den ‘yeşil’e çevirmek. Buna da başladık ve gerçekten küresel anlamda çok ciddi bir mesafe kat ettik” dedi.
İspanya’nın Valencia şehri yakınlarındaki Çimsa’nın Buñol tesislerinde bir grup gazeteciyle bir araya gelen Orhun, gri çimentoda etkili bir oyuncu olduklarının altını çizerek, şunları kaydetti:
Büyümeye oynuyor
“Şimdi bu birikimimizi yurt dışına taşıyoruz. Ama bunu, sürdürülebilirlik doğrultusunda, büyük fabrikalar yerine ‘hafif varlıklar’ olarak tabir ettiğimiz, terminaller, küresel depo ağları kurarak yapıyoruz. Beyaz çimentoda ise Çimsa olarak hali hazırda dünya liderliğine oynuyoruz. Bu kapsamda da ABD’de ve Avrupa’da yeni büyüme platformları üzerine çalışıyoruz.”
Orhun, şirket dönüşümünde, ‘kalsiyum alüminat çimento’nun bir köprü görevi gördüğünü belirtirken, sürdürülebilirlik anlayışı kapsamında ağaç bazlı yapı malzemelerinin geri geldiğini gördüklerini bu doğrultuda bu işleri inceleyerek, mutlaka burada önümüzdeki dönemde bir büyüme fırsatı yaratacaklarını söyledi. Sabancı, Temmuz 2021’de 155 milyon dolara Buñol tesisini devralmıştı.
“Hollanda’daki Sabancı Building Solutions B.V. çatısı altında bütün yurt dışı işlerimizi topladık” şeklinde konuşan Orhun, “Bundan sonra yapacağımız tüm büyüme hamlelerimizi bu yapı üzerinden kurgulayacağız. Burada Sabancı Holding’in yüzde 60, Çimsa’nın yüzde 40’lık bir payı var. Amacımız çok net, bu yeni şirketi halka açılabilecek bir yapıya, halka açılma kriterlerini yerine getirmiş bir görünüme kavuşturmak” dedi.
Teknoloji merkezi
‘İşin geleceğine yatırım’ için start-up ve girişim sermayelerini de takip ettiklerini vurgulayan Burak Orhun, “Oraya da bir fon ayırdık. Yurt dışında şu ana kadar 3-4 start-up’a yatırım yaptık. Bunlar tamamen inşaat ve yapı malzemeleri start-up’ları. Bunların bazıları bizim sektör için çok önemli olan karbon yakalamaya ve karbonu nötralize etmeye odaklanmış girişimler. Ayrıca, dünyadaki tüm teknolojik gelişmeleri takip etmek için, Münih’te, Münih Teknik Üniversitesi’yle birlikte bir teknoloji merkezi kuruyoruz” dedi.
Türkiye’ye yatırım
Küresel büyüme hamleleri ile birlikte Türkiye’de yatırıma kararlılıkla devam ettiklerini anlatan Çimsa CEO’su Umut Zenar ise, “Mersin’e gerçekleştirdiğimiz CAC, yani kalsiyum alüminat çimento yatırımı bunun en net göstergesi. Önümüzdeki yılın sonlarına doğru buradaki yaklaşık 42.5 milyon dolarlık yatırımımızı ve kapasite artışımızı tamamlayacağız. Bu yatırımla birlikte biz bu alanda dünya üçüncüsü olacağız” diye konuştu.
‘Atık’ta belediye mesajı
Dünyada 4 milyar ton tüketimi bulunan çimentonun ikamesi bulunmadığını anlatan Umut Zenar, Afyon ve Eskişehir’de Enerjisa ile gerçekleştirdikleri güneş enerjisi yatırımlarından bahsederken, “Benzer bir yatırıma İspanya’daki Buñol tesisimizde de başlıyoruz. Yenilenebilir enerjinin yanında alternatif yakıt kullanımı bizim için çok önemli. 2020 yılında bu oranımız yüzde 7’ydi. Şu anda bu oran yüzde 26’ya ulaştı. Türkiye’de ise ortalama yüzde 8-9 seviyesinde. 2023’te, Çimsa olarak hedefimiz yüzde 30. Atık yönetimi konusu gerçekten ülkemiz için çok önemli bir konu ve burada belediyelerin çok kritik rolü var. Avrupa’da atık kullanımının fazla olmasının en önemli sebebi bu konuda özel sektörün teşvik edilmesi. Biz bunun karşılığında para almak istemiyoruz. Burada ihtiyaç, bununla ilgili tesislerin kurulması. Büyükşehir belediyeleri dahil tüm belediyelerde atık ayrıştırma tesisleri kurulursa biz o atıkların hepsine sektör olarak talibiz” dedi.
