Top
Selva Demiralp

Selva Demiralp

sdemiralp@ku.edu.tr

25/10/2013

Nerede kalmıştık?

Bayram tatilinin piyasalar açısından en önemli gelişmesi ABD’de bütçe ve borç tavanı tartışmalarının üç ay sonraya ertelenmesi oldu. Bu şartlar altında ABD Merkez Bankası Fed’in tahvil alımlarını azaltma tarihinin 2014’e sarkma ihtimali giderek daha da güçleniyor.

Fed neyi bekliyor?
2008 yılı sonunda politika faizi sıfır alt sınırına dayanan Fed, elindeki temel politika aracına bir alternatif olarak uzun vadeli tahvil alımlarına başladı. 2008 sonrası başlayan tahvil alımlarının amacı uzun vadeli faizleri düşürerek ekonomiyi canlandırmaktı. Programın uygulamasından yaklaşık beş yıl sonra Fed artık tahvil alımlarını azaltma hazırlıklarına başladı.  
Eylül ayındaki toplantıda (1) uzun vadeli faizlerdeki artış ve (2) ABD maliye politikasındaki belirsizlikler nedeni ile Fed çıkışı bir süre daha erteleyeceğini duyurdu. Maliye politikası cephesinde belirsizliklerin yılsonunda tekrar alevleneceğini düşünürsek Fed’in aralık ayında çıkış hamlesini atması biraz zor gözüküyor. Salı günü açıklanan zayıf istihdam rakamları da bu inancı destekliyor.

Madeni trilyon $!
Bir madeni para düşünün. Üzerinde “1 trilyon” yazsın. Olabilir mi? ABD’de her bütçe tartışması ile tekrar gündeme gelen bir söylenti var. Buna göre Hazine bir trilyon dolar değerinde bir madeni para basarak borcunu öder ve sorun çözülür. Oldukça basit ve kökten bir çözüm gibi görünen bu konuyu biraz açmak istiyorum.  

Para basmak
İktisatta “para basmak” deyimi para arzının artışı anlamında kullanılır. Burada kastedilen merkez bankasının açık piyasa işlemleri ile yani piyasadan bono satın alıp karşılığında ödeme yaparak para arzını arttırmasıdır. Diyelim ki merkez bankası bir bankadan 100 TL değerinde bono satın aldı. Bunun karşılığında o bankanın merkez bankasındaki rezervleri 100 TL arttırılır. Yani para arzı 100 TL artar. Bu örnekte görüldüğü gibi “para basmak” tamamen merkez bankasının otoritesi altındadır ve elektronik ortamda olur. Darphaneye gidip para basmakla alakası yoktur.  Darphanede para basılması ise ancak eskimiş paraların dolaşımdan kaldırılıp yenileri ile değiştirilmesi amacı ile yapılır. Paranın darphanede basılması yetkisi Hazine’ye aittir. Ama dediğim gibi bu şekilde basılan para tamamen eski paranın yeni para ile değişimi amacı ile yapıldığından toplam para arzı etkilenmez.
Şimdi gelelim 1 trilyon dolar değerindeki madeni para meselesine. Vaktiyle ABD hazinesinin eski parayı yenileme amaçlı para basma yetkisine bir ekleme yapılmış. Özellikle anı değeri taşıyan madeni paraları düşünerek verilen bu yetkiye göre Hazine dilediği zaman kimseye danışmadan istediği miktarda platin para basma yetkisine sahip. İşte 1 trilyonluk para fikri kanundaki bu boşluktan yararlanarak ortaya atılmış bir fikir. Tabii iş parayı basıp üzerine “1 trilyon” yazmakla bitmiyor. Hazine’nin bastığı parayı sisteme sokabilmesi için Fed’deki hesabına yatırması lazım önce. Yani Fed parayı kabul edip elektronik olarak onaylamadan harcamak mümkün değil. Sonuç olarak neresinden bakılırsa bakılsın bir gerçekçiliği olmayan, Fed ve para politikası ciddiyetiyle de dalga geçen bir görüş bu. Çünkü eğer Hazine’nin para arzını arttırması bu kadar kolay olsaydı Fed’in de kapısına kilit vurup sahneyi terketmesi gerekirdi.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp